- 956 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Nehirden denize akan mektuplar
Bir nehir nasıl taşınırsa denizi aşarak okyanuslara, işte öyle taşındım senle damla damla birikip ummana.
Demirdenmiş senin gibilerin yüreği, yoksa nasıl bırakabilirlerdi arkadalarından onca cesedi...
Nasıl bir tehtit taşıyor varlığın, insan olana. Bazen sisteme olan isyanının aslında içindeki sistem köleliğinden aykırı bir direnmeyi seçtiğini düşünüyorum. Acımamak için acıtıyor, ölmemek için öldürüyorsun, hiç bir tehlike yokken aslında. Ya olursalarla yaşıyorsun, ve çokça keşkelerde boğluyorsun. Sen aslında çift kişiliksin, bariz şekilde şeytanla yarışıyorsun ki o da bir melek mantığıyla, önce beyaz bayrakla gelip savaş alanına, hem kendini hem de etrafındakileri imha ediyorsun. İçinde pimi çekilmiş el bombası, gülümseyerek sana benzemeyeni parçalıyorsun. Beş duyunu yitirmiş, bütün tatlardan yoksunluğunun hıncını etrafındakilerden alıyorsun.
Ben nehirdim, senle taşınmam gerekiyordu okyanusa ve aşkla yürümem işte tam da böyle. Şimdi sen, bana ulaşamıyacak uzaklıkta başka ırmaklarla avutmaktasın kendini. Her gece sarılıp uyuduğun yalanla birbirinize ne çok yakışıyorsunuz, birbirinizi aldatarak mutlu mesut yaşıyorsunuz ya! Bravo sana ve ona!
sude nur haylazca