YENİ YILMIŞ....***

• 8 Ocak 2015 Perşembe 02:19:04

** Bir kaç saat sonra geleceksin ya; merak ettim neler getirmektesin günlerinde bana ey koca 2015 efendi söylesen ya.
** Kala kala 22 saatin var ey 2014 ! Artık sende devrini bitiriyorsun.Genel kuralımızdır; gidene itibar etmez uğurlamayız. İşimiz gelenledir. Şirin görünmek için. Bir şamatadır gidecek evlerde, sokaklarda. Senin için değil; gelen yıl için. HOŞ GELDİN YENİ YIL TERANELERİ.. ŞAK ŞAKTA ŞAK ŞAK... İyi de gidene baksak,tartsak,düşünsek, ölçüp biçsek ya.. Yansak ya beyhude geçen bir yıla ha ne dersiniz ? Hüzünle de olsa burukça, hoş geldin. Sefalar getir, huzur,sağlık, mutluluk başarılar dolu olsun heybende ey 2015...
** Ben 3..2... 1.... hayda demiyeceğim.Ne olur ne olmaz şimdiden sayacağım.Ve eşime sarılacağım.. 16... 15...................................ve :
RAP. RAP... RAP ! Ha işte aha da geldiniz koca 2015 ! Hoş geldiniz; buyurun oturun baş köşemize. Havai fişek atamadım gökyüzüne rengarenk, şampanyalar patlatamadım neon işıklarında, vals yapamadım, raks edemedim. Kusuruma bakma. Ama gönülden,içten hoş geldiniz işte ! Ne getirdi iseniz bahtıma,söylemeyin kalsın sizde. Ama iyi davran be, iyi geçsin yaşam ömrümün son demlerinde. Doldur talan edilmiş yüreği sevgiyle, merhametle yine. Feda edeyim isteyenlere, herkeslere. Talanda ki hayatıma ömürler, güzellikler, kat .Kat ki görevler getirilsin yerine. Hadi be tutulmaz elin; ama sen tut işte, götür daha nice yıllara güzelliklerinle.
** Ömrümden bir yılı aldın gidiyorsun... Neler bırakmadın ki yaşam heybeme. Dert,tasa,hüzünler sırttaki koca küfede ve yorgun yürek de. Anılar işte. Yalan artık hepsi. Bırak yenisini, boş hepsi. Aslında hareket etti yenisiyle ölüme ; gün be gün yaşam treni, çaresiz ve süratlice.
** Senin arkadaşın giderayak son anlarında denedi; ama başaramadı 2015 !!! Sen hiç aklına bile getirme avucunu yalarsın. Gel uslu uslu yaşayalım, yaşat 2016 ya ..


*** Beklentisi ve kaybedeceği bir şey yoksa insanın; gelene de gidene de eyvallahı olmaz inanın.
*** Hayaller amaçları besler.
*** En müşkül ve ağır olan, yüreğin taşıdığıdır.
*** Kainatın şaşmayan matematiklerinin kabulu şahsın kendi yararınadır.
*** Kaybolmadı yıllarım. Hepsini biriktirdim inanın.
***Şu içimizde durmadan " ben buradayım !.." diye tepinip duran vicdan; bir gün susarsa işte o zaman çıkar gelir tufan.
*** Sevgi denilen şey ; en kurak topraklarda bile rengarenk çiçekler açtıran rahmettir.
***Karşılıklı olarak paylaşılamayan duygular, sızı ve enkaza dönmeye makhumdur.
*** Bazı hüzünler, tasa ve dertler ; dik kalmamızın, yaşama tutunmanın nedenidir aslında .
*** Gizli, saklı, bilinmezde kalsa suçlar; er geç vicdanınız sizi mahkum edecektir.
*** Sen güzel, o güzel, bu güzel ise Yaratan kim bilir ne muhteşemdir !..
*** Bu hayatı bahşeden ALLAH’tır. Talan edilmek üzere vermişse bu ömrü sizlerin istifadeniz için; o ömrü güzel hasletlerle,madden ve manen doldurmaya devam edecektir.
*** Nereye gitsem içimde ki çocuk; benimle geliyorsun ya mesele yok.
*** Günaydın demeye ne gerek; nasılsa aydınlanıyor işte. Gününüzün aydın olması asıl mesele.
*** " Merhaba, nasılsın! " diyene, bir çay içerken gülene; borcumun adını minnet ve vefa koydum.
*** Beyaza kaplanmakta etraf. Oysa eridiğinde yine pislikler çıkacak heyhat.

*** Ben vedanın yağmurlarında iliklerime kadar sırılsıklamım. Senin külhan hoyratlığını takmam.
*** İçimde sakladığım onca duyguları, günahlarımı , göz kapaklarım da biriktirdiğim ve tuttuğum onca bahtsızlıkların yaşlarını dökme zamanı kapaklanıp secdeye... Sadece ona sığınış, yakarış ve af dileyişler bu sessizlikler de!...
*** Avuçladım gecenin karanlığını. Gün doğumunda fark ettim; ellerimin siyaha bulandığını.
*** " Biri kapanır, biri açılır ! " mış kapıların.Kapananı boş verdim de; yok ki açacak anahtar elimde.
*** Hadi bak şöyle derinden gözlerime. Ne kadar sevda varsa sana dair girsin kökleriyle yüreğime .
*** Son demleri ya ömrümün; aslında bir çay demlesek iyi gider be gülüm !
*** Uzakta kalmış onca hatıraların kokusunu getirir her yeni gün... Sızlar burnumun direği; özlerim .
*** Ne kadar yorgun ve uykusuzum bu saatinde gecenin. Armağanı olsa gerek seni düşünmenin.
*** Şükürlerimde,dua ve zikirlerimdesin.Sen biriciğim, ilahemsin. İyi güzelde; anlamadım gitti sen beni ilaheliğinle nasıl seversin.
*** Ayak seslerini duyuyorum uzaktan uzağa...Niyetin kötü ise kal orada Allah aşkına !
*** Ne sahiller doğurdun yaşamıma.
*** Bağışlıyorum bütün sevdalarımı, neşemi, sevincimi; yaşamak yeter bana kederlerimi.
*** Kırlarda, tepelerde bekleyip duran o nadide çiçekler vardır ya; hani öyle bakir, uzaklarda , asude , biçare. İşte geldim ama ne çare !
*** sessiz çığlıklarında gecenin avaz avaz ta uzaklardan topluyorum siyahlıkları. Gözlerinin elasından katıyorum üstteki fona. Deniz çalkantısından getiriyorum yakamozları, hırçınca oynaşsın diye. Bir ırgat hamaratlığında seni dokuyorum hayallerimde.
*** Fısılda leylak kokusu nefesinle. Yaklaştır dudaklarını kulak memelerime.
*** 21 harf gibi, sessizsin sen. İşte alıp ele o 8 harf sesliyi; öyle anlamlar yüklüyorum ki çözüyorum seni bir bir.
*** Gecenin sessiz bağrından nasılda çıkıyorsun bir abide gibi, bilemezsin ki .
*** Ne gözümün yaşlarını ne de seni silemiyorum.


*** Bir koşturmaca, bir hayat gailesi ve derdi sırtımızda. Hele de ideallerine, istikbaline çeşitli kulvarlar da koşanlar nefes nefese. Akıp gitmekte zaman meşgalelerde. Onun için ya kimselere zaman ayıramamak mazeretleri. Çapanoğlu varsa da altında ne denir ki bu hale ? Boş vermek en iyisi. Nasılsa çalacaklar ve verilecek zamanlar, dostluklara. Vurulan kadehler de perçinleştirilen neşelere, haydi dibo be.. Şerefinize.. Yaşanmalı işte böyle istenildiğinde.