TÜRKÇE EĞİTİMİNDE KELİME HAZİNESİ
TÜRKÇE EĞİTİMİNDE KELİME HAZİNESİ
KÜBRA ALTUN (1)
İnsan iletişim için dili yaratmıştır. Her dilin yaşarlılığı, etkenliliği, edilgenliği vardır. İnsanın bireysel ve toplumsal gelişmesinde dil büyük öneme sahiptir.( 2) Dil, hem zihinsel gelişmenin göstergesi hem de anlamanın aracıdır. Bu tanım, dilin çocuğun bilişsel ve sosyal gelişiminde ne denli önemli bir yer kapsadığını açıkça ortaya koymaktadır. Dil aynı zamanda çocuğun sosyal beceriler edinmesinin ve bu becerileri kullanmasının da aracı ve ön koşuludur. Sosyal becerilerin başında gelen iletişim, bunu gerçekleştirecek araç olan dilin de gelişmesine bağlıdır. (3)
Dilin özelliklerinden birisi, düşünce ile iç içe olmasıdır. Düşünceler dil yardımıyla ortaya konarak başkalarına iletilir. Düşüncelerin gelişmesini sağlayan temel unsur, kelimelerdir. Kelime ve kavram zenginliği düşünme sürecinde akılcılığa ve düşünce zenginliğine işaret eder. (4) Dil olmadan söz, söz olmadan dil düşünülemez. Böyle olunca kelimelerin üzerinde kişinin egemenliği açıkça ortaya çıkar. Düşünce zenginliği kavram ve kelime zenginliğine bağlıdır.(5)
Kelimeler, aynı zamanda düşündürme aletidir. İşittiğimiz veya okuduğumuz bir kelime hafızamızın bir yerlerinde uyandırılmayı bekleyen bazı düşünceleri tetikleyebilir. Biz de kullandığımız kelimelerle başkalarının zihninde yeni düşünceler uyandırabiliriz. Bir kişinin, birikimini bize anlatabilmesi için aktif hâle getirilmiş bir kelime servetine ihtiyacı vardır. Paylaşılmayan birikimin ise, toplumsal açıdan hiçbir değeri yoktur. Yani sizin bilginiz benim anlayabildiğim kadardır veya siz, kendinizi bana anlatabildiğiniz kadar bilgilisiniz. Bunu çok bilinen bir sözle ifade etmek istiyorum: “Denizin ikimize ait olması bir şey ifade etmez. Çünkü onu paylaşacak kabımız yok!” Şu hâlde iletişim zenginliği kelime zenginliğine bağlıdır. Bu nedenle eğitim öğretimin her kademesinde, geçici veya daimi, her programa kişisel kelime servetini artırmaya yönelik açık ve anlaşılır hedefler koymak zorundayız.(6)
1 ) Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesi ve Kelime Öğretimi
İnsanların ilk öğrendikleri dil, ana dilleridir. Dil gibi karmaşık bir sistem, birey tarafından kendi kendine ve hızla geliştirilmektedir. Özbay , okul öncesi çocuklarının kelime hazinesinde yer alan kelimelerin hem sayı hem tür bakımından çeşitliliğinin oldukça fazla olduğunu ifade etmektedir. 6 yaşından itibaren çocuğun sahip olduğu dil, okulda belli bir program ve plan doğrultusunda geliştirilir. Çocuğun sahip olduğu dilin zenginleştirilmesinde “kelime öğretimi”nin önemi oldukça fazladır denilebilir. (7)
Kelime öğretiminde düşünülmesi gereken ilk nokta, hangi kelimelerin öğretileceğidir. Bu sorunun cevabı; “Öğrencilerin günlük hayatta karşılaşabilecekleri ve asıl önemlisi, kendi düşüncelerini, duygularını, dileklerini yaş ve düzeylerine göre ayrıntıları ile incelikleri ile anlatabilmelerinde işe yarayacak, kullanacakları kelimeler, kelime grupları, deyimler, terimler vb. olmalıdır.” şeklinde olabilir. Bunun için de öğrencilerin o yaş düzeyine göre kelime hazinelerinin bilinmesi gerekmektedir. Okullarda hangi yaş grubundaki çocuğa hangi kelimelerin öğretileceği ve bu kelimelerin sayısının ne olacağı tam olarak tespit edilmemiştir. Günümüzde Türkçe için belirli yaşlardaki çocukların kelime hazinesinin ne olduğu, bunların hangilerinin aktif, hangilerinin pasif kelime hazinesini kapsadığı konusunda yapılan çalışma sayısı oldukça sınırlıdır.(8)
