- 1295 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
aldırma
aldırma…
“var” ı yaşamak kolayda en zor olanı “yok” a alışmak galiba…
yaşam bazen erken bazen geçtir anları yaşamak adına… her çırpınışta bir bitişin başlangıcı saklıdır aslında… hayat en kutsal anında dikilir bazen karşına en dik yokuşuyla… hiç ummadığın bir anda… hiç ummadığın bir insanın bıçak darbesini hissedersin sırtında… yaşamın en mutlu anında… hem de sunmuşken aşka dair her şeyi fütursuzca… bir deprem vurur yüreğini ansızın… bir hüzün sağanağının kıyısında kalırsın… dokuzuncu parmağında yedi kere vurulur yüreğin…
olsun hayat bu aldırma…
insanoğlu nankördür… hep yarınlar üstünedir yolculuğu… her adımın yönü çoktan çizilmişken… her başarı kendinindir… her yenilgi kaderin… oysa tuzaklar insan içindir… oysa tuzaklar insanın içidir… savaşmaya gücünün kalmadığı anlarda alt üst olur düşlerin… hayallerin kırılır… yüreğinin kepenkleri hınca hınç bir telaşla sökülür… gözlerindeki yaşlar bulgur bulgur dökülür… bileklerin en olmadık yerlerinden bükülür…
olsun hayat bu aldırma…
gün gelir her kes gider hayatından… karanlığın orta yerinde tek başına kalırsın… kaç adım atarsan at yaslanacak bir duvar bulamazsın… ama üzülme her karanlığın içinde… her zaman… ışığa açılan bir kapı mutlaka vardır… kim ne derse desin boş ver… sen doğrunu yaşa hayatta… herkesin doğrusu inandığı şeydir aslında… nesneler sevildikçe… insanlar sevdikçe değer kazanır unutma… düşün dün topraktan aldığın canı… bugün nefes nefes yaşadığın gökyüzünü düşün… yağmur nasıl yağar… nasıl fırtına kopar… insan nasıl susar… nasıl yer yerinden oynar… nasıl bir dengedir bu… düşün ki topraktan fışkırır su… ve çok zaman diline düşer yankısız bir huuuu…
olsun hayat bu aldırma…
yılların ardına saklayıp çocukluk düşlerini birden bire büyürsün… bakışların kucağında yatan bebeğe dalar… dudakların esrik olan bir tebessümün hayal kırıntılığına ağlar… ayrılığın kan izleri dokunur yüreğine… neden Tanrı’m neden diye çok zaman açarsın ellerini göklere… oysa her acı kendi tohumunu büyütür içinde… sen fark etmesen de…
olsun hayat bu aldırma…
bedenler her zaman kılıftır… insan ruhuyla yaşar… bu yüzden her gece sıyrılır beden kılıfından… ruhunla baş başa kalır kemiklerin… bu yüzden her gece başka bir hayal perdesini aralar gözbebeklerin… bu yüzden her gece başka bir düşe gebe kalır kirpiklerin… kısanın uzundan farkı… beyazın siyahta hakkı var sanma… kapat gözlerini kör bir adamın pembe düşlerinde saklı hayallerini düşün… nasıl örüldüğünü bilirsen bir kazağın tek iple çözüldüğünü görürsün… bil ki bu dünya boşa değildir… yaşamak en sonunda Hakk’a meyildir… ve ilahi son kaderin bildiği tek yoldur… ama sakın her şeye rağmen … umutlar taze kaldığı sürece hayat sürprizlerle doludur… bu yüzden…
olsun hayat bu aldırma…
nedim saatcioğlu…