TABUTA ÇAKILAN ALTIN ÇİVİ

• 8 Aralık 2014 Pazartesi 14:05:00

“Sultan Süleymana kalmayan dünya…” başlayan cümlerin satır aralarında hep bir sitem, hep bir beddua gizlidir sanki.
Buradaki Sultan Süleyman Kanuni Sultan Süleyman değil aynı zaman da şimdiki İsrail Bayrağı’nda bulunan mührün 6 köşeli yıldızı resmi yazılarında mühür olarak kullanan kral peygamber olan Hazreti Süleymandır.
Velilerin kerameti, peygamberlerin mucizeleri olur ya.. Hazreti Süleyman’ında pek çok mucizesi vardır. Kuşlarla konuşması, tahtının havada uçması bu sayede Süleymanın dünyayı havâdan seyretmesi gibi..
Ziya Paşa Terkib-i Bend’inde bu duruma işaret ederek. Her türlü saltanatın o kadar da büyütülecek bir şey olmadığına dikkat çeker:
Seyretti hava üzre denir taht-ı Süleyman,
Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde
diyerek.
Zorbalar, müstebitler kendi devranlarını daim sanırlar. Tabii ki bu bir yanılgıdır. Zorbaların hayat algısı zaten oldum olası bir yanılgıdır. Debdebe ve saltanat ne insani bir yönetimdir, ne de islâmi bir yönetimdir.
Saltanat doğası gereği israfa yönelik baskıcı, kokuşmaya en yatkın bir rejimdir. Çünkü saltanat halkın rızasını aramaz ve rızasız lokma yemenin vebalini sorgulamaz.

Akşamın köründe çivi imalâtı yapan dükkânın kapısı çalınır. Gelen saraydan bir yetkilidir. Talimatı kesindir:
-Usta, aç kulağını dinle beni. Yarın sabaha kadar işi gücü bırakıp 50 adet altın çivi imal edeceksin. Çünkü padişahımız efendimiz çivileri altın bir ayakkabı giymeyi arzu ediyor.
Unutma, üşenme, erteleme sabah ezanından sonra çiviler dükkânından alınacak. Eğer eksik yaparsan, kaç çivi yapabildi ise hepsini kafana kaçarım bilmiş ol der.
Usta:
-Emrin başım üstüne efendim. Ancak 50 çivi sabaha kadar yetişmez ki. Sabaha kadar en fazla yapılsa yapılsa 15 çivi imal edilebilir der.
Yetkili:
Ben anlamam emir kesindir der.
Dükkanı hışımla terk eder.
Zavallı usta, kan ter içinde ha bire altın çivi imalâtı için sabaha kadar çalışır.
Sabah ezanından sonra kapı yumruklanır. Usta korku ve telaş içindedir.Yetkili nefes nefese:
-Çiviler hazır mı? Ver hepsini ver ver der.
-Usta:
Maalesef efendim çok çalıştım, çok özendim ama ancak 12 çivi yapabildim der.
Yetkili:
-Ver bekletme beni, padişah efendimiz öldü. Çiviler tabutuna çakılacak der.