Öğrencinin kelime servetini artırmaya yönelik etkinliğin öğrenciye kelime kazandırma ve kazandığı kelimeyi kullanmasını sağlama amaçlarına yönelik olarak ayrı ayrı uygulanması gerekir. Öğrenci bir kelimeyi kendi cümlesi içinde kullanıp onun dinleyici üzerindeki etkisini görmeden, hissetmeden o kelimeyi öğrenemez.(9)
Okullarda kelime öğretimi, Türkçe derslerinde sistemli bir şekilde yapılmaktadır. Türkçenin ana dili olarak öğretiminde amaç, dil becerilerini geliştirmektir. Bireylerin bu becerilerinin geliştirilmesiyle hem anlamaları hem de duygularını ve düşüncelerini tam ve doğru olarak anlatmaları sağlanmaktadır.(10) Bu beceriler, bir bütün olarak ele alınmalıdır. Kelime öğretimi de bu bütünün bir parçasıdır. Çünkü anlama becerisindeki gelişme, kelime hazinesini zenginleştirerek öğrencinin anlatma becerisini de olumlu yönde etkileyecektir. (11) Karatay , bu noktayı, “Dil becerilerinin bireye kazandırılması ve bireyin bu becerileri aktif olarak kullanabilmesi, edinilmiş zengin kelime hazinesine bağlıdır.” ifadesi ile vurgulamaktadır.(12)
Korkmaz, kelime hazinesini; “Bir dilin bütün kelimeleri; bir kişinin veya bir topluluğun söz dağarcığında yer alan kelimeler toplamı.” şeklinde tanımlamaktadır. (13)
Bir dilin sözcük hazinesini içeren öğeleri; temel söz varlığı, yabancı sözcükler, deyimler, atasözleri, ilişki sözleri, kalıplaşmış sözler, terimler, çeviri sözcükler başlıkları altında inceleyebiliriz.Türkçenin söz varlığının niteliklerini ise şöyle özetlenebilir:
’1. Türkçenin yapısından gelen güçlü türetme ve birleştirme yeteneği, ona somut ve soyut, çeşitli kavramları kolaylıkla oluşturma, ayrıntılara inen bir kavramlaştırma gücü vermiştir.
2. Türkler, değişik toplumlarla kurdukları ilişkiler sırasında yabancı etkiye büyük ölçüde kalıplarını açmış, çoğu zaman yabancı öğeleri kendi öz sözcüklerine yeğlemişlerdir. Bunun sonucunda birçok yerli öğenin kaybolup unutularak yabancılarının yerleştiği görülmüştür.
3. Kavramlaştırma sırasında Türkçe en çok somut nesnelere, doğaya dayanmakta, böylece kavramları daha canlı olarak dile getirmektedir.
4. Türkçede ikilemelerin kullanılışı, anlatıma güç veren bir yol olarak çok yaygındır. Bu nitelik ona, tek tek sözcüklerin yanı sıra ayrı bir ‘kalıplaşmış öğelerden oluşmuş söz varlığı’ kazandırmıştır.
Eş anlamlılar ile kurulmuş ikilemelerin unutulan öğeleri ikilemelerde yaşamlarını sürdürmektedir.
5. Daha Köktürkçe döneminde Türkçe sözcüklerin geniş birçok anlamlılık gösterdikleri göze çarpmakta, bu durum, dilin bir yazı dili olarak çok daha eskilere uzandığına tanıklık etmektedir.
6. En eski belgelerde bile eş anlamlıları sayıca çokluğu dikkati çekmekte, asıl ilginç olan, bunların bir bölümünü, birbirine anlamca çok yakın eş anlamlılar oluşturmaktadır.
