- 819 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ANILAR...
Havanın soğuk oluşu az önce duş almış kadını dışarı çıkınca kesin bir rüzgarla içine çekdi.Öyle soğukduki,koşmak zorunluluğu hissetti kendinde..Koşar adımlarla okula gitti,kapıdan içeri girdiğinde,tüm öğlenden sonra öğrenim gören çocukların,bayrak töreni için dışarda sıraya girmeye çalışdığını gördü.Hızlı adımlarla,oğlunun öğretmenine yöneldi,hocam birders önce alıyorum oğlanı dedi.Tam almaya yeltenmişdi ki,okulundan başka bir kadın öğretmen önünde belirdi.Uzun boylu ve gülen yüzüyle,naber cümlesini gördü kadın,başını kaldırınca.Az daha durmasaydı belkide çarpacakdı.Ani bir hareketle durdu.Başını kaldırdı ve iyiyim diye gülümsedi karşısındaki gülen yüze.Okula oğlanı alamaya geldim,biraz işim varda dedi...Evet gelmezdin sen normalde okula dedi öğretmen kadın...
Aslında gelmezdin cümlesindeki serzeniş anlaşılmışdı kadın tarandan.Gelmiyorsun artık demenin üstü örtülü kurulan cümlesiydi.Kadın gülümsedi,anladı verilen mesajı.Ama nedense konuşmak,uzatmak istemedi...Aceleydi işi,on dakkası kalmışdı yetişmesi gereken yere..Acelem var gitmem lazım dedi.gülümsedi.Aynı anda görüşürüz kelmesini birbirlerine savurdular havada.Kadın,öğretmenin gözlerindeki merakı gördü.Belkide kimbilir özlemişdi kadınla olan sohbeti.Kadın kendisindeki şeytan tüyünün ve tatlı dilinin farkındaydı.Kolayca bağlıyabilirdi diliyle herkezi.Nitekimde geçen seneden öğretmen odasında az kahve içip fingir fingir muhabbet etmemişlerdi.Rehberlik yapıyordu okulda öğretmen,odası vardı.Psikoloji okumuşdu üniversitede.Kadın öğretmenin ilk tavırlarından çok kıl olmuşdu ilk zamanlar.Kollarını iki yana açıp sandalyesine dayanıp,hadi ben rahatım,anlat diyordu her muhabbet için gittiğinde odasında.Birkeresinde fena dalgasını geçmişdi kadın öğretmenle,vücut dilin anlat diyor bana,neyi merak ediyorsun demişdi ona.Oda ikinci defa kollarını birbirine bağlamış,gene dalga konusu olmuşdu.Ne yapsa garibim kadına bir türlü yaranamıyor,kadının karşısında nasıl davranacağını bilmiyor,kadını birtürlü memnun edemiyordu.Öğretmen 11-18 yaş arası ergenlik semineri düzenlemişdi 8-10 hafta,kadın herhafta gitmişdi..Seminerde çok eğlenmişlerdi,dersler su gibi akmışdı.Kadın her seferinde espirisini yapar,olur olmadık yerde dersin ortasında öğrenmene sancılır,öğretmen mıh gibi kalırdı çoğu zaman.Hoşuna gidiyordu kadının gizli gizli flört etmek öğretmenle.Öğretmende garip bir enerji vardı,gözleri siyahdı bir kere,kadın siyah gözlülerden oldum olası hazetmişdir.Belkide zaafı siyah gözdü kadının.Yaşamı boyunca iki defa aşık olmuşdu,ikiside siyah gözlüydü...Neydi bu siyah gözlere meftunluğu bu kadının.Laneti,aşkı,vebasıydı bu siyah gözler.Artık siyah gözlü herkezin gözlerinden,gözlerini sakınır olmuşdu.Birkere gördümü birçift siyah göz,bir daha bakmıyordu.Hastalık görmüş gibi sakınıyordu ruhunun her zerresini..Ne tesadüfdürki,çok sevdiği bayan arkadaşlarının bile gözleri hep siyahdı.Allah oğlunun gözlerini bile,tek kıymetlisinin gözlerini bile siyah vermemişmiydi ona...
