- 465 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BEN DEVRİM YAPTIM; Hadi Sana Aşkla Kal diye yazdım NEDEN?
MERHABA,
Şiir okumayı seçene yürekten teşekkür ederek başlamak istiyorum.
Sevgili okuyucu,
Kitabımı elinize aldığınızda, ‘Hiç tanınmayan, bilinmeyen bir kadın 46 yaşında neden bir şiir kitabı çıkartmak ister?’ diye belki de düşüneceksiniz…
Haklısınız; edebiyat kitaplarının, özellikle şiirin üç aşağı beş yukarı 75 milyon nüfuslu ülkemizde öyle çok rağbet görmediği hatta yazmaya cesaret edenlerin cesaretlerini kıracak onca neden sayabilecekken, zorum neydi de şiir yazdım? Bu da yetmedi kitap olarak sizlerle paylaştım…
Açık ve seçik ifade ediyorum: Aklımla zorum var! Yüreğimle zorum var! Kadınlığımla ve duygusal yanımla zorum var!
Dünyada bunca acı çeken, yaralı, aç, ezilen insan varken…
Sömürü dünyasında, ‘sömürü’ sadece ekonomik olmakla kalmayıp, duyguları, insanlığımızı da sömürürken…
Siyasette lafazanlığın bir edebiyat haline geldiği ve buna da hatiplik dendiği…
Şiirin insan topluluğunu galeyana getirmek için kullanıldığı…
Taraflı gözyaşlarının akıtıldığı bir ortamda…
İsyanım var.
Çıkarcı, riyakâr, acımasız, vurdumduymaz, hırslı düzeni değiştiresim var. Devrim yapasım var; ama önce kendimde. Doğru bildiklerimizin aslında yanlış olduğunu, yanlış dediklerimizin ise doğru olabileceğini düşündürmek istiyorum.
Peki, bunları yapmaya cesaretim var mı? Evet. Donanımlarımı anca geliştirdim. Anca cesaret edebildim. O zaman bir yerden başlamalıydım. En güçlü silahlarımı seçmeli ve cenk etmeliydim. Silahlarım neler derseniz, ele avuca sığmayan kişiliğim ve kalemim. Kalemim bu defa şiiri seçti; hani zor olan, az olan meselesi. Gülten Akın, “Şiir, çığlıklardır. Kimi kez yalnızlığı seçeriz ya da yalnızlık bizi seçer. Korumasız savunmasız. O zaman çığlık atarız ölmemek ya da delirmemek için. Sesimiz yankılanıyorsa, yalnızlıkla başedecek gücü verir bize. Şiirler çığlıklardır.” demiş.
Benim de çığlık atasım var. Yalnızlığı ben seçmedim ama seçim-miş- gibi kaderim oldu çünkü her insan aslında özünde yalnızdır. Özüm bas bas bağırıyor.
Bu kitapta, şiirlerimin teması AŞK. Edebiyat tarihinin en eski ve en sıkı konusu. Aşkı seçtim çünkü bendeki devrimi başlatan ‘aşk’ oldu. Bir deli cesarettir aşk; işte bana o cesaret aşkla geldi. Bu dünyada yeterince aşk yok. Aşkla başlar bir insanı gerçekten sevmek; yeterince olsa, bunca savaş, acı, ezilen olmazdı. Aşkı unutmasaydık, yok saymasaydık, onu hafife almasaydık bu gün dünyada mutlu insan sayısındaki artışı istatistiklerle değil gözle görürdük.
Aşk bir nevi dünya ile tek olmaktır, bir olmak, aynı dili konuşmaktır. İsteyen için Allaha yakın olmaktır. O zaman aşk hayattır. Ben hayattayım diye çığlık atmak istedim. Sesim sizlerle yankı bulursa ne mutlu bana.
Oğuz Atayın bir cümlesi beni çok etkilemiştir: ‘Provası yok hαyαtın. Ne yeniden yαşαmαk mümkün, ne de yαşαdıklαrını silebilmek’. Yaşadığımız aşkların da provası yok, ‘olmadı sil baştan’ diyemiyoruz. Yaşıyor, tüketiyor bazen bitiriyoruz ya da dönüşmüş şekilleriyle yola devam ediyoruz. Bitenin ardından, şanslıysak, bir başka aşka yol alıyoruz. Şansın farkındaysak, ‘aşk’a hak ettiği değeri veriyorsak gerçekten nefes alıyoruz diyebiliriz.
Aşk karşılıksız dahi olsa yaşanmaya değer. İnsan olduğumuzu bize hissettirir ve ben de hissettiklerimi okuyucuyla paylaşmak istedim.
SEVGİLİ OKUYUCU ŞİİR OKUMAYI TERCİH ETTİĞİN İÇİN AŞKLA MERHABA.
Didem Öneş
YORUMLAR
En doğru kararı verdiğinizi düşünüyorum. En büyük devrim aşktır bencede. aşkla başlar herşey.. Özgürlük aşkı, yaşama aşkı, doğaya saygı, canlılara değer vermek. yaşam alanı yaratmak.. Mücadeleden geçer herşey. Emek ve alınteri katılmayanın ne kıymeti olur ki.. Bu mücadelede bizimde bir tas çorbada bir damla tuzumuz olursa bir dilim ekmeğimiz ne mutlu bizlere.. Yüreğinize sağlık kaleminiz daim olsun ..