7. Bugün Türkiye Türkçesi yazı dilinde unutulmuş, yitirilmiş birçok öğe–başka dillerde de görüldüğü gibi- Türkçenin değişik lehçelerinde ve bugünkü Anadolu ağızlarında yaşamlarını sürdürmektedir.”(14)
Yukarıdaki bilgiler ışığında yani somut sözcüklerden soyuta; Türkçe kökenli sözcüklerden, alıntı sözcüklere; temel ve yan anlamdan deyim, terim, mecaz vb anlamlı sözcüklere doğru bir geçişle kelime öğretimi yapılması gerektiğini söyleyebiliriz. Ayrıca bir kavramı karşılayan sözcük ne kadar kısa, kolay öğrenilir ve pratik ise dilde tutulma olasılığının o kadar yüksek olduğu unutulmamalıdır.(15)
Ana dilini koruma, geliştirme ve onun imkânlarından yararlanma; ancak bütün özelliklerini bilmekle, onu bütün incelikleriyle işletmekle mümkün olabilir. Bu nedenle “ana dili bilinci” ve “ana dili eğitimi-öğretimi” gibi konularda çözüm bekleyen pek çok sorun bulunmaktadır.(16)
2 ) Türkçenin Söz Varlığı, Kelime Hazinesi ve Temel Seviyede Kullanılacak Sözcük Dağarcığı
TDK sözlüğünde, kelime serveti “söz varlığı” maddesinde “Bir dildeki sözlerin bütünü, söz hazinesi, söz dağarcığı, sözcük hazinesi, vokabüler, kelime hazinesi” biçiminde tarif edilmektedir . Söz dağarcığı ise “Bir dilde kullanılan veya bir kimsenin bildiği, kullandığı sözlerin bütünü, söz varlığı, vokabüler, kelime haznesi” biçiminde tarif edilmektedir. (17) Görüldüğü gibi sözlüğümüzde “bir kişinin bildiği kelimeler” (kişisel kelime serveti) ile “bir dildeki bütün kelimeler” (milli kelime serveti) birbirinden çok farklı durumlar olmasına rağmen aynı terimle ifade edilmiştir. Çünkü biz “temel söz varlığı kavramı”ndan yeni yeni söz etmekteyiz. (18) Konuyla ilgili yeni çalışmalarda bu durumlar farklı terimlerle karşılanmaktadır: Bir kişinin, konuşmalarında ve yazılarında anlamını bilerek kullandığı kelimelerin toplamına “aktif kelime serveti”; kişinin okuduğu ve işittiği zaman anlamını çıkarabildiği; ama kendi cümlelerinde kullanamadığı kelimelerin toplamına ise “pasif kelime serveti” denmektedir. (19) “Pasif (edilgen) dil,bireyin dinlerken, okurken anladığı, anlamını bildiği kelimelerden, aktif (etkin) dil ise bireyin konuşma eylemlerine yansıyan kelimelerden oluşur.” Kişinin aktif kelime serveti ile pasif kelime serveti arasındaki fark büyükse eğitiminde büyük sorun var demektir; çünkü bu durum (20) Karşımızda okuduğunu anlamayan, düşündüğünü anlatamayan, kendini yetersiz bulan ve öz güvenden yoksun; bu nedenle konuşmayan, yazmayan, tartışmak, eleştirmek ve araştırmak yerine demokratik haklarından vazgeçen bir kuşak olduğu ileri sürülebilir. İlköğretim birinci kademe öğrencilerinin okudukları 100 kelimelik bir metnin 70 kelimesini, lise öğrencilerinin 50 kelimesini, üniversite öğrencilerinin ise 35 kelimesini anlayamayıp ikinci kez okudukları anlaşılmıştır.(21)
Türkçe eğitiminde temel dil becerilerinin kazandırılması hedeflenmektedir. Ancak bu becerilerin kazandırılabilmesi için öncelikle bazı ön koşul edinim ve öğrenmelere ihtiyaç vardır. Bunlardan birisi de kelime bilgisinin geliştirilmesidir.(22)
Kelime hazinesi, bireyin öğrenme yaşantısı sonucunda bellekte depolanan birikimi ifade etmektedir. Bu birikimi en verimli şekilde artırma ve kullanmayı sağlayacak ortam, Türkçe dersleridir. Bu derste kelime hazinesini zenginleştirme çalışmaları ile öğrencinin hem dili iyi kullanması hem de düşünce dünyasını geliştirmesi sağlanır.(23)
Türkçe Dersi Öğretim Programında (1-5. Sınıflar) bu konu ile ilgili olarak “Okuma sürecinde öğrencinin kelimeleri tanıması oldukça önemlidir. Kelime tanıma; öğrencinin zihinsel sözlüğünü kullanarak kelimenin anlamını belirlemesi sonucu gerçekleşmektedir. Kelimenin anlamı belirlenirken ön bilgiler kullanılmaktadır. Kelimelerin doğru tanınmaması; cümlelerin, paragrafların ve giderek bütün metnin yanlış anlaşılmasına neden olmaktadır. Bu nedenle kelime çalışmalarına gereken önem verilmeli ve öğrencilerin söz varlığı geliştirilmelidir”(24) ifadeleri yer almaktadır.
