Yaşamanın kuralları anlatılır her yerde.
Oysa; kimse dört dörtlük yaşayamaz. Ya hiç bitmeyen yalnızlığımız vardır; ya da küçük küçük olup daha sonra devleşen acılar...
Bazıları içimizi kemirir, bitirir. Dayanmaya çalışırız. Yaşamanın gerektirdiği kurallar uyulmasa da olur o an. Nasıl olsa biraz geç kalsak bile başaracağımıza inanırız. Bazen hayallerimize darılırız. O zaman ümitler kaybolur. Tekrar içimizde yanıp tutuşan aşklarda buluruz kendimizi. Yeni hayallerin limanında buluruz kendimizi. Her zaman kazanamayız ya; gün gelir yeniliriz. Yenilmek de acı verir. Bazı hesapların peşinde koşarız. Ama bunların hepsi gereksiz değil midir?
Niçin hesap soruyoruz?
Başına karar veremediğimiz ve sonu belli olmayan bir ömür var şuracıkta. En güzel şeylerin gölgesinde bir şeylerle koşuşturmaktansa neden gün ışığına çıkmayı denemeyiz? Korkaklık diyemem çünkü korkulacak hiçbir şey yok. Belki tek başına başaramıyorsun ama unutma sen bu dünyaya yalnız geldin. Bazı zorluklar atlatmalısın ki hayatın değerli olmalı. Nasihatlarla boğdurmamalısın kendini. Sözlerinle, tecrübelerinle bir nesil yürümeli ardından. Hep kendin olmalısın.
Küçüklüğüne bakmadan bazen büyük işler becermelisin. Yapmalısın işte bunu bıkmadan. O zaman anlayacaksın var olduğunu, yaşadığını. Hiçbir zaman pişman olma diyemem ama hata yapmayacaksın durduk yere.
Senin neyin eksik ki; sen de aşık olacaksın. Yanacaksın uğruna ama fazla abartmayacaksın. İçin acıyacak bazen; bazen de hiç bu kadar mutlu olmayacaksın. En azından isteyeceksin kendinden fazla.
Korkulacak hiçbir tarafı yoktur ölümün. Aldığın her nefesin hakkını vereceksin.
Gidip bir sokak köşesinde bulduğun kediyi besleyeceksin. Tanımadığın birine dahi selam vereceksin. Tek olmayacaksın, herkesten biri olacaksın. Yaşın kaç olursa olsun oynamaya doyamayacaksın. Hayat sana bir tokat attığında; onu kızdırmak için güleceksin.Bazen hiçbir şey duymayacaksın. Bir gece hiç uyumayıp sokak sokak gezeceksin. Bir yağmurun atında bekleyip sırılsıklam olacaksın. Bir pencere altında fısıldayacaksın aşkını aşkına. Sinek kadar olacak ömrün ama sen dağlar kadar mutlu olacaksın.
Şimdi mutluluğun nasıl olduğunu sorgulamak değil mesele! Mesele, mutlu olmak için aldığın yollardır. Bazen resimlerimiz kaybolacak, çerçeveler boş kalacak ama umudunu kırmayacaksın. Yaşamak ne demekmiş göstereceksin. İşte o zaman ölümden hiç korkmayacaksın, inan!
Burcu Örekçi