İHTİYARLIK
Yüreğimde taşıdığım tertemiz samimi iki sevgim vardır.
Birincisi; çocuk sevgisi,
İkincisi ise ihtiyarlardır...
Bazen kendi kendime muhasebesini ederdim.
Taşıdığım bu sevgi merhametten mi ileri geliyor,
yoksa çocuklaşmış ruhları mı sevdiriyor ihtiyarları?
Zaman zaman düşünürdüm huzurevini ve orada yaşayan ihtiyarları ziyaret etmeyi.
Hep aklımdan geçirdiğim halde gidip o insanları ziyaret etmem bir türlü kısmet olmamıştı.Hani hep istedim ya, Mevlam bir vesile ile benim oraya gitmemi ve o mübarek ihtiyarları görmemi Mevlam nasip etti,şükür .
Çok etkilendim hallerinden. Gözlerim onların o anki durumlarını değil de, gençlikte nasıl bir insan olduklarını geçmişin onlarda bıraktığı izlerini gördü.
Her biri kocaman bir çınar gibi ...
Ak saçlı, tertemiz, mübarek ninelerin hayattan çektikleri kahırlar
yüzlerine nurlu imzasını atmış.
Ak sakallı, samimi, tertemiz dedeler de hayatın türlü yüklerini çekmiş.
Düşük omuzlar,Nasırlaşmış eller, takattan düşmüş dizler...
Ama hepsi de bir çocuk saflığında.
Yaşlarının verdiği güzellikle,bir delikanlı,bir gençkız edasında,
fakat yorgun bedenlerini taşımakta zorlanıyorlar.
Bazıları bir bastondan yardım alarak ayakta durmaya çalışıyor, Bazıları ise tekerlekli sandelyede...
Nur yüzlü ,ak sakallı ,iki gözüde kör olan bir amcanın yanına yaklaşıp selam verdim.
Selamünaleyküm amcam nasılsın ?
-"Aleykümselam kızım hamd olsun mevlama iyiyim" dedi.
Günlük konuşma tarzında sorup soruşturduktan sonra:
"kimin kimsen yok mu neden buradasın?" dedim.
-"ALLAH’tan başka kimsem yok" dedi.
Aslında varmış çocukları ama maneviyatta hepsini defterinden silmiş,konuştukça açıldı.
Anlattı,
anlattı,
anlattı...
Çünkü bir ömür evlatları için çalışıp çabalayan bir babanın son durağı huzurevi olmuştu.Huzurevi ortamı kötü bir yer değil fakat ömrünün son zamanlarını evlatları ve torunları yanında geçirmek,onların gençlikte kurduğu en güzel hayaliydi belkide... Ama bir baba, bir anne ihtiyarlayınca evlada yük oluyordu.
Huzurevi gerçekten ismine yakışan bir ev, çok güzel aile ortamı ,tertemiz hava, her şey yerli yerinde, vaktinde... Yemekleri,ilaçları veriliyor.Vaktinde yatıp, vaktinde kalkıyorlar ama ...
Atalarımızın dedikleri gibi "yağa yatırsan bala batırsan"yinede ihtiyarlar mutlu değiller,bu mutsuzluk huzurevinden mi kaynaklanıyor? Hayır.
Emek verip büyüttükleri,yemeyip yedirdikleri,giymeyip giydirdikleri evlatlar, anne ve babaya bakmaktan aciz onları bu son günlerinde yalnız bırakarak hayat meşakkati içine girmişler hemde kim için ? onlarda kendi evlatları için !!!
Fatma Pınarbaşı
YORUMLAR
Mesele bir şeyler yazmak değil.İnsanlar her yazdığında kendini ifade eder.Sizlerin bu güzel hasletini gıpta ederek öğrendim.Peygamberimiz sav.ne diyor" Evlatlarımıza bırakacağımız en iyi miras güzel ahlaktır."Aslında işin özünde bu var.Bizler çocuklarımızın dünyalık derslilri ile ilgileniyoruz.Eline hem burda hem ahirette kullanacağı ölçüyü verip öğretmiyoruz.sonuç:sitem ve kahır dolu bir ihtiyarlık.ALLAH cc herkese hayırlı nesil versin.
Her biri kocaman bir çınar gibi ...
