ERKEKLERİN KADERİ...
- Ondan sonra, milyonlarca erkek mahkum, kralla kraliçenin sevişmesinin sonucunu beklemişler.
- Miyav?
- Çünkü, yaşanılan şehvet bittiği an hürriyetlerine kavuşmuşlar da ondan...
- Miyav...
- İyi bir şey elbette! Ama, daha hürriyetlerine kavuşur kavuşmaz salakça işlere kalkışmazlarsa...
- Miyav?
- Ne yapacaklar, içerden çıkar çıkmaz hepsi birlikte karşılarına çıkan ilk kadına saldırmışlar. Kadın, milyonlarca erkekle birden sevişebilir mi? Tabii ki, hayır! İçinizden sadece bir kişiyle sevişebilirim, o da bana ulaşabilen ilk erkek olur, demiş.
- Miyav?
- Ondan Sonra... O bunu dediği an kıran kırana bir koşu başlamış. Yarışçıların birisi dışında, hepsi telef olmuş. Kimisi bilim adamı, kimisi mucid, kimisi öğretmen, kimisi doktor milyonlarca hür erkek, bir kadın uğruna yok olmuşlar. Yarışı kazanan tek erkek ise mutluluktan mest olmuş...
- Miyav!
- Saçma mı?
- Mırrr...
- Uyumasana yahu! Ayıp oluyor ama bak! Şurada, her gün milyonlarca kez tekrar eden, dünyanın en acıklı öyküsünü anlatıyoruz sana! Orada her gün trilyonlarca erkek öldürülüyor, sen ise uyuyorsun. Ayıp, ayıp! Sen böyle vurdum duymaz oldukça, kadınların oyuncağı olmaya devam ederiz biz!
- Mır... Mırrr...
- Erkeklerin böylesine kadın düşkünlüğü ağrıma gidiyor.
- Pıfff... Mırrr... Hor...
- Yok, yok; en iyisi erkeklerin topuna müebbed vermeli. Bunun için onları hür bırakacak eylemlerden uzak durmalı. Ya da, tüm kadınlara birer kanat takıp melekler hanedanına yollamalı. Tak kanatlarını, uç git buradan! Maksat erkeklerin zayiatını önlemek değil mi? Bu işler, zor işler. Zor...
- Hır... Horrr...
- Ondan Sonra... Senin kuyruğuna bir teneke kutu bağlasam, öylece salıversem, kaçmaktan çatlarsın! Ben de, o çıldırmış haline gülmekten çatlarım! İki çatlak, çok matrak, ha, ha, ha!
- Miyav!
- Evet, zaten çatlağın tekiyim. Çatlak olmasam kedi kuyruğuna teneke bağlar mıyım? Bağlamam...
- Miyav...
- Ama sen de adam gibi dinlesen ya! Sinir ediyorsun adamı, burada eşek osurmuyor! Bir daha uyukladığını görmeyeyim! Miyav oğlu miyav!
- ...
- Ondan sonra, erkeklerin kaderi, bir gece sevişirken ölmekdir…
Bir göktaşı misali başıboş dolaşırken, dünyanın yeşil-mavi cazibesine kapılınmışsa, düşünülmez yolculuğun ısıya ve ateşe dönüşeceği. Bana kızsanız da söylemek zorundayım, bu yolculukta yok olduğunuzu… Eşine kur yaparken yakışıklı saka kuşu, acemi bir şair şiir yazıyor masum bir aşka dair… Bense, yalanlar biriktirdim aynı konuda, aşksız şiirlerime mısra yaptım. Okuyun ve öğrenin, ya da okumayın acı çekmekten korkuyorsanız; çünkü, doğrular çokça acıtır. İki kuşun cilvenazı çiftleşme güdüsünün ön hazırlığı…
Hayat aşktan değil, seksten dolayı sürüyor…
Yola birlikte çıktığın kadını tanıyabilmenin aşkla mümkün olamayacağını tarih yazıyor, hepsi arşivlerde saklı. Başka bir kayıt yok, onları tanımaya dair… Arşivlere de güvenme asla! Aşkta yolculuk, iki yoldaşı bir birine yük yapar zamanla, iki omuz da ağrır yol arkadaşlığında; hayatın dalgaları, onu bir anda değiştirip, bambaşka biri yapabilir… Kimin kimi taşıdığının pek de anlamı kalmaz. Sen taşımak istemiyorsan kalbini değil, aklını dinlemelisin… Akıllar, genelde gecelerde kararırlar. Bir gece bakmışsın, yatağında yalnızsın. Biten aşklar gecelerde birikir.
Aşk için kahrolduğum ve hatta dağlara vurduğum da çok oldu, inkar etmiyorum; vücudumu yaratan şeyin bir aşktan ibaret olduğuna inandığım da… Dinlediğim her şarkıda aşka pay çıkarttığım haller de… Yani, eski hatıratlarda yazılı öyle bir şeyler, ama ben, o duyguları hatıralarla gömdüm… Aşktan elimi eteğimi çektikten sonra, profesyonel bir cinsellik bile bu boşluğumu öteledi. İnanmıyorum artık, masum öpüşmelerin aşkın gereği olduğuna....
.../...
....
YORUMLAR
Yani kemnur, şu çocuğun fotoğrafını illâki yazılarının tepesine koyacaksın değil mi?
İllâki çocuğu taa bebeklikten kalem tutmaya alıştıracan değil mi?
Üstelik bir de böyle bir konunun tepesine dikmişsin çocuğu. Tü tü tü, çarpılacaksın Allahıma.
Ya bebe bu, bebe. Ne anlar bu işlerden, koy şuraya Romen momen bi avrat. Çek şu çocuğu da rahat uyusun.
Hey Allahım Ya Rabbim yaa.
Yok sana yorum morum.
Kemnur
Kemnur
Hayır hayır ! Senden önce ben ! İtirazım cümlene.
''Kadın, milyonlarca erkekle birden sevişebilir mi? Tabii ki, hayır! İçinizden sadece bir kişiyle sevişebilirim, o da bana ulaşabilen ilk erkek olur, demiş.''
Oysa hayallerim, bedava düşlerim ! Yığınla
Hayal diyorum hayal... Bir kadının düşüne düşmeden, kendine düş !
Delirme dünyasında, yenilme odası...Mezesi lakırtı ,artığı sen, ben, o sanırım biz !
Önce aşk sözlerine inanan kadın, sonra aşık olduğuna inanan adam. İkiside toprak olunca yenilen insan, kazanan aşk. Ölü düşlerin, ölümsüz düşü yine, ama, tekrar ... !
Hep birlikte bağırarak, ama sadece bütün erkekler :
Bütün insanlar aşk’a mahkumdur, ihanet mahkumiyetin zindanıdır. Belki de aşk kadının,yaşayan tek ... (...)
M ü k é m m é l !
☆ ☆ ☆ ☆ ☆
Saygılar, Sevgiler ustaya
Kemnur
Kemal Bey, birkaç kez hariç uzun zaman sizi okumayalı. Gerçeklere ustaca dokunmaya devam ediyorsunuz.
Bugün şöyle bir baktım da iyice; tanıdığım kalemler sadece birkaç arkadaş kalmış. Demek kısa sürede büyük değişimler olabiliyor.
Yazınız her zamanki güzellikteydi. Yürekten kutluyorum.
Saygılar...
Kemnur
Sevgili dost...
Sabah programım değişti artık. Önce kahvaltı, sonra defterdi.
Şimdi ise önce seni okuyor sonra kahvaltı yapıyorum.
Bu da bana enerji veriyor Sağ ol...
Teşekkürlerr....