24 Kasım öğretmenler günü

Bilgisayarın başına oturdum, öğretmenler günü için kendi öğretmenimi anlatmaya karar verdim. Düşüncelerimi toplamak için gözlerimi kapadım ta! Gerilere saldım düşüncelerimi. Birçok öğretmen var düşümde uzun boylu, kısa boylu, şişman, zayıf, genç ihtiyar. Gözlerimin önünde beynimin içinde dönüyorlar. Ben senin öğretmeninim, biz sizin öğretmenleriniziz diyorlar. Yalnız bir yüz. Bir yüzün içine binlerce öğretmen sığmış. Hangisini yazacağım. Anladım ki öğretmenin adı gibi kendi de birdir. Bizi bilgi sahibi yaparak hayata yetiştiren sevgisiyle, şefkatiyle didinen öğretmenimizin hakkı ödenmez diyorum. Sıcacık yuvalarını bırakıp şark hizmetine gönüllü giden ekseriya tahta odalarda üç beş sınıfı bir arada okutmaya çalışan soğuk odalarda onları sevgisi ile ısıtan, çocukların tüm sorunlarını çözmek için çaba sarf eden bu muhterem insanlar hep bizim öğretmenlerimiz değil mi? Onları senenin tek bir gününe sığdırmak olanaksız. Ama biz yüreğimizdeki sevgiyi onlara anlatmak için onları anıyoruz. Bir statikliğe göre dünyadaki bütün öğretmenlerin yaklaşık üçte ikisi kadındır denilmiştir. Kadın anadır evlada karşı sevgisi sonsuzdur. Sever severek öğretir sabırlıdır.
Hepimiz biliyoruz ki 1981 yılında yani Atatürk’ün 100. Yaş gününden itibaren 24 Kasım öğretmenler günü olarak kabul edilmiştir. Atatürk öğretmenlere yeni nesil sizin eseriniz olacaktır demekle onlara ne denli bir sorun yüklediğini anlatmıştır. 1924 de Atatürk, Ankara’da toplanan öğretmenler birliğine bütün yurtta örgütlenmesine Konya’yı, Hakkâri’yi, Van’ı köyleri de içine alarak neler yapılmasını önermiştir. Hükümetin en verimli ve önemli görevi Millieğitimdir.
Bilim ordusunun değeri siz öğretmenlerin değeri ile ölçülecektir. Öğretmenler millet sizden fikri hür vicdanı hür irfanı hür nesiller ister diyerek onlara ne denli önemli olduklarını anlatmıştır. Aynı zamanda 24 Kasım Atatürk’ün millet mektepleri başöğretmenliğini kabul ettiği gündür. Bakanlar kurulu 11, 11 1928 de ulus okulları Başöğretmeni unvanını verdi. Bütün öğretmenler eğer bu yola baş koymasalardı öğretmen olurlar mıydı? 1928 de Arap harfleri kaldırılıp bu gün kullandığımız Türk harfleri kabul edilince halk ziyadesiyle mutlu oldu. Çünkü okuryazar sayısı artacak cehaletin ağır pençesini üzerlerinden atılacaktı.
Atatürk halkı okuryazar yapmak ve öğretmen yetiştirmek için Millet Mektepleri açtı. Kendisi de ulus okullarında kara tahtanın başına geçti. Bizzat dersler vermeye başladı. Atatürk, “Ulusları kurtaracak olan yalnız ve ancak öğretmenlerdir” diyerek onları nasıl baş tacı yaptığını anlatmıştır... Atatürk Öğretmen yetiştirici, öğretici, eğitici yaratıcı, hizmet verici görevini tam anlamıyla üslenendir. Dünyanın her yerinde öğretmenler toplumun en özverili ve en saygıdeğer öğeleridir. Demiştir. Ünlü bir bilgin de “Eğer bir toplum eğitmen ve öğretime ciddi önem vermediyse o toplumun gideceği yer başka ulusların egemenliği altına girme olacaktır” demiştir.

Çok kıymetli öğretmenlerim; bizler sizlerin sayesinde yükseldik yüceldik. Küçücük çocukken elimizden tuttunuz hayata atılana kadar bizlerle oldunuz. Hakkınızı ödemek mümkün değil. Bizlerden sonra gelecek nesillerde sizlerin elinde en güzel şekilde bilgi hazinenizden istifade edeceklerdir. Öğretmenimin yaşı yoktur hepinizin öpülesi ellerinden öperim.

Gülay Somer Birkl