Ak saçlı, tertemiz, mübarek ninelerin hayattan çektikleri kahırlar
yüzlerine nurlu imzasını atmış.
================================
Her çoçukluğun Ömrü varsa birgün yaşlılığı geliyor.Yaşlı insanlar hayatın iyisini kötüsünü tadını acısını görmüş geçirmiş insanlar.Mazilerini baktıkça yüzlerinden gülümseme eksik olmuyor..belki onlar bunlarla avunarak zaman tüketiyorlar...Bazılarının yüzünde işte hayat bu.Geldik gidiyoruz diyorlar.Birgün hepimiz o yollardan geçerek göçüp gidecegiz .Allah Hayırlısını nasip eylesin.
Selam ve saygılarımla ...
Hani bir söz vardır
''bir ana-baba on çocuğa bakar da
on çocuk bir olup bir anababaya bakamaz''
aslında huzurevlerinde iyi şartlarda bakım görme şansını yakalayanlar ne kadar şanslılar değil mi
ya maddi imkansızlıklar nedeniyle çocuklarının yanında yaşamak zorunda olanlar
itilip kakılanlar
sevgisizliği ilgisizliği bırakın işkence içinde çocuklarının yanında ölüme mahkum edilenler
yazı hem sosyal devlet boyutunda
hem de sosyal toplum boyutunda önem kazanırken
özde değil sözde insan olduğumuzu da tokatlıyor suratımıza
sevgili kardelen (özellikle yaralı demiyorum)
çünkü böyle bir insan duyarlılığına sahip bir insan asla yaralı değildir
çok güçlü bir insandır
kalın sevgiyle ve barışla nakışlanmış bir dünyada
ama hep çocuk kalbiyle ve gözleriyle
Emek verip büyüttükleri,yemeyip yedirdikleri,giymeyip giydirdikleri evlatlar, anne ve babaya bakmaktan aciz onları bu son günlerinde yalnız bırakarak hayat meşakkati içine girmişler hemde kim için ? onlarda kendi evlatları için !!!
SİZ GÖNÜL GÖZÜYLE BAKMASINI BİLEN ,HAYEL SANDIĞIMIZ GELECEK VE YAŞANACAKLARI ,YAŞAYACAKLARA HAYKIRMA ERDEMİ İÇİNDE CESARET GÖSTERMİŞ ,KAMİL İNSANLARDAN(kadın erkek farketmez..) BİRİSİNİZ..ASLINDA BİLDİKLERİMİZİ BİZE ,ÖZELLİKLEDE MUHATAPLARINA HATIRLATTIĞINIZ İÇİN SİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM..
...
Zaman zaman düşünürdüm huzurevini ve orada yaşayan ihtiyarları ziyaret etmeyi.
Hep aklımdan geçirdiğim halde gidip o insanları ziyaret etmem bir türlü kısmet olmamıştı.Hani hep istedim ya, Mevlam bir vesile ile benim oraya gitmemi ve o mübarek ihtiyarları görmemi Mevlam nasip etti,şükür .
Çok etkilendim hallerinden. Gözlerim onların o anki durumlarını değil de, gençlikte nasıl bir insan olduklarını geçmişin onlarda bıraktığı izlerini gördü.
...
İşte yüreği sevgi dolu bir gönül insanı. Sizi yürekten kutluyorum efendim. Rabbim hakkınızda hayırlısını versin.
Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Rabbime emanet olunuz.
Anlamlı bir çalışma olmuş Kardelen ders alınması gereken ve düşündüren sözler.Evet bir gün bizlerinde oralara gitmeyecegi ne malum.Acı olan sizinde belirttiğiniz gibi Hayatının en güzel yıllarında evlatları için çalışıp çırpınarak onların gelecegini düşünerek ve daha sonra öz evlatları tarafından yadırganan ınsanların durumu.acı olanıda bu
Yüce Rabbim böyle bir duruma düşürmesin ve Hayırlı evlatlar versin.
Kutluyorum güzel bir çalışmaydı
selam ve saygılar
Önce puanımı verdim tam not ve duyarlılığınızdan dolayı da kutluyorum sizi.
