KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 848 Okunma
- 4 Yorum
- 2 Beğeni
MENEKŞELENDİ SULAR
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Aklıma gelen, gönlüme düşen ve içime doğan her ne varsa , o anda kalemime yani oltama takılıyor beni hiç uğraştırmadan.
Hiç biri boş çıkmıyor nedense .
Söylemesi bana düşmez belki ama, ürünün türü biçimi nasıl olursa olsun, güzelden de güzel geliyor her biri bana.
Kendim pişirip kendim yiyorum. Tadı damağımda kalıyor günlerce. Sokaklarda aklıma geldikçe gülmekten önümü görmüyorum.
Bu ziyafetin üstüne gelenler olmuşsa tesadüfen, gönüllerince değerlendiriyorlar yer sofrasına düşenleri, gün ışığına hiç düşmeseler de.
Gerçekten beğendiklerini fark ediyorum. Yorumlar içten ve iç hesapsız görünüyor.
Tıpkı; yalın, içten, samimi, doğal ve tüm malzemesi el ve gönül yapımı olan çeşitli sunumlarım gibi.
Pek de zengin olmayan kelime hazneme, kullandığım sözcükleri yinelemedim farkında olmaksızın gene de.
*
Her ne kadar deneyimin, gözlemin, yaratıcılığın ve farkındalığın, hassas ibriğinden süzülüp gelmiş olsa da.Ve her türlü tadın tortusu damaklarda kalmış olsada kalem sahiplerinin.
Ne edebiyat. Ne şiirler. Ne şairler ne etkileyici yazılar önemli ve öncelikli değildir benim için Musiki kadar.
Ah.. Nerede şimdi eskinin o paha biçilmez bestekarları. Güftekarları. Saz üstatları. Sesleri…
Akan suları durduran muhteşem özel insanları..
Derin bilginin. Bilgeliğin. Meslek aşkının. Olağan üstü ahlak ve erdemin içli sevdasında yol almış olan yüce insanları Nerelerdesiniz..
Cennete açılan kapıdır
Yüce katlara uzanan yol
Meleklerin sesi
Ve dünyayı ayırım gözetmeksizin kucaklayan ortak ve muhteşem bir lisandır musiki.
Bir vatan toprağından. Bir toplumun tarihinden. Geçmişinden. Kültüründen ve varlığından söz edebilmek. O yurdun Müziğinin zenginliğiyle mümkün olabilir ancak, derim ben.
İşte musikimizin sonsuz kaynağı olan Saadettin KAYNAK bestelerinden ikisi.i
menekşelendi sular, sular menekşelendi
esmer yüzlü akşamı dinledim yine sensiz
leylak pırıltılarla bahçeler gölgelendi
inledi yine bülbül, olmazmış gül dikensiz
dikensiz gül olmazmış
çilesiz bülbül ayşe
her kuş bülbül olmazmış
her çiçek de gül ayşe
ne bülbül gülü sevdi seni sevdiğim kadar
ne böyle seven gönül, ne de senden güzel var
içli bir özleyişle bırak beni yanayım
gözlerinde gördüğüm rüyama inanayım
*
Batan gün kana benziyor
Yaralı cana benziyor
Ah ediyor bir gül için
Şu bülbül bana benziyor
Vah benim garip gönlüm
Gece kapladı her yeri
Keder sardı dereleri
Düşman değil sevda açtı
Bağrımdaki yareleri
Vah benim garip gönlüm
Rahatça bir dem olaydı
Yarama merhem olaydı
Kurtulurdu daha çabuk
Aşıklar verem olaydı
Vah benim garip gönlüm
*
Enginde yavaş yavaş
Günün minesi soldu
Derdim bana arkadaş
Bugün de akşam oldu
Gölgeler indi suya
Kuşlar vardı uykuya
Gurbeti duya duya
Bugün de akşam oldu
Su uyur fısıldaşır
Gider yâre ulaşır
Yolcu yolda yaraşır
Bugün de akşam oldu
YORUMLAR
Bu yazı güne gelmiş miydi ? Ya da farklı iki defter mi var, ben mi bilmiyorum ?
?
DEVRİM DENİZERİ
Esenlikler.
güzeldi ,ironikti ah dedim duyguluydu anlayan için hazmı kolay olmasa da su,oksijen gibi elzemdi.
selamla.
Yaşlanıyoruz.
Sanat Müziğini, yaşı kemale erenler dinliyor genellikle.
İşim gereği,
çok değişik yerlerde ikamet etme zorunda kaldım ailemle.
Bizim memleket, Maşallah ülkenin bir ucunda zaten,
o nedenle uzun yolculuklar yapmak zorunda kalıyorduk genellikle.
Mesela, İskenderun'dan Trabzon'a on saat sürüyordu yolculuk.
O da, kestirme yolları kullanıp, öyle ikide bir zırt-pırt durmamak kaydıyla.
Bu uzun yolculuklarda, hep sanat müziğine takılırdık eşimle ikimiz.
Arkadan çocukların feryat figanı gelirdi hemen. ''Yine mi sanat müziği?'' diye.
Gençler,
sakin,
yüreğe dokunan şarkıları sevmiyorlar.
Onlara hareket gerekli.
Haklılar. Kanları kaynıyor sonuçta.
Sözün özü,
sanat müziğine çok takılıyorsanız,
gözünüz toprağa bakıyor demektir.
Söylemedi demeyin sonra.
DEVRİM DENİZERİ
Sen İskenderun'dan Trabzon'a ben İskenderun' dan Ordu'ya ve aynı gece Ordu' dan Marmaris' e doğru yollara düşüyorduk tiyatro bağlantıları gereği. Üstelik hem de yolların hem ülkenin durumunun çok kötü olduğu dönemlerde.
Canikom, çok güldürdün bu yorumunla beni. Sağ olasın. Demek gözüm toprağa bakıyor ha! haaahhaaa. Bana kalırsa iki ayağımda çukurda!
Kal sağlıcakla.
Keskinkalemzaman
aslında ölüm vız gelmeli ama tırsıyoruz ölümüde kucaklamayı sevmeliyiz,
ama dilim varmıyor ama ölememekte bir sorun cilt kanserinin bir türü
acılarını morfin bile dindiremiyor ötanazi istiyor vaka kendini öldürmeyide denemiş her gün şiddetli dinmez bir kanser ağrısı ölmeyi istemeyi yeniden düşünmek gerek,geniş bir konu.selamla
Bir tutam hayat
felaket tellallığı çıkarma becerisini,
herhalde sizden başka kimse başaramadı bu sayfada.
Bravo yani.
''Derin bilginin,bilgeliğin,meslek aşkının.Olağan üstü ahlak ve erdemin ,içli sevdasında yol almış olan yüce insanları. Nerelerdesiniz ? ''
Kimilerinin deryasında yüzer hayallerimiz,kimilerinin şiirlerinde gezer duygularımız,kimilerinin şarkılarındadır aşklarımız ve belkide kimlerinin sevdasıdır bizlere kalan.....Nereden bilebiliriz...
Her biri geldi,gitti...Tıpkı bizlerde vakti gelince onlar gibi...Bizlerde ''ahh nerede o güzel insanlar '' cümlelerini kurdurma sevdasında olursak ne mutlu bize...
güzel,samimi ve içten cümleleriniz... Tebrikler
saygılar,sevgiler
DEVRİM DENİZERİ
Ömrüne bereket.
