- 1310 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Bazı Şeyler Karanlıkta Söylenir (Mektup)
Bir dile(n)mişliğin en yakıcı yeri nedir sence? Bir yaşanmışlık mı, yoksa ertelenmişlik mi?
Ruhumuz acır bazen, düşlerimiz sızlar, geceye benzer,tarifsiz şekilsizliğin tanrılaşan vehmidir sınırsızlık. Düş acısı,diş acısına benzer. Biri tenden öbürü tinden çekilir.
Atları ve atlası olmayan yolculuklara çıkarsın için titreyerek, soğuyan yüreğinde mevsimsiz ölür çiçekler. Dünyanın unuttuğu bir adada su aramaya benzer pusulasızlığın. Hiçbir diken sevmez ayak izlerini.
Kum fırtınasıdır. Gelir ama geçmez. Bir zamanlar dudağının al kırmızısına eşlik eden şarkıların seni ağlatmasıdır. Ağır, ağdalı,dağdağalı ve buyurgan bir tanrı gelip, örs gibi çöker yüreğine sadece susarsın,susuzluklarına…
Ay ışığı sadece Abelard ve Heloise’nin mezar taşlarına vurur. Bir yaşa daha ihtiyarlar ölmüş babamız. Harelenir hatıralarımız. Masumluğumuzda ve çocuksuluğumuzda nasırlı ama kadifeden bir anne eli gezinir.
Sevmek o nedenle en çok bize yakışır. Hoyratlık,saflık,paldır küldür bir çığlık,hezeyan,sevincin çıkmaz sokağa dönüşmesini işte bir daha çıkmayalım diye istersin.
Ve bilirsin ki ‘aşk’ bir hanımefendiden fahişe,bir fahişeden hanımefendi yaratır. Tüm masallar anlamını yitirir. Gökten üç elma düşer, çölde Leyla ölür. Nihavend makamında hüzünler,müjganda Pazar sabahından kalma bir heyecan, zeytin renkli bakışlarda,filizlenen umutlar, sıcak çay tadında ve bardakta buğuya dönüşür.
“bazı şeyler karanlıkta söylenir,bazı şeyler asla…”kelimelerin anlamını yitirdiği anlarda anlaşılmayı bekleyen sessizlikler uğuldar acıyla. Kimsenin sana benzemediğini düşünür, kolay bahaneler üretirsin paranoyalarına.
“oysa babanın öldüğü yaşa daha çok vardır”…unutma…
09.02.2015
“Ben böyle seviyorum işte:
Zerafetini, gaddarlığını, inceliğini, kabalığını,
Olduğun şairi, olmadığın erkeği seviyorum.
Bir zamanlar çocuk olduğun,
Ve bir gün ceset olacağın için seviyorum.
Hem gövdeni hem aklını seviyorum.
Yalnızca boynunun düzgün çizgilerini değil,
Koltuk altının terini de seviyorum.
Kanımı tutuşturan gücünü de,
Çocuk gibi elinden tutma isteği uyandıran güçsüzlüğünü de seviyorum.
Tanrı böyle sevmiyorsa,
Ben de sevgimi Tanrı yaparım!”
Abélard ve Heloise
YORUMLAR
filiz punar
oguz99
kimini çıplak ayakla gezdirdin
kimine kat kat ipek giydirdin
kimini şu dünyada maymun ettin
kimine imparatorluk payesi verdin
ah be hayat sen ne garipsin
rezilide, veziride
bir bir öğütüp bitirdin