Zaman içinde hep rutin işler yüzünden bir koşturmaca yaşıyoruz.Sizin gibi gidip ziyaret etmeli çocuk yurtlarını ve huzur evlerini.Siz başardınız bir şekilde zaman buldunuz.Ne kadar mutlu olmuştur dedelerimiz,ninelerimiz.Evlatları varken orada yaşamak zorunda kalanlara tabii ki çok dokunuyordur oralarda yaşamak.Ne kadar iyi şartlarda olursa olsun bir yuva sıcaklığı ara o yürekler,dediğin gibi son demleri torunlarla,çocuklarıyla geçirmek isterler.
Hepimizin inşallâh diyelim tabii ki kaçınılmaz sonu yaşlanmak.
Hiçbirimizi oralara muhtaç bırakmasın Allah'ım.Yazınız günümün yazısıdır.
Sevgi ve selâmlarımla...
Öncelikle duyarlı yüreğinizi kutluyorum
Çocukları ve ihtiyarları sevmeniz, çocuklarda insanlar çocukluğunu görür ihtiyarda yine kendini görür ondandır ki onları sever.
O şen cıvıl cıvıl çocuklar büyümüş erişmiş evlenmiş ve çora çocuğa karışmış yememiş yedirmiş giymemiş giydirmiş ömründen almış ömürlerine koymuş onların tırnakları için ellerini sokmuş taşın altına bir gün onlar büyümüş serpilmi atılmış baba ana yüreğiyle torun demiş canım istiyor torun seveceğim gelin seveceğim evermiş görmüş torununu gelinini görmüşte elleri titremiş artık evin sorulanı sorar olmuş yapacaklarını evin sahibi evin misafiri gibi görülmeye itilmeye başlanmış sevdikleri kendiyle alay eder olmuş bakmış her gün ölüyor bir gün ölmek için atmış kendini huzursuzluk evine içine hapsetmiş koca geçmişi zindanında boğmaya çalışmış kendini bu arada evlatlarımdan isteyeceğim eğer o gün gelirde eve yük olursam benim için son dileğimdir yoksa hakkımı helal etmeyeceğim benim alnıma bir kurşun sıkmalarıdır bunu isteyeceğim . ve yaparlarsa hakkımı helal edeceğim. ben huzur evini kabul etmiyorum devlette bu işe el atmalı gerekiyorsa cezai şeyler uygulanmalı ne demek insan kendi yetiştirdiği büyütüp kurduğu evde yabancı olacak mirası varsa bölüşenler ona bakmak gerektiğinde onu kaldırıp atacaklar bu hangi kitaba sığar ben huzur evini iyilik ikram olark görmüyorum insanlar için bir kolay kaçamak yeri dir ora evlat atayı taşlayamaz olmaz böyle bir işkence Allahıını bilen kitabını bilen bunu yapamaz bazan duyuyoruz beyden ya bizim ihtiyar evde sıkılmış huzurevinde kendi akranları var oradaha iyi diye oraya yolladık elbette sıkılır gelinin itelemesinden yemeği kafasına çalınmasından bi haber bey aslında işine gelidğindendir yoksa olurmu ben kabul etmiyorum anama ölene kadar hizmet ettim yanımda öldü babm genç öldü yani onlara hizmet etme gibi bir ayrıcalığım olmadı elleri ayakları tutardı yalnız yanımda olması bile onlar yeterdi dertlerimle ağlar neşemle sevinirleridi çocuklarım onlarla şendi onlardan sonra benden çok onlar yetim kaldılar dedesiz ebesiz çocuk sevgiyi bilmez diyorum ve anası babası sağolanlardan ricam dünya geçici bir gün hepsi gidiyor onların anıları kalıyor giden geri gelmiyor onlar eşsiz varlıklar onları ayrı tutmak insanlığı unutmaktır genelde eşler biribirini suçlarlar ben ona inanmıyorum benim karım ben seviyorsa anamı babamı da sever ben karımı seviyorsam anasını babasınıda severim ve eğer sevmezse yemin ediyorum aynen öyle düşünürdüm ve düşünmenizi istiyorum el kızı el oğlu bulunur ana baba bulunmaz yazınızdaki kör ihtiyarı ağlayarak okudum asıl kör o değil diğer körlere ağlamak lazım dilinize yüreğinize sağlık kaleminiz daim olsun
Haşim Kalender