- 1443 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
SON AĞAÇ KESİLDİĞİNDE
Kaç gündür ,belki de kaç aylardır düşünüyorum.Aklımdan bir sürü gündem teşkil eden yığınla problem var.Hepsini bir kalemde mi yazayım yoksa konulara tek tek mi değineyim.Sonunda karar verdim .Her gün bir konuya parmak basmak lazım.Zira bir kalemde silip atmak o konuları çok da önemsemediğimi gösterir diye düşünüyorum.
Türkiye’nin gündemi hiç olmadığı kadar dolu!İstenmeyen bir sürü olay iç içe yaşanmakta.Böyle mi olmalıydı tabii ki hayır!Ancak siyasete girmek bu konulara dokunmak istemiyorum şu an. Her şey yine bu ülkenin idarecileri ile halkının arasında geçiyor.İleri demokratik ülkelerde devlet halk için vardır.Onun işlerini kolaylaştırır.Kendini idare etme yetkisini idarecisine yine halk verir."Nasılsanız öyle idare edilirsiniz"diyor hadiste.Bu yüzden çok bir şey söylemeyeceğim burada.
Ülkemde bir sürü sorun var.Beni en çok rahatsız edenlerden sıra ile başlayacağım.Çevre benim olmazsa olmazım.Katledilen ağaçlar,çirkin yapılaşma, estetikten uzak şehirleşme tabiri caizse sanki insanlar malı götürme derdinde.Ufacık bir alan bulsa hemen oraya bir bina dikme derdinde.Kimsenin doğayı koruma bir derdi yok gibi görünüyor.Ben mi yanılıyorum.İzmir Samsun bu ara yaşadığım iki ana şehir benim için .Bakıyorum İzmir’e sahil boyunca kentin meltem rüzgarlarını kesecek şekilde bir yapılaşma gerçekleşmiş.Bu yeni bir şey değil elbet.Halbuki taraca usulü bir yapılaşma gerçekleşmiş olsaydı, şehir hem estetik açıdan hem de nefes alma açısından refah ve güzel olacaktı.Yeni yapıya açılan yerlerde de korkunç bir yapılaşma görmekteyiz.Yeşil alanlar hızla tükenmekte.Kaçak yapılaşmalar ormanların içinde gerçekleşmekte.Nereden biliyorsunuz demeyin 3 yıl oldu Samsuna taşınalı.Karşımda Canik dağları ve güzel bir yeşil alan vardı .Şimdi bakıyorum hızla orman çevresi hatta iç kesimlere doğru ışıklandırma ve bina arttı.Planlama yapılsa da çok uyulduğu söylenemez.Yapılan sitelerin etrafına ağaç kimi dikiyor kimi dikmiyor oysa ekmek su kadar muhtacız ağaca.Özümüz gözümüz yeşil görmek istiyor.Ev,apartman site yapanlara da bol ağaç dikmesi zorunlu hale getirilmeli.Hatta her öğrenci,her asker,her memur senede bir kere ağaç dikmeli.bu konuda askeriyeden hatta iyi hal almış mahkumlardan yardım alınabilir.
Samsun’da ve İzmir de de güzellikler var elbet son yıllarda gerçekleşen.Örn: Kıyı şeridi hem doğu park hem batı park olarak açılmış.Çok da güzel olmuş.Emeği geçenleri kutlamak lazım. İzmir’de de Menderes hava limanından Menemene giderken açılan yeni yolda ağaçlandırma çalışmaları ve oraların koruma altına alınması güzeldi.Bizleri sevindiriyor bu tür çalışmalar.
Yapılan bir güzellik kim tarafından yapılırsa yapılsın güzeldir. ,Yapılanları görmek ve devamını beklemek hakkımız.Yapılan bir kötülük de -zeytin ağaçlarının kesilmesi gibi -insana ve ağaca yapılan en büyük zulümdür.Bunun da önüne geçecek olan çevre gönüllüleri ile bu milletin çocuklarıdır.Bunu da belirtmek gerek.
Her şeyi para ile ölçersek aldanırız.konuyu bir Kızıl dereli atasözü ile bitirmek istiyorum."Son ağaç kesildiğinde,son nehir zehirlendiğinde,son balık öldüğünde,paranın yenmediğini göreceksiniz."Saygılarımla Semiray
YORUMLAR
Sevgili dostum, vurguladığınız konu fazlasıyla hassasiyet gerektiriyor keşke her konuya ve her soruna insanca yaklaşsak. Ne kıymet biliyoruz ne değer veriyoruz.Bir çiçeğe dokunmaya kıyamaz iken insan nasıl oluyor da bu doğa katliamı yaşanıyor. Anlam veremediğim nice konudan biri ve bir o kadar yürek dağlayan. Bir avuç insan mı kaldık yoksa hassasiyeti ilke edinen...Saksıdaki çiçeğimize bile çocuğumuz gibi bakarken hiç mi insanın içi acımaz hele ki o zeytin ağaçları zeytinleri ile nasıl kesildi kökünden. Çiçekler, meyveler ağacın çocuğu gibidir Tanrı'nın bir hediyesi bizlere.
Çok güzel ve çok duyarlı bir anlatımla çok kişiye tercüman olduğunuza inanıyorum sevgili Semiray Hanım. Naif yüreğinize sağlık.
En içten sevgimle ve en derin saygılarımla değerli dostum. Var olun.