HÜZÜN
Bana hüznü tasvir et deseler iç resmimi çizip anlatırdım herkese.
Hazreti Yusuf’un kuyudaki, Hazreti Yunus’un balıktaki, Hazreti İbrahim’in ateşteki hali nasılsa benimde sensizliğe atılmamdaki halim öyledir. İçimin astarı hüzünle kaplı, üzerine ne vurursanız vurun ne koyarsanız koyun hüzün kokar. Hüzün yakışıyor bize. Çiçek resmi mi çiziyorsunuz hüzün fonu olur. Mutlu bir yüz mü hayal ettiniz arkası hüzündür. Gülüyor mu zannettiniz içim kan ağlıyordur. Tam bir tezat halidir yaşadığım.Tenakuzdur içimle dışım.Ağlarken gülenim.
- Hava buz gibi, arkadaşım, üşüyorum.
- Sevdadandır üşümüşlüğün hava bahanendir.
- Öyle mi düşünüyorsun?
- Evet,yanında olmayan şahanendir.
Gözlerin kördür bana karanlığını yaşıyorum. Güneşi çekip almışlar üzerimden de kalakalmışım karanlığın en dibinde bir başıma! Her taraf bu kadar mı katran kesilir yokluğunda, bu kadar mı zift olur? Her taraf simsiyah... Her anım milyon ah! Günahtır günah!
- Yağmur yağıyor.
-Gözyaşlarındır yağan, bulutlar ruhunu kaplamış kapkara, dolmuşsun bir sünger gibi, sağanağa dönmen normal.
- Sağılmayı bekliyor hüznüm; galon galon hüzün akar yüreğimden, hüzne gebe gecelerde gözyaşlarım akar sel sel, acılarım eser yel yel! Islanıyorum tepeden tırnağa, dıştan içe!
- Zarfta ne varsa mazrufta da o vardır. Sırılsıklam oluşun mecazidir, halin acının en veciz halidir. Bu yüzdendir acziyetin, bundandır eziyetin.Sabırdan başka yapacağın hiçbir şey yoktur.
Kimse durup da bakmıyor halime, silmiyor göz yaşlarımı, teselli etmiyor için için yanan yüreğimi, inlemelerimi duymuyor hiçbir kimse! Onu çıkarttılar hayatımdan geriye hiçbir şey kalmadı bende! Ben baştan ayağa O’ymuşum meğer. Oy oy oy....
- Bana neyin var diye soruyorlar ya, illet oluyorum. Senden başka neyim var? Sanki bilmiyorlar!
- İşte onsuzluğun sende yaratmış olduğu tahribatın büyüklüğünü kimse akıl edemiyor. O sende var tamam da sen onda var mısın? Mesele bu...
- Bilmiyorum. Kendim de bildiğim tek şey hala onu çok sevdiğim. Onun bunu bilip bilmediğini de bilmiyorum. Bana inanıp inanmadığını da! Beni sevip sevmediğini de!
- Söyleyecek hiçbir şey yok, her şey gayet net bir şekilde... Sen onda yoksun ve acayip de yalnızsın bence! Olsaydın eğer halin olur muydu böyle nice?
- Yalnızım, söylediklerinin bu kısmı doğru! Ama ben onda yokum kısmına katılmıyorum.
Keder alnıma yazılmış.İmtihanım hep hüzün üzerine. En başarılı, en usta, en aşina ve eş olduğum ders: hüzün...
- İçim ağrıyor ama!Yok mu bunun bir ilacı?
- Aşktandır aslanım aşktandır. Kara saplı bir bıçak gibi O’nun yokluğu saplanmıştır yüreğine, acıtan budur içini. İlaç olsa ne fayda? İçten içe yanıp söneceksin zamanla. Mecnun misali derdinin artması için dua et, derdin var diye de şükret!
- Dayanamıyorum ama!
- Dayanırsın hem de canın çıka çıka dayanırsın. Öle öle, ömrünü böle böle...
Zorluk çekmeyen nasıl bolluk bulsun değil mi? Dara düşmeyen genişliği nasıl bilsin! Rabbim sen bana dayanma gücü ver. Rabbinden bir şeyler istemeyi bilmeyen, ne aradığını nasıl bilsin. Rabbim, çalacak başka kapım da yok çarem de!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.