- 891 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KORE 7.BÖLÜK (4.BÖLÜM)
Danbi keskin nişancı birliğinde ki eğitimini tamamlamıştı.Eğitimi veren Yüzbaşı Eun-min eğitimi tamamlayan kızlara döndü;
-Sizler eğitimi tamamladınız.Size son olarak bir şey daha söylemek istiyorum.Hangisini seçeceğiniz size bağlı siz karar vereceksiniz.Hedefi iki şekilde vurabilirsiniz;
1- Ya hedefin kafasına veya kalbine tek kurşun sıkar ve hedefin işini bitirirsiniz.
2- Yada hedefin ilk önce diz kapağına sıkarsınız.Dizi parçalanan hedef yere düşer ve ona yardım etmek isteyen diğer arkadaşlarını kolayca vurabilirsiniz.Böylece birden fazla hedef vurabilirsiniz.
-Hangi yöntemi seçeceğinize siz karar vereceksiniz.Eğer 1.yöntemi seçerseniz yakalanma şansınız çok az olur.vurur ve kaçarsınız.2.yöntemi seçerseniz beklediğiniz için ilk atışta yeriniz belli olacağından yakalanma şansınız yüksek olur.Ben size 1.yöntemi uygulamanızı öneririm.Vurun ve kaçın...
Kızlar Yüzbaşının ağzından çıkanları çok dikkatli dinliyorlardı.Daha sonra mezun olan 37 kız sınıra yakın 37 ayrı noktaya silahları ile birlikte yerleştirildi. Danbi ise doğduğu ve büyüdüğü yer olan Shon ’ un dağlık arazilerine gönderildi.Bu kızlar sürekli dağda kalacaklar.Mağarada yaşayacaklar ve zorunlu olmadıkça birliklerine dönmeyeceklerdi.Tek dostları ise silahları KANAS’dı.
Kyung-soon ise 7.bölükte sağ kalan 11 kişi ile beraber Güney birlikleri komutanı general Kim yung tarafından yapmış oldukları üstün başarıları ödüllendirilmiş ve teğmen rütbesi ile bu 11 kişiyi onurlandırılmıştı..Kyung-soon artık koreli bir subaydı.
Savaş başlayalı 1 yıl olmuştu ve şiddetlenerek devam ediyordu.
Yer : Seoul - Güney Birlikleri Ana birlik karargahı
Küçük bir odanın içerisinde bir kore haritası açılmış.Masanın etrafında 4 üs rütbeli general telaşlı ve yüksek bir sesle konuşuyorlardı.Oda da gerginlik hat safadaydı.Sürekli bağıran adam Güney kore kurmay başkanı general seung’ du.güney birlikleri komutanına sinirli ve sert bakışlarla döndü ve
General seung:
- General Kim yung ,haritadan baktığımda sınır boyunca keskin nişancılar tarafından askerlerimizin öldürüldüğünü görüyorum.Koca bölük nasıl olur da bunların üstesinden gelemez.Açıkla bana.....
General Kim yung:
-Komutan arazi dağlık olduğundan...
Bir anda General seung elindeki deri eldivenleri General Kim yung ’ un suratına fırlatarak devam etti
General seung:
-Bana mazeret gösterme be adam.....
-Bir hafta süren var...sınırı boylu boyunca bu keskin nişancılardan temizleyeceksin.Otuz yedi ayrı noktada toplamda on günde 127 askerimizi öldürdüler.Sadece Shon’da 47 ölümüz var.Hepsini ölü istiyorum. Özellikle Shon için bi tim kur ve o keskin nişancının işini bitir.
General Kim yung yüzü kıpkırımızı bir şekilde odadan çıktı.Aracına bindi şoföre Karargaha sürmesini söyledi.Odasına girdi.Bir bardak su içtikten sonra kapıda bekleyen askere Yüzbaşı Kwan’ı çağırmalarını söyledi.
Asker, Yüzbaşı Kwan ile birlikte odaya girdi.Diğer asker dışarı çıktı ve kapıyı kapattı.
