KADINLAR… (Kadına Şiddet)

• 19 Kasım 2014 Çarşamba 12:31:47

Hiç şüphesizdir ki ülkemiz de çoğu insan, daha doğrusu çoğu erkek ‘Kadın’ kelimesini, zayıf, güçsüz, evinde her işi yapan, çocuklarının anası olarak görmekten başka bir şekilde algılamıyor.

Kadın denilince akla ilk gelen şey, yerinde oturması, hiçbir şeye ses çıkarmaması gereken bir varlık algılanıyor.

Bu yüzdendir ki ülkemizde süregelen bu adetler çerçevesinde birçok kadın eziliyor ve çoğu şeye ses çıkarmıyor.

Adet bu ya; Yurdun bazı bölgelerinde 15 yaşına bile gelmesini beklemeden