Bir dakikalık bile sürmeyen selamlaşmada,geçen seneyi ve ondan önceki senede öğretmenle ne kadar samimi olduklarını.Olur olmadık zamanlarda odasında,kahve içip muahbbet ettiklerini hatırladı.Öyleki,mimikleri ve yüzünün tavırları bile gözlerinin önünden geçdi...
Kadın neden bu kadar çabuk bırakıyorsun yaşamına güzel giren insanları bir anda diye içinden kendine sordu yol boyunca yürürken.Bir yandanda oğlunun merak dolu sorularını cevaplamaya çalışırken.Farkettiki okullar açıldığından beri okula gelip gitmiyordu kadın.Eskisi gibi öğretmen arkadaşlarıyla kahve sigara içmiyordu.Geçen sene azmı dedikodusu yapılmışdı müdürün.Hiçbir öğretmen hazetmiyordu müdürden,ama herkez zoraki gülümsüyordu yüzüne,sonuçda müdürdü yalakalık şarttı.Kadın geçen seneki aksiyonlarını düşündüde,kocaman kocaman sırıttı,hatta oğlu anne niye gülüyorsun diye sorunca,geçişdirdi sorusunu.Geçen sene oğlunun ateşi çıkınca son zil çalımına yakın,oğluna şurup görürken,başka bir sınıfın öğretmeninin çocukları sıraya dizipde hakaret ettiğini görünce,ortalığı ayağa kaldırmamışmıydı kadın...Evet müdürün odasına girip parmağını sallayıp,bu okulda kaos çıkarırım diye tehditler savurmamışmıydı.Müdürün o öğretmenin azının payını vermemişmiydi.Tabi yapmışdı.Müdür kadını hiç aklından çıkarmıyordu,öğretmenlere arkasından,o kızıl şaçlı kadın diyordu..Kadın müdürün kendini hafızasına kazımasından son derece memnundu.İnsan ya çok sevdiğini unutmaz,ya çok tırsdığını, nefret ettiğini...Sevmediğini bildiğine göre,tırsılmak çok hoşdu...Ama neden okula bu sene sadece iki kere biride veli toplanrısı dolayısıyla gelmişdi biride nedeninibile hatırlamıyordu.Oysaki dükkanı bile boşlamışdı iki aydır,nerde keyfi çatarsa orda geziyordu...Arasıra gelirdi insan demi.Üstelikde oğlunun öğretmenide defalarca nerdesin neden gelmiyorsun diye sormamışmıydı...Ama aklı çok doludu kadının,birkaç kişiyle birden uğraşıyordu yaşamında.Çok yakın arkasının aşırı ilgisinden,hatta bağımlılık noktasına gelmesinden,eşinin aşırı ilgisinden,aklındakileler uğraşmakdan.Dahası yasak yasak yaşadıklarından.Kafa içkili gibi bir dünya dolanıyordu hep.Hiçbirine yetişemiyordu.Yoruluyordu,içinden söyleniyordu.Ne okuldakiler ne iş aklına bile gelmiyordu...Ama ufacık bir karşılaşma son iki sene vakit geçirdiği o siyah gözleri hafızasında birden yenilemişdi...Zaman ne çabuk geçiyordu.Daha dün gibiydi yaşadıkları.Gidilen piknikler,eğlenceler,pikniklerde oynadıkları toplu oyunlar.Kurulan arkadaşlıklar.
