Çok isterdim böyle bir grubun üyesi olmayı ama nerdeee... Flütle yağ satarım bal satarım'dan öteye gidemeyen bir yetenektim (!)
Ama zamanında çok isteyip yapamadığım tiyatro'da rol alma hevesimi bir nebze olsun giderdim sayılır. 8 Mart Dünya kadınlar gününde 2 küçük oyunda rol aldım. Hem de biri kadın rolüydü...

Güzel devam ediyor Kemal Bey. Yine samimi, halkın içinden bir bölümdü. Saygılar.

Her gencin bir Safinaz ablası olmalı dedirtti..

Güzel yazıyorsunuz,
yaşadıklarınızı,
belkide kurmaca,
bilmiyorum..

Saygılar..

Bir an için İstanbul'da geçen bir gençlik filminin, tabi ki Yeşilçam filminin konusunu okuyorum sandım. Pırıl pırıl gençlik zamanlarında ne de çok enerjisi vardır insanın, bitmez tükenmez.

Artık tarzınıza hayli aşina oldum hocam. Yazarına bakmadan kitabınızı okusam, hemen tanırım.

Demek bu tür sanata dair yetenekler ırsi. Bir de kendi geçtiğiniz yoldan evlat geçince daha anlayışlı olunur galiba.

Sağlıcakla kalın

- Ne olur beni de müzik grubunuza alsanız...

- Oğlum, manyak mısın sen?

- Niye ki?

- Sen şarkı söylemek istiyorsun, biz ise enstrümental çalıyoruz.

- Size ne zararım olur ki o zaman?

Böyle diyerek gruba ismen de olsa dahil oldum (Konuştuğum arkadaşım ileride Vega'yı kuracaktı). Hiç bir konsere çıkmadım. Onlar da çıkmadılar: Bas gitarcı bulamadılar. Değerini bilmeli basçının.

Sanki Safinaz Abla Nuri'den entresanlık konusunda rol çalıyor gibi. Saygılarımla.

Safinaz Ablası varken bu çocuğun sırtı yere gelmez,keyfederek okudum,selamla.

çocuk çalgıcı oldu desene:))))))Ah Safinaz Abla şam tatlısı,
selamla...