Demirel, öğretilecek kelimelerin belirlenmesinde, kullanım sıklığı olan ve öğrencilerin ilgi duydukları alanlara dönük seçilmiş kelimelerin belirlenmesinin bir ölçüt kabul edilebileceğini ifade etmektedir. Ediger de ; çocuğun gelişim düzeyi ile uyumlu, öğrenciyi motive edecek, onun ihtiyaçlarına uygun kelimelerin öğretilmesi gerektiğini dile getirmektedir. (25)SONUÇ
Dil hem zihinsel gelişmenin göstergesi hem de anlamanın aracıdır. Zihnimizdeki düşüncelerimizi dil yardımıyla başkalarına iletiriz ve bu iletişimde düşüncelerimizin gelişmesini sağlayan temel unsur kelimelerdir. Kelimeler düşündürme aletidir. Bundan dolayı zihnimizde uyandırılmayı bekleyen düşünceleri harekete geçirir. Zihnimizde aktif olmayan düşünceler toplumsal açıdan hiçbir öneme sahip değildir. Düşünceleri aktif hale getirmek için geniş bir kelime hazinesine ihtiyacımız vardır.
Okul çağındaki çocukların kelime hazinesi daha fazladır. Çocukların sahip olduğu dil okulda belli bir plan ve program dahilinde geliştirilir. Çocuğun dilinin gelişmesinde "kelime öğretimi" nin önemi fazladır. Kelime öğretiminde ilk nokta hangi kelimelerin öğretileceğidir. Çocukların kelime öğretimi yaş düzeylerine göre belirlenmektedir. Okullarda bu durum göz ardı edilmiş ve çocuğun hangi yaşta ne kadar kelime öğreneceği tam olarak tespit edilmemiştir. Bu sebeple çocuğun dil becerisi gelişmemiştir. Dil becerilerini geliştirmek için kelime öğretimine önem verilmelidir. Dil becerilerinin bireye kazandırılması ve birey tarafından aktif olarak kullanılabilmesi zengin kelime hazinesine bağlıdır.
TDK kelime hazinesinin geliştirilmesi için yeni çalışmalar yapmaktadır. Bu çalışmalarda "aktif kelime serveti" ve "pasif kelime serveti" adında farklı kavramlar ortaya çıkmıştır. Pasif dil, bireyin dinlerken okurken anladığı, anlamını bildiği kelimelerden ,aktif dil ise bireyin konuşma eylemlerine yansıyan kelimelerden oluşur. Kişinin aktif kelime serveti ile pasif kelime serveti arasındaki fark büyükse eğitimde ciddi sorunlar var demektir. Çünkü bu durum karşımıza okuduğunu anlamayan, anladığını anlatmayan, kendini yetersiz bulan ve öz güvenden yoksun; bu nedenle konuşmayan, yazmayan, tartışmak, eleştirmek ve araştırmak yerine bütün haklarından vazgeçen bir nesil ileri sürülebilir.
