- 372 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Rejim değil,sistem değişir!
Cumhuriyet,monarşi ya da mutlakiyet...
Bunlar bir ülkedeki devletin yönetim biçimi yani rejim iken,
"başkanlık,yarı başkanlık ya da parlamenter sistemler " de bu yönetim biçimlerinin seçtiği yol,yöntem yani metot ile kullandığı mekanizmaların genel adıdır.
Dolayısıyla çoğulcu bir toplumda "insanların/bireylerin/yurttaşların" bu üç yönetim biçiminin birinden yana tavır koyması gayet anlaşılır bir şeydir.
Çünkü parlamenter sistem kadar,yarı başkanlık ve başkanlık sistemi de meşru bir yol ve taleptir.Hele hele bazı "sistemleri "kutsal" sayıp,diğerlerini "günah keçisi" olarak sunmanın mantıki ve anlaşılır bir yanı olmaz/olamaz.
Dört yıl kadar önce yine burada (2/04/2011) yazdığım "Başkanlık sistemi olur (mu)?" adlı yazımda Amin Maalouf’ a gönderme yapmış,onun şu sözüne ye vermiştim:
-Demokrasilerde kutsal olan mekanizmalar değil,değerlerdir!
Ben başkanlık sisteminden yanayım.
Ama bunun yine de tartışılması,olgunlaştırılması ve anlaşılır halde hayata geçmesini savunuyorum.
Mesela Avrupa’daki Finlandiya,Portekiz(1976) ve Fransa(1962) gibi ülkelerde yarı başkanlık "başarıyla" uygulanmaktadır ancak her sistemin de sorunları olduğu gerçeği gözden ırak tutulamaz/tutulmamalıdır.
ABD’de de ise başkanlık sistemi 1787 ’den beri vardır.Bu arada "eyalet sistemi",başkanlık sisteminin ön şartı değildir.Öyle olsaydı bir eyaletler ülkesi olan "Federal Almanya" da mutlaka "başkanlık sistemi" olur/olmalıdır denebilirdi.Oysa Almanya,parlamenter ve federal bir sisteme sahiptir.
Yeni,sivil,demokratik bir anayasa ve yeni bir sistem ülkemizin acil ihtiyacıdır!
Cumhuriyetin, demokrasi çıtasını yükseltecek bir "mekanizma" olarak görüyorum başkanlık sistemini.
Savunmam yani tercihim de bundandır!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.