yazmak demek..
Tiyatrocusu olduğumuz hayatın içinde, şair olma yolunda gitmeye çalışan yolcuyuz. Şiir; zamanın sayfalarına yazıldıkça büyüyen bir çocuk, duyguların evinde ve sözcüklerin dizlerinde yetişen...
Sahtesiz, yazıya dökülen duyguların alıp götürmediği bir liman yok diyebilirim. Bu limanlarda, beklediğimiz ve uğurladığımız "sevgili, aile,arkadaş,eş,dost" bulunur. Yarınlara ait umutlarımız, geçmişte bıraktığımız hüzünlerimiz, kederlerimiz...
Günlük tutar gibi şiir tutan olurum ve her yazdığımda ayrı bir heyecanı yakalarım. İç savaşlarım " kaybettiğim-kazandığım" olur.
Şiir; bazen duygularımın aynasına vuran görüntümdür.
Sırdaşımız, yoldaşımız olur. Ne zaman hüzünlensem ya da bir dostta ihtiyaç duysam, yazarım. Ya da sevdiklerimi özlediğimde, mutlaka, özlem kundağına şiir bağlarım. Kalemim, bana göre bir dünya yaratır.
Dizelerim de; ağlar, güler, sever, ayrılır, bekler, gider. Rengi, mevsimi vardır. Gecesi, gündüzü...
Aşk’ın yüzüne bir salıncak kurarım ve bu salıncakta şiir sallanır. Teni güzel veya çirkindir.
YORUMLAR
Yüreğinize sağlık. Pek çok insanın duygusuna tercüman olduğunuzu düşünüyorum. Yazınız efendim yazınız. Yazalım da. Tarifi imkansız bir mutluluk yazmak ve paylaşmak dostlarla.
Yüreğe ferahlık veren ve yaşama sevincini ikiye katlayan bir duygu.
Saygılar, sevgiler sevgili şairem...
Nice güzellikte buluşmak adına...