Bu sebeple Türkçe eğitiminde temel dil becerilerinin kazandırılması hedeflenmekte ve bu hedefle kelime hazinesi geliştirilmektedir. Kelime hazinesi bireyin öğrenme yaşantısı sonuçu bellekte depolanan birikimdir. Bu birikimin artmasını ve kullanılmasını sağlayacak ortam Türkçe dersleridir. Bu ders öğrencinin kelime hazinesini zenginleştirmek, dili iyi kullanmak ve düşünce dünyasını geliştirmeyi sağlar. Öğrenci Türkçe dersiyle kelimeleri tanır kendisine uygun olan kelimeleri öğrenir ve gerektiğinde bu kelimeleri kullanır. Bundan dolayı Türkçe eğitiminde kelime hazinesinin önemi büyüktür. DİPNOT
1)Celal Bayar Üniversitesi , Eğitim Fakültesi, Türkçe Eğitimi Bölümü
2)Prof.Dr. İsmail Haluk Gökçora, ’Bilim Dili Olarak Türkçe’, Üniversite ve Toplum Dergisi, Haziran 2004, Cilt 4, Sayı: 2, s.1
3) Prof. Dr. Murat ÖZBAY ve Arş. Gör. Deniz MELANLIOĞLU,’Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi’, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi. Haziran 2008. Cilt:V, Sayı:I, 30-45
4) Prof. Dr. Yusuf Budak, ’Sözcük Öğretimi ve Sözlüğün İşlevi’, Dil Dergisi, 2000, S. 92,s.19-26
5)Doç. Dr. Fatma Açık, ’TEMEL TÜRKÇE (A 1/ A 2) İÇİN SÖZ DAĞARCIĞI TESPİT DENEMESİ’, Abdurahman Güzel için Armağan Kitabı, Akçağ Yayınları. 2013
6)Doç. Dr. Celal Demir, ’Türkçe / Edebiyat Eğitimi ve Kişisel Kelime Serveti’, Milli Eğitim, 2006, S.169, s.207-225
7)Prof. Dr. Murat ÖZBAY ve Arş. Gör. Deniz MELANLIOĞLU,’Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi’, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi. Haziran 2008. Cilt:V, Sayı:I, 30-45
8)Prof. Dr. Murat ÖZBAY ve Arş. Gör. Deniz MELANLIOĞLU,’Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi’, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi. Haziran 2008. Cilt:V, Sayı:I, 30-45
9)Doç. Dr. Celal Demir, ’Türkçe / Edebiyat Eğitimi ve Kişisel Kelime Serveti’, Milli Eğitim, 2006, S.169, s.207-225
10) C. KAVCAR, F. OĞUZKAN, S. SEVER , "Türkçe Öğretimi", Ankara: Engin Yayınları, 1995
11)S. SEVER, "Türkçe Öğretimi ve Tam Öğrenme", Ankara: Anı Yayıncılık. 2000
12)H. KARATAY, " Kelime Öğretimi", Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2007, S. 27 (1).
