Hayat bazen sancılı da olsa yaşamak ne yüksek değere sahip olmalı ki, her şeye rağmen ve ölmemek için direniyor olsun insan oğlu…?
Ne kadar zayıf olduğunu idrak ettikçe de bunun bedelini kendinden daha zayıfa mal etmeyi üstünlük sayacak kadar basiretsiz….üstelik en uç katılıkta merhametsiz…
Elbette hayat dediğimiz dünyada geçirilen canlı süreç, bizim insan olabilme ya da olamama yolunda tercih için verilen sınav süresidir. Fakat yaratılış da ki fıtrat olsa gerek bu sınav süresi sonsuz yaşam süresi, haksızlıkların hak sayıldığı, ahlaksızlığın ise neredeyse tek ahlak sayıldığı bir müfterilik olarak yaşanıyor….
Zatı alii menfaatlerini bir bir yan yana getirene kadar mülayim ve kadirşinas olan ,beyefendi ve hanımefendiler… Menfaatlenmeleri bitince ana, baba, kardeş ve bilumum akrabalık bağlarını bir anda “benim kimseye eyvallahım yok” diyecek kadar alçalıp şerefsizleşiyor…Ve bu şerefsizlikten menfaatlenenler de aynı onursuzlukları savunup onur sayıyorlar….
Dün insanların merhametine çipa atan zavallılar gemisinin yolcuları…bu gün kendilerini kaptanı derya ilan edebilecek kadar yüzsüzleşebiliyorlar…Gelip insanı manen ve madden sömürmeyi kendine hak sayacak kadar da adileşiyor.
Evet…Mantıkları çok basit…Dün dündür…Sana yardım et diye yalvarmadım…Etmeseydin …diyebilecek kadar iğrenç ve nankör.. Eğer şeytana uyup onlar gibi davransan (maazallah) bu gün paramparça dağılmış olacaklar… Ne diyelim… Biz insan olarak nasıl davranacağımızı hamdolsun Rabbime ki biliyoruz…
Hoş sohbet olma şansları kat’a mümkün olamayacak ketumları izliyorum…Ezbere aldığı üç beş satır kopyala yapıştır edebiyatını kültür zannedecek kadar makro kültür sahipleri…! ve onlara yetişmek ulaşmak ise na mümkün…Yetişsek ne olur ki…? Göreceğimiz üç beş lağım kokulu geğirti… birazda bağırtı…Hiçbir zaman birey olamamış ve iyelik sorumluluklarından bir haber…Varsa yoksa sadece kendisi…”Elinden bir bok gelmeyenin dili bok küreğinden uzun olurmuş…” sözünü ispat edebilmek için varını yoğunu ortaya koyar…
Ve kesinlikle hiçbir konuda eksik değildirler..! Olma şansını da tanımaz kendilerine… Çünkü; anasının karnında her konuda istisnasız eğitim almış din ve ahlak abidesidir… İnandığı dinin ilk emri “Oku…!” olmasına rağmen okumadan ve en acısı anlamadan iman ettiğini zannedecek kadar aciz insandır…
Sadece ve sadece kendisi vardır….Gerisi yalandır…Onun çaldıkları hak…!? Ondan alınan talandır…
Mehmet TUTAR
22-12-2014