BİR HEDEFİ OLMALI İNSANIN (BE A HUMAN TARGET should) & WHEN YOU LIE DOWN WITH TARGETS YOU WILL RISE UP WITH SUCCES
21 Ocak 2015, 06:55
Eğitim dilinde özgüven sorunsalı üzerine bugüne değin epeyce yazılıp çizildi...Benim de bu konuda söylemek istediğim ’başlık’ta gizli...Bu yaşamda ’başarı’lı olanların gizi; hedeflerinin olması...Ne mi demek istiyorum? Bir iki örnekle açıklamaya çalışayım. Alice Harikalar Diyarı’ndaki Alice sordu tavşana; "hangi yoldan gideyim?" Tavşan "Nereye gideceğini biliyor musun?"...Alice yanıtladı; " Hayır!"...Tavşan da Alice’ye dedi ki:" Nereye gideceğini bilmiyorsan, hangi yoldan gidersen git. Ne önemi var?"
Özcesi; ne istediğini bilmek, en az ona ulaşırken bu uğurda yaptığınız mücadele kadar önemli. Yanlış hedefle doğru yere varılmaz.
İkinci bir örnek askerlik eğitimimden... Denizli’nin Baba dağında, çavuş talimgah taburu acemi erleri olarak, nişan almayı ve ateş ederek hedefi vurmayı öğreniyorduk...Babamdan öğrendiğim ’nişan hattı’nı; başımızdaki benim hem manga ham de bölük komutanım olan Üstteğmen Ahmet EVCİOĞLU; "gez gözün üst kenar ortasından ve arpacığın silme tepesinden geçen hat nişan hattı"dır diyerek tanımlıyordu. Elimize o güne değin hiç almadığımız Alman mauserleri (Mauser (Mavzer), Alman tüfek firması. 1811 yılında, Prusya ordusu için tüfek üretmek amacıyla kurulmuştur.
Üretilen ilk tüfek Mauser Model 1871 diğer adıyla Infanterie-Gewehr 71’dir. (Almanca infanterie gewehr, "piyade tüfeği" demektir.) O dönemde Alman İmparatorluğu’nda standart piyade tüfeği haline gelmiştir. Sonraki modeller bu tüfek üzerinden geliştirilecektir. Firmanın ürettiği en meşhur tüfek, Wehrmacht’ın 1935’te envanterine dahil ettiği ve II. Dünya Savaşı’nda büyük rol oynamış Kar 98k adlı tüfektir. Ayrıca "mavzer" terimi, I. Dünya Savaşı sırasında Alman İmparatorluğu’nun ürettiği, Osmanlı İmparatorluğu’nun da kullandığı sürgülü tüfeğe Türkçede verilen genel isimdir. Silahın gerçek adı Gewehr 98’dir. Genel olarak "Model 98" (Gewehr 98) olarak da adlandırılan bu tüfek gelmiş geçmiş en başarılı sürgülü tüfektir. Kar 98k da Model 98’in namlusunun kısaltılmış versiyonudur.) ile 50 ve 100 metreye beşer atış yapıyorduk.Toplam sayımız 20 ilâ 22 arasında değişkenlik gösteren ’Hocalar takımından’ en isabetli atışları yapan bendim...Ancak benim hedefim ile asker arkadaşlarımın hedefleri aynı nişan tahtası imiş gibi görünse de farklıydı...Başımızdaki Bölükçü’nün de farklı...Farkı atış sonrası fark ettim..
Bu örneği askerlik anımı nakletmekten ziyade; yapmayı çalıştığımız bir iş veya ihtiyaca göre hedef belirlemenin gerekliliğini anlatmak için verdim.
Hedefiniz her ne ise ona göre davranmak gerek. Sizi hedefinizden saptıran her türlü paraziti hayatınızdan çıkartın. Hedefinizi belirleyin ve ona doğru emin adımlarla yürüyün. Yürüyün fakat koşmayın...Şairin dediğince: "Koşan elbet varır, düşen kalkar/ Karataş’tan su damla damla akar."
Neye ihtiyaç duyduğunuzu belirlerken; ulaşacağınız ihtiyaç, sizin hayattaki zenginliğiniz olacak unutmayın! Asla unutmayın!