Hatta seminerin birinde öğretmene,bukovski ne adam bayılıyorum onun o salaş ruh haline ve yaşama bakış açısına dediğimde,kız biz eğitim fakültesinde ders kitabı diye okurduk bukovskiyi dedi ve şaşırdı...Öğretmen hergün kadın hakkında birşey öğreniyor,şaşkın bakışları arasında yaa diyordu.Kadının hoşuna gidiyordu onunla oynadığı oyun...Çevresindeki kadınlar seviyordu kadınla flörtü o napsındı.Sevdiriyordu cadı kendini.Birkeresinde, onca sohbet muhabbetten sonra,öğretmen selam verdiğinde koridorda gülerek tüm dişler ortada,neden gülüyorsun sen diye terslemişdi öğretmeni.Çünkü o anda birşeye çok kızgındı...Öğretmende gülüyordu,sinirleri dahada bozulmuşdu.Öğretmenin yüzünün şekli değişmişdi.Ertesi gün kadını gözleriyle azarlamışdı...Oda elindeki nergis demetin öğretmene vermişdi,özür dilemişdi...Öğretmen ne oldu neden okadar kızgındın diyincede,boşver lastik patlamışdı değiştirdim geçdi demişdi.Hem deliler kendileri düğümler ve sonra kendileri açar düğümlerini dedi öğretmene.Öğretmen içinden ya bu deli,yada dahi diye geçiriyorda olabilirdi belkide...
Ve onca anı biriktirdiği insanlarla bu sene birkere bile kahve içmemişdi.Demek ki, kadın artık kalbine yakın görmüyordu okuldaki hiçbirkimseyi...Belkide çabuk sıkılıyordu insanlardan artık.Hiçkimsede kalamıyırdu uzun uzun...Okadar çok insanı hemencecik alıveriyordu yaşamına,ama onlar istiyorlardı sohbeti muhabbeti.Arz talep meselesiydi.Belkide kadında istiyordu onlarca insanı tanıyamayı.Belkide kaybettiklerini arıyordu bilinçaltında.Belkide arsızdı...Kimbilebilrki ....
Evin önüne gelirken tüm bunları ışık hızında düşündü kadın...Ne manyaklık ama.Evin önünde eşi arabanın içinde kadını ve oğlunu bekliyordu.Selamlaşıldı ve gidilecek yere doğru gidildi...
Kadın selamdan sonra konuşmadı uzanca bir süre daha,arkadaki çocukla babası bıcır bıcır konuşurken,yorgun olduğunu hissetti.Bir ara öğretmenin yanına gidip bir kahve içmeli,gene onun şaşırtıp,hayrete düşürüp,güldürmeli diye içinden geçirdi.Çok güldürürdü çünkü öğretmeni kurduğu cümlelerle...Ençokda uzun uzun bakmaya çekinirdi gözlerine bakmaya,sanki içindeki herşeyi görüyormuş gibi,çıplakmış gibi hissederdi bazen onun karşısında...
Arabanın fm ni açdı rasgele,Ahmet Kaya dan ağır bir parça çıkdı.Hemen değişdirdi,zaten ağırlaşmışdı ruhu,iyice sıkılacakdı,değişdirdi,Hande Yener den oynak bir parça çıkınca ohhh dedi...Şimdi değişir ruh halim diye geçirdi içinden.hakkettende değişiverdi ruh hali hemencecik.Az kalmışdı gidilecek yere.Sevdiği bir kankisinin yanıydı,gene yemekler yenilecek gene eğlenilecek gene birsürü sigara içilecekdi...Kahve ve çayda cabası...
Şimdi bu satırları yazarken kadın,içtiği kahvelerin çayların ceremesini çekiyordu,gecenin ortasıydı ve cin gibi,çarpacak adam arıyordu.Dur dedi,arıyayım hemcecik onu..Muhebbet ey gider...
Aranıldı,heyyy geç aradın dedi karşıdaki ses.Azcık yazdım gene ondandır yavrum dedi kadın..Tatlı bir muhabbet başlamışdı bile,camın önüne geçip bir sigara daha yakmalı dedi kadın...
ve yakıldı sigara....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.