General Kim yung :
-Otur yüzbaşı
Yüzbaşı Kwan :
-Emredersiniz komutanım
General Kim yung :
-Sana dışarıda seni bekleyen 11 adam vereceğim.Şu an bahçede seni bekliyorlar.Shon’a gideceksiniz.Sadece tek göreviniz var bir kişiyi öldüreceksiniz.Kesinlikle başka çatışmaya girmeyeceksiniz.Anladın mı?Sadece onu öldüreceksiniz.
Yüzbaşı Kwan :
-Emredersiniz komutanım.bana verdiğiniz 11 kişi kim.
General Kim yung :
-7.bölükte sağ kalan 11 kişi
Yüzbaşı Kwan :
Emredersiniz komutanım.
Her sınır hattı için timler kurulmuştu.Bu 37 tim sadece 37 kişiyi öldürmek için dağlara çıkacaktı.Tek görevleri buydu.Shon’da danbi vardı.Danbi diğer kızlara göre daha fazla asker öldürmüştü.47 kişiyi danbi öldürmüştü. Anlaşılan danbi Yüzbaşı Eun-min’ verdiği 2 yöntemden ikincisini seçmişti.Önce hedefin diz kapağına vuruyor sonra yardıma gelen askerleri vuruyordu.Şu ana kadar yakalanmamıştı.Ama bu tim onun için çok tanıdıktı.Timin içinde aşkı Kyung-soon ve okuldan arkadaşı Kwan vardı.
Yüzbaşı kwan bahçeye doğru hızlı adımlarla yürüdü.Bahçede bir tanıdık gördü bu kyung-soon’du.Kyun-soon’da kwan’ı gördü birbirlerine sımsıkı sarıldılar.Çok uzun yıllar geçmişti.Kyung-Soon cebindeki lise de çektirdikleri sağda Kyung-Soon , ortada aşkı Danbi ve solda arkadaşı Kwan’ın olduğu fotoğrafı gösterdi.Kwan fotoğrafı çektirdikleri günü hatırladı ve gülümsedi.(ne kadar da masumdular o zaman..)
Yüzbaşı Kwan :
-Danbi ne yapıyor? Görüşüyor musunuz?
Kyung-Soon :
-Kuzey koreliler kaçırdı dostum.O zamandan beri görmüyorum...
Bir an sessizlik oldu......
Nereden bilebilirlerdi ki Shon’a öldürmeye gidecekleri keskin nişancının Danbi olduğunu.
Yüzbaşı Kwan, kyung-soon ve timi bir kamyona bindiler ve shon’a doğru yola çıktılar.Gece yarısı shon’a vardılar.Dağlık araziye çıkmaya başladılar.Yükseklere çıktıkça nefes almakda zorlanıyorlardı.Genellikle ağacın çok olduğu yerlerde mola veriyorlardı.Geceleri zorda kalmadıkça açık hedef olmamak için ateş bile yakmıyorlardı.Sabaha karşı tepeye çıkmaya başladılar.Çıktıkları yer açık alandı.Çok dikkatli çıkıyorlar bir yan dan da etrafı gözetliyorlardı. Tepe’ye vardıklarında bulundukları yerin çevresi ağaçlarla kaplıydı hiç bir şey gözükmüyordu.Kwan en önde arkasında ise Kyun-soon vardı onların arkasında ise diğer askerler geliyor du. Danbi KANAS’ ı kesilmiş göğsüne dayamıştı.Kamufle olmak için koyu yeşil bezle sarmış.Dürbünden yere indireceği askerleri bekliyordu.Dürbün den bakarken ilk Kwan’ı gördü.Çok şaşırdı.Kafasını dürbünden çekti o şaşkınlıkla bi daha baktı bu sefer gördüğü aşkı Kyung-Soon’ du.O an ne yapacağını şaşırdı.Bu nasıl olabilirdi.İkisini de yıllardır görmüyordu.Geri geri ağaçların arasında süzülerek oradan uzaklaştı ve bir an durdu.Kaçamazdı.Eski yerine geldi.Yeniden kanası göğsüne dayadı.Dürbünden baktı, Kwan ve Kyung-soon oturmuş konuşuyordu.Geriye doğru gittiğinde hedefte sadece bir asker vardı.askerin dizine nişan aldı ve ateş etti....