13)Z. KORKMAZ, " Gramer Terimleri Sözlüğü", TDK Yayınları, Ankara 1992
14)Doğan AKSAN, "Türkçenin Söz Varlığı", Engin Yayınevi, Ankara 1996, s. 43-44
15)Doç. Dr. Fatma Açık, ’TEMEL TÜRKÇE (A 1/ A 2) İÇİN SÖZ DAĞARCIĞI TESPİT DENEMESİ’, Abdurahman Güzel için Armağan Kitabı, Akçağ Yayınları. 2013
16)Celal Demir ve Mehmet Yapıcı,’Ana Dili Olarak Türkçenin Öğretimi ve Sorunları’, Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: IX, Sayı: 2, Aralık 2007
17)Türkçe Sözlük , TDK Yayını, Ankara 2005
18)Doğan AKSAN, "Her Yönüyle Dil / Ana Çizgileriyle Dilbilim", TDK Yay., Ankara 1998, s.17
19)İdris KARAKUŞ, "Türkçe Türk Dili ve Edebiyatı Öğretimi ", Sistem Ofset Yayınları, Ankara 2000, s.128-129
20)Doç. Dr. Celal Demir, ’Türkçe / Edebiyat Eğitimi ve Kişisel Kelime Serveti’, Milli Eğitim, 2006, S.169, s.207-225
21)Celal Demir ve Mehmet Yapıcı,’Ana Dili Olarak Türkçenin Öğretimi ve Sorunları’, Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: IX, Sayı: 2, Aralık 2007
22)Prof. Dr. Yusuf Budak, ’Sözcük Öğretimi ve Sözlüğün İşlevi’, Dil Dergisi, 2000, S. 92,s.19-26
23)Prof. Dr. Murat ÖZBAY ve Arş. Gör. Deniz MELANLIOĞLU,’Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi’, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi. Haziran 2008. Cilt:V, Sayı:I, 30-45
24)MEB, "İlköğretim 1-5. sınıf programları tanıtım el kitabı", Ders Kitapları Müdürlüğü Basım Evi ,Ankara 2005
25)Prof. Dr. Murat ÖZBAY ve Arş. Gör. Deniz MELANLIOĞLU,’Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi’, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi. Haziran 2008. Cilt:V, Sayı:I, 30-45
KAYNAKÇA
KOÇ, Ali (2012), Türkçenin Kelime Hazinesi, Ahmetler. Net. < www.ahmetler.net/index.php?option=com_content&view=article&id=1242:turkcenin-kelime-hazinesi&catid=56:ali-koc&Itemid=124 >, (ET: 11.12.2014)
AÇIK, Fatma ( 2013), Temel Türkçe (A 1/ A 2) İçin SözDağarcığı Tespit Denemesi, Abdurahman Güzel için Armağan Kitabı, Akçağ Yayınları, <turkoloji.cu.edu.tr/pdf/fatma_acil_temel_turkce_soz_dagarcigi.pdf> (ET: 11.12.2014)
AKYÜZ ,ARU Sıdıka ve İhsan Seyit ERTEM ( 2014), ’Türkçe Ders Kitaplarında Kelime Hazinesini Geliştirmeye Yönelik Planlamanın İncelenmesi, Turkish Studies, ANKARA- TURKEY
DEMİR ,Celal ve YAPICI, Mehmet (2007), Ana Dili Olarak Türkçenin Öğretimi ve Sorunları , Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: IX, Sayı: 2,
GÖKÇORA, İsmail Haluk ( 2004), Bilim Dili Olarak Türkçe, Üniversite ve Toplum Dergisi, Cilt 4, Sayı: 2,
DEMİR, Celal (2006), Türkçe / Edebiyat Eğitimi ve Kişisel Kelime Serveti, Milli Eğitim, S.169
ÖZBAY , Murat ve MELANLIOĞLU, Deniz (2008) ,Türkçe Eğitiminde Kelime Hazinesinin Önemi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt:V, Sayı:I
ÇELEBİ, Mustafa Durmuş (2006), Türkiye’de Anadili Eğitimi ve Yabancı Dil Öğretimi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı : 21 Yıl : 2
BUDAK, Yusuf (2000), Sözcük Öğretimi ve Sözlüğün İşlevi, Dil Dergisi, S. 92
MEB. (2005), İlköğretim 1-5. sınıf programları tanıtım el kitabı, Ankara: Ders Kitapları Müdürlüğü Basım Evi
Türkçe Sözlük (2005). TDK Yayını, Ankara.
KAVCAR, C., OĞUZKAN, F., SEVER, S. (1995). Türkçe Öğretimi. Ankara: Engin Yayınları.
SEVER, S. (2000). Türkçe Öğretimi ve Tam Öğrenme. Ankara: Anı Yayıncılık.
KARATAY, H. (2007). Kelime Öğretimi. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi. 27 (1).
AKSAN, Doğan ,(1998). Her Yönüyle Dil / Ana Çizgileriyle Dilbilim,TDK Yay., Ankara
KARAKUŞ, İdris, (2000), Türkçe Türk Dili ve Edebiyatı Öğretimi , Sistem Ofset Yayınları, Ankara
KORKMAZ, Zeynep,(1992), Gramer Terimleri Sözlüğü , TDK Yayınları, Ankara
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.