İLİM VE AKIL ALLAH VAR DEDİ

• 26 Ocak 2015 Pazartesi 20:35:23

Peygamberleri onlara dedi ki:
Gökleri ve yeri yoktan var eden
Allah hakkında şüphe olur mu?"
(İbrahim Sûresi: 14:10)

Allah vardır ve birdir.
Delili bütün varlıklar, şahidi akıl ve ilim.
Muhatabı akıl ve irade sahibi olan her İNSANDIR.

Hiçbir sanat ve eser ustasız, hiçbir kurum amirsiz kanunsuz ve kuralsız, hiçbir mektup ve mesaj, kâtipsiz, manasız, maksatsız, muhatapsız olmaz ve olamaz.

Ölümsüz bir ruh ve sonsuz sevgiye muhtaç bir kalp, ebedi saadetsiz ve mutlak bir sevgilisiz kalamayacağı gibi;

Kâinatın sırlarını çözme merak ve ihtiyacına sahip, akıl, ilim ve irade sahibi insan da rehbersiz, mürşitsiz olamaz.

Allah, zaman ve mekândan münezzeh, aczden müberra, kusurdan mukaddes, nekaisten muallâ olup;

Var ettiklerini, yaratmış olduğu mahlûkat adedince hikmetler ile donatan her işinde sonsuz sırlar gizleyen;

İnsanı ulûhiyetinin sırlarını idrake müsait yaratıp,
Zatını görmeye davet eden ezel ve ebedin sultanı zişanıdır.

Kur’anda bir yaratıcının varlığına şüphe bırakmayacak açık ve net deliller olduğuna dikkat çeken birçok ayet olmakla beraber, konumuza ışık tutması adına aşağıya kaydetmiş olduğum birkaç ayette şöyle ifade edilmektedir.

“Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe olurmu?”
İbrahim 14/10

“Yoksa onlar bir yaratıcı olmaksızın mı yaratıldılar?
Veya kendi kendilerini mi yaratıyorlar?” Tur 52/35

“Attığınız meniyi gördünüz mü?
Onu siz mi yaratıyorsunuz yoksa yaratan biz miyiz?” Vakı’a 56/58-59.

“Ektiğinizi (tohumu) gördünüz mü?
Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?” Vakı’a 56/63-64.

İçtiğiniz suya baktınız mı?
Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?
Vakı’a56/68-69.

“Allah, gökleri ve yeri yaratan, gökten su indirip onunla size rızık olarak türlü ürünler çıkarandır.

Güneşi ve Ay’ı hareketlerinde sürekli emrinize amade kılan, geceyi ve gündüzü de emrinize amade kılandır.

Size her istediğiniz şeyi verdi.
Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz.

Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür.” İbrahim 14/ 32-34

“Kesin olarak inananlar için, yeryüzünde ve kendi nefislerinde nice ibretler vardır. Hiç görmüyor musunuz?” Zariyat suresi, 51/20-21

Yüce Allah Kur’an ayetleri ile varlığından haberdar olmasını istediği akıl ilim ve irade vermiş olduğu mahlûkları düşünmeye davet ederken;

Beş duyu ile algılanıp, ruh ile his edilen, kalp ile ilgi duyulan, maddi ve manevi, canlı ve cansız bütün varlıklar;

Varlıklarındaki ilim ve sanat, sebep ve sonuç ilişkisi ile devamlılığı sağlayan uyum ve koordinasyonla, her şeye sahip ve hâkim bir yaratıcının var olduğunu veya olmasının gerekli olduğunu, aklını doğru kullanma yeteneğine sahip herkese itiraz kabul etmeyen hak ve hakikat lisanı ile anlatıyorlar.

Evet, her ses O’nu anlatan yalansız bir dil.
Her şey O’nu gösteren yanıltmayan bir delildir.

Atomlardan galaksilere, hücrelerden mütekâmil organizmalara varıncaya kadar, her şeyde O’nun sanat izlerini taşıyan ve gösteren delilleri görmek, O’nu anlatan dillerin seslerini duyamak ve mesajları alabilmek için;

Sadece doğru karar verme yeteneğine sahip meraklı bir akıl ile minnet ve muhabbet dolu bir gönüle sahip olmaya bağlıdır.

Necdet EREM
26.01.2015