O anda hepsi yere yattı.Dizi parçalanan asker acıdan bağırıyordu.Bu esnada danbi dürbünle çıkacak diğer hedefi bekliyordu.o esnada diğer asker hafif başını kaldırarak yaralı olan askeri geriye çekmek için elini uzatmaya çalışıyordu.Danbi bu fırsatı kaçırmadı.tek kurşun tam isabet diğer askerin kafasına ateş etti.asker o an düştü...Diğer asker hala bağırıyordu....Danbi artık gitmeliydi.Yeri belli olmuştu.Dürbünle diğer askerleri izliyordu. Kwan ve kyung-soon ’ u görmesine rağmen ateş etmiyordu.Yaralı asker bir yandan ağlıyor bir yandan da yardım istiyordu.sırt üstü yatmıştı.Yardım istemek için çok az kafasını kaldırdığı esnada danbi tetiği tekrar çekti.tam kafadan... o da ölmüştü..
Yüzbaşı Kwan :
Kımıldamayın....
Kalın yerinizde....
Kyung-soon :
Doğu yamaçtan ateş ediyor.
Ben arkadan dolanacağımmm
O esnada kyung-soon arkadan doğu yamaca doğru sürünerek geri geri çıkmaya başladı.Hedeften çıkınca Ayağa kalktı ve koşmaya başladı.Çok hızlı koşuyordu.Ağaçların içinde kuzey üniformalı birini gördü hemen ateş açtı.Omuzunda vurmuştu.Arkadan kovalamaya başladı.Yapraklara akan kan izinden takip ediyordu.İşte ordaydı yere çömelmiş ti. Arkası dönüktü.Üniforması vardı kafasını da geniş bir şapka ile örtmüş tü. Kyung-soon yavaş yavaş yaklaştı.Kafasına tüfeğin namlusunu dayadı....Tüfeğin namlusu ile şapkasını bir hamlede yana savurdu... Olamaz upuzun saçlar.....Bu bir kadındı.......
Kyung-Soon çok şaşırmıştı ve silahı bırakıp yavaş yavaş dönmesini söyledi.Önce tüfeği yere attı.yavaş yavaş döndü ve.......
Bu danbi’ydi.....
Kyung-soon’un rengi bembeyaz oldu. konuşamıyordu.Tüfeği’ni yere bıraktı...sadece danbiyi izliyordu.Sadece bakıştılar.İkisinin de gözleri dolmuştu......
Bu esnada Kwan ve diğer askerlerin koşma sesleri geliyordu.Kendilerine doğru geliyorlardı. Danbi eğildi.Şapkasını aldı.Tüm saçını örtecek şekilde taktı.Kanas’ı aldı.Kyung-Soon’ a baktı ve koşar adımlarla ormanın içinde kayboldu....
Yüzbaşı kwan:
Nerede???
Nereye gitti???
Kyung-soon :
(şaşkınlıkla ve gözleri dolu bir şekilde askerlere Danbi’nin kaçtığı yönün TERSİNİ göstererek)
Bu taraftan gitti......
dedi ve yutkundu................................
(4.Bölümün Sonu)
Final Bölümüyle devam edecek..............
YORUMLAR
FİNAL bölümünden bahsettiğinizi görünce "eyvah," dedim, "muhteşem bir öykü bitiyor..." İnanınız ki samimiyim; bundan böyle bu seviyede öyküler yazmak zorundasınız, çünkü başarılı yazarların kötü şeyler yazma hakkı yoktur. Nice öykülerinizi okumak umuduyla final bölümünü sabırsızlıkla bekleyeceğim. SAYGILAR