hatırlamak istemediğim anlar
Geçmeyen zaman
Öyle zamanlar varki saniyeler saatlere,dakikalar günlere,günlerde yıllara yıllar ise bir sonsuzluğa dönüşüyor.Sürekli bir yerlerde asılı olan saat denilen o metal yığınına bakıyorsun.Yıl 2015 çok soğuk olmayan bir 2 ocağı meteoroloji hava tahminlerinde bulunuyor.Hava soğuyacak kar yağacak diyor.İçten içe seviniyoruz kar yağacak,mikroplar kırılacak belki okullrda birkaç günlüğüne tatil edilir diye.Nerden bile bilirdik dileğimizin böyle noksansız tutacağını.5 Ocak günü havada bir soğuma ve buna bağlı olarakda hafif kar yağışı başladı.Havada kar taneleri bir birine nisbet edercesine uçuşuyor adeta dans ediyorlar.Bu manzarayı 5.kattaki evin mutfağının önünde bulunan elektrik direğinden sızan titrek lambanın ışığından izliyoruz.Diyoıuzki bu karda okullar tatil edilmez,daha çok yağmalı.Bir taraftanda çocukluğumda yaşadığımız kışları,kasım ayında başlayıp mart sonunda biten kar yağışlarını,1-2 METREYİ BULAN KAR örtüsünü açarak evin dışına zar zor çıkışımızı,okula uzak olan mezradan babamın kılavuzluğunda 3 kardeşin karalastikler giyerek bir dağcı titizliğinde hergün 3 km yürüyüşümüzü,okula vardığımızda rahmetli babamın başındaki tiftik şapkasını çıkararak öğretmen bey malum kardan dolayı geç kaldık demesini öğretmenin bizi alıp yanan odun sobasının yanında ısıttığını dilim döndüğünce anlatıyorum.Dışarda karda biraz hızlanıyor.Gece yarısı öğretmenlerden kızıma ve damadıma mesajlar geliyor.Kar yağışı nedeni ile okullar 1 gün tatil.Hemen yerel TV yi arayıp bulu yoruz haberin doğru olup olmadığını teyit için.Tv den alt yazı geçiyor.Kar ve soğuk nedeni ile okullar bir günlüğüne tatil.Bu bizde buruk bir sevinç yarattı.Niye birgün aslında birkaç gün olabilir diye.Ertesi gün karın keyfini çıkarmak için apartmanın bahçesine çıkıp azda olsa kar topu oynuyoruz.Kardan adam yapıp içeri giriyoruz.Akşama doğru yeni mesajlar yine tv lerden takip okullar yine tatil.Buna hiç de sevinemiyoruz.Çünkü prensesimizizn ateşi yükseliyor.Hemen ateş düşürücü şuruplar aklımıza geliyor,ama kzımız şurup içmekte zorlanıyor.Ağlayarak sızlanarak yarısı yere yarısı dışarı dökülerek içirebiliyoruz.Hemen doktorunun çalıştığı hastaneyi arayıp radevü alıyoruz .Ertesi gün için.O gece gerçektende saniyeler yıllara dönüştü zaman sanki durdu.Bu duyguyu yaşamayan asla anlayamaz.>doktor randövi saatinde hastaneye gidiyoruz.Orda kontrolde zatürre başlangıcı teşisi konuldu yatarak tedavi olması gerektiği söylendi yatışını yaptık kızım ve hanım refakatçi olarak kaldılar.Damatla biz gece saat 21 e kadar bekledik ve eve döndük.Özel bir hastane olmasına rağmen hijjen çok kötü.hemşireler duyarsız.Bir ateş ölçümünde bile bizi ikna edemediler.Biz kendi ateş ölçerimizle ölçü yoruz farklı onlar ölçüyor farklı.Lavabolarır kireç içinde.Asansörlerin temizlendiğini hiç görmedim.Kafeteryalarında klimalar çalışmıyor.üstelik 1 bardak çay 1,5 lira bir tost 5 tl 50 kuruşluk su 500 kuruş .2 gece kaldık çıkarkende bu kuruluşa 495 tl para ödedik.Fiyatlar en yüksekten hesaplanıyor hizmet se asgariden.Ayrıca birde burdaki pis ortamdan virüs kaparak çıktık.Şener şen bir filminde askere soruyor adınne şaban,babayın adı ne şaban şener şen oazman diyorki seni hiç unutmayacağım şaban.Ulan diyor seni hiç sevmedim babanıda hiç sevmedim diyor.Bende bu hastaneyi hiç sevmedim.Ama bir yerde mecbursun.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.