- 1608 Okunma
- 4 Yorum
- 4 Beğeni
Mahşerle yakılan mektuplar
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Mahşerim,
sesime ses ver. Belki vazgeçerim yanmaktan, adının doğurduğu cennetten, gömüldüğüm hasretten. Belki vazgeçerim sevgilim bizden...
İçten içe eriyen buzyangını dağlarımla devrilip ummana kaybolurum kimbilir.
Esiriydin ya sana aşkla bakan gözlerimin ve şefkatli avuçlarının gözbebeklerimin. Benle biterdin de ne diye yitip gittin...
Kadıköy sahilinde ufuğa yaslanmış güneşin kızıl saçlarını toplayıp kayboluşuyla denize batıyor bakışlarımız. Ellerimiz titriyor, göğsümüz nara zar. Kirpiklerimiz tutuşuyor her birbirimize b/akışımızla. Avuçlarımıza birikmiş hasretle yanıyor her dokunuş. Hayalle gerçek arası vuslatla uyanıp acıyor kalbim. Sahil boyu mahçup suskunluğumuz, bir tek kırmızı gül taşıyorum senden geriye kalan sarhoşlukta.
Oturduğumuz bank kimleri ağırladı acep, kimler aşkla salındı bıraktığımız boşlukta. Beni uğurlayışın mahsun, bilsem bırakır mıydım seni! Oturduğumuz taşlarda kimler aşktan dem vuruyordur sahi...
Biliyorum; susarak yanmak sana özgü, ben ise feryadıyım yangınların. Dargınlığım suskunluğuna bunu iyi bil. Her gece yastığıma bıraktığın ıslaklık açan günle kurur mu sanıyorsun. Güneş bile yüzünü esirgiyor, yıldızlar kayıyor benden sana dilek tut istemediğin kadar ölüyorum...
Unutun mu seni severken büyüdüm ben, bu yüzden en çok benimdin. En çok beni sevdin, benle unuttun büyük kayıplarını.
Af etmesem de gel! Yine kızarsın güne yanaklarımız kirpik kirpiğe uyurken hayallerimiz. Gel yeni baştan soyunalım sevdaya,
birlikte ölmeyi başarırsak bu defa yakılmaz kalp kalbe tutuşan mektuplarımız.
eflatun bir yolda geçmekte ömür
sen gel,
ölüme yürürken ben
yola düşen dallarda mor salkım ol
ellerim ol
toprağa karışanım
gözyaşlarımın söndüremediği
ela yangınlarına katıl gözlerimin
ey nar
gönlümün duayla açıla sayfası
sen gel
yiten bir ömrün yanan dudaklarında
bedduayla kapanan son olma!
sude nur haylazca
YORUMLAR
KELİMELERİ HAYAL İLE SÜSLEYİP TEŞBİH İLE TAÇLANDIRMIŞSINIZ.TEBRİKLER
Bilmiyorum, belki mahşere birikiyor her şey; öncesizliğin sonu olmak istiyor mahşer...
Burada sevgiden nasibin noksanlığı, ayrılık; mahşerde sevgiden yapılı bir dünyaya dönüşsün...
An'ın, bitmeyen an'ın yazarı aslında Haylazca.
Biz onu gördük sadece bir günün penceresinden.
Çok saygımla.