- 770 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İstanbuld a Dün gece Bu sabah
Akşam bizde selimle yemeğe gittik Selim doktor selim ilkokuldan beri arkadaşım dostum o kankam der ben sevmem kankamı ev arkadaşım o doktor ben mühendis evde 2 adam düşünün ve evi haftada 2 gün toplayan emine ablayı neyse ofisten geç çıktım selimle buluştuk çıkışta istiklale uğradık Selim illa çiçek pasajına mahmut abiye uğrayalım dedi şimdi girsek masaya otursak sabahlarız hele birde akerduyoncu varsa başıma kalır yok dedim araba karaköyde kalmış istiklalden ara sokaklardan galataya yürüdük galata kulesi etrafı yabancılar turistler bu mevsimde Aralık ayında İstanbulda ara sokaklarda çok kalabalık epeydir gelmemiştim galatanın ara sokaklarına bu saat akşam 22,00 ne kadar kalabalık cafeler barlar hep arabayla caddededen geçerdim iyti oldu italyan 2 turist çok ingilizceleri yok anlatamıyorlar dertlerini otellerini bulamıyorlar İtalyanca onları otellerini bulmalarına yolu tarif ettik galata köprüsünü yürüdük karaköye indik akşam saat 22 hala balık tutuyorlar köprüde satıcılar eminönüne geldik galata köprüsünü yürüyerek geçerek en son 2008 de yürümüştüm burayı özlemişim manzara harika yağmur yok soğuk acaip ellerim dondu paltomun yakalarını kaldırdım ceket kravat içim zayıf kaldı galatanın gece soğuğuna muhteşem bir balık ekmek kokusu karnım tok ama nasıl kokuyor yanında turşu sucu içeçeğim dedim selim sağlıksız sokak satıcısı kaynanam gibi dr ya ,vır vır ben bir bardak içtim o 2 bardak içti güldüm hani sağlıksızdı ama güzel be dedi..araba kaldı geride hadi Sultanamete çıkalım çemberlitaşta yavuzda odun ateşi külünde yapılmış Türk kahvesi içelim gittik içtik erkek erkeğe çıkıyoruz ne laf yedik ben utandım sirkeci Sultanahmet yokuşunu çıkarken erkekler laf atar bildiğim kızlara biz çok laf yedik Yavuz bizim memlekette kiracımızdı Annesi suna teyze çok emeği vardı bize elime doğdu derler ya oturduk yer minderlerine otantik yapmışlar yer minderi falan hiç de oturamam yere bağdaş kuramam dizlerimin üzerine oturamam bana küçük bir sandelye getirdiler ufacık yerle bir ondada rahat edemedim ya ses çıkarmadım kahveler geldi yavuz bunu harika yapıyor esperaso jakop içmekten bu kokuyu unutmuşum saat 24 oldu kalk dedim selime gidelim yarın sabah toplantım var ooo beyfendi nargileyi de getirmiş çık dedim çık benim yanımda içemezsin dışarı çıktık teras gibi buz gibi İstanbul çıkmaz olaydım selim nargileden çekerken gitar önüme geldi ah yavuz ah selimle iş birliği yapmışlar bunlar küçükken hiç anlaşamazdı ilk okulda biz yavuzu maça almazdık o küserdi selimle 3 yıl ilk okulda dargın kalmışlardı yarım saat tıngırdattım 30 sene evvel çaldığım feeling le başlayınca
Birds flying high you know how I feel
Yüksekten uçan kuşlar nasıl hissettiğimi siz biliyorsunuz
Sun in the sky you know how I feel
Gökyüzündeki güneş nasıl hissettiğimi sen biliyorsun
Reeds driftin’ on by you know how I feel
Sürüklenen kamışlar nasıl hissettiğimi siz biliyorsunuz
It’s a new dawn
Bu yeni bir şafak
It’s a new day
Bu yeni bir gün
It’s a new life
Bu yeni bir hayat
For me
Benim için
And I’m feeling good
Ve iyi hissediyorum ve…devamı………
01,15 de kalktık inan aklımda hep sen vardın sanki buraları senle yürüdüm yanımdaydın selim habire konuşuyordu vır vır ana hep hııı ,evet anladım diyordum alışkın ben mod kapalı oldumu böyle yaparım eve geldik çok sıcak TV açtık number of one şarkılar harika eşeorfmanları çektik meyve hazırlamış bu saatte muz elma portakal üstüne ballı karabiberli bir sos yapmış yuhhh ben yemem dedim saat geç oğlum git yat yalnız bırak dedim niyeti yok uyumaya ben girdim odama sarıldım yastığıma uyandım sabah 7,20 ter içinde kalmışım ne sıcak olmuş yastık sırılsıklam öptüm yastığı sen diye kalktım duş aldım traş oldum giyindim çıkarken dr bozountusuna baktım öküz ayısı (ben ona öyle derim )bir insanın odası böyle kokarmı leş gibi aman dedim a canına okur bugün temizlik günü dedim kapısını kapatıp çıktım Bir oda akşam tertemiz sabah böyle nasıl kokar hiç anlamıyorum adam nefes kokuları parfümler ağız losyonları bir sürü kullanır her gün duş alır ama öküz ayısı işte Arabayı almadım ev Beşiktaşda iş Beşiktaş da olunca yürüme 20 dakika arabayla gitsem yıldız bir düşersem bu saay 1 saatte dönemem yürüdüm Beşiktaş çarsı balıkçılar çarşısı yumurcak sineması birden kırdım sahile vapur iskelesine millet koşturuyor işte alınmayan gazetelerden aldım bir cafeye oturdum bir çay söyledim demli olsun dedim yağmur başladı saçlarım islanacak daha demin duş aldım kuruttum aman be dedim çayımı içtim gazetelere bakamadım sonra ağzımı açtım yağmuru yutmaya çalıştım yuttum yürürken yağmurla yutmacılık oynayarak ofise geldim ciddi sert poster suratımı takındım odama çıktım 3 ü bir yerde kahvem geldi kimse gelmesin rapor okuyacağım dedim rapor bu sana yazıyorum seni hep özlüyorum
Çok hızlı yazdığım için imla bozuk cümleler düşük Özür dilerim sadece duygularımı ve yaşadıklarımı paylaştım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.