- 2484 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DAVUT MEMİŞ AŞAĞI SÜLMENLİ KÖYÜNDE SIĞIR ÇOBANI....OĞLU İSE A...AĞANIN GIZINA AŞIK...
Sığır çobanı olmak çok zor bizim elde,sığrlar köye gelirken ve köyden çıkarken ince toz bulutu içinde kalır çoban....yüzü gözü,üstü başı toz toprak içinde kalır,bağıra bağıra sesi kısılır,davar sürüsü çobanı o kadar zorlanmaz....
Yıl 1976 Davut Memiş Aşağı sülmenli köyünde sığır çobanı durmuş,az uz değil tam 600 ineğin kahrını çekecek,her babayiğidin karı değil,köye yorgun geldiğinde ise tuzlu içme suyu ile karnı şişecek,sonra yorgun yorgun,düşkten,Hasan ali dedenin mezarının aradan dere boyu ektire çıkacak....
Aşağı sülmenlinin arazisi zırman güneye uzanır,ben Zırman güneyde harmanın etrafını toplamak için şafak vakti,yola düştüğümde ,aşağı sülmenlinin şeh ismalin bahçalarını geçmişti sığır sürüsü,ince toz bulutu,mohramam ovasına doğru bulut gibi akıp gidiyordu,ben harmana vardığımda,boz tepenin çukur yerde Davut Memişin,ince tok sesi duyuluyordu...Oha gel oğhaa gel diye ,oğhaaa gel diye bas bas bağrıyor,arasıra...yerden ufak taş alıp ineklere savruyordu,elinde meşeden bir değnek,arasıra ineklerin bacaklarına çarpıyordu,
Ben harmanın etrafını toplayıp ,dil altını yemek için harmanın gölgesine oturduğumda,güneş iki masta boyu yükselmişti...Davut memişin sığır sürüsü ise,ha bire,ekin biçilen yerlerdeki yeşil ayrık kömelerine koşuşturup,garibimi eyice yormuştu,su içmek için yanıma doğru yahlaştığı belliydi....
Sığırın etrafını gezip toplamıştı koca sürüyü,Davut memişin sohbeti hoştur,yanıma yaklaşınca ayağa kaltım,Davut amca diye seslendim,gel su iç ekmek ye dedim,ekmeği neydecem soğuk suyun varmı dedi,yüzünde ter,ikide bir yüzünü oğuşturup gelen mucuklardan korunmaya çalışıyordu,ben bakır tasa suyu doldurdum,bir iki adım kendisine doğru gedip suyu verince vermemle içmesi bir oldu....
Ne var ne yoh dedim beni çok severdi,hoş beşten sonra,harmanın gölgesinde biraz soluklandı....Gahve rengi çeketi,elinde meşe deyneği,angara lastiğine dolan toprakları döktü,paçalarındaki bıtrakları temizlrken,neydiysin oğlun sadığı evermiymisin...dediğimde gözlerinin içi güldü....everecem dedi....kimi isteyecen varmı eyel münasip bir dediğimde....nebleğem valla var dedi....köydenmi dediğmde başını salladı heee köyden dedi...kim dedim....gülümsedi.
A..Ağanın gızı dedi....pekey verirlermi adı üstünde ağa dedim...valla gedip isteyecem dedi....kız sadığı beğenmişmi dediğimde....valla nebleğem...Sadığın söğlediğine göre...öpmesi,sıhması yerindeymiş deyince....beni bir gülmek tuttu....çok hoşuma getti bu lafı...günlerce güldüm.:)))))))))). şimdi ki aşkları düşündüm...mütasyona uğramış sabnki...eskiden gülmek,konuşmk öpmek aşkların en güzeli en ateşlisiyken...şimdiki gibi ev alma,şunu bunu alma pazarlığı yoktu...o günlerdeki aşka öpmelere sıhmalara doğal aşk diyelim....affınıza sığınırım...dediği gibi yazmayınca...yavan ekmek gibi oluyor...
Ne güzel insanlar vardı,kalpleri temiz,saf,dilleri tatlı ,Davut memiş ve Ektirden tüm hakka yürüyen büyüklerimize rahmet,yaşayanlara sağlıklı uzun ömürler dilerim...Ektiri ve insanlarını seviyoruz....hepinize saygı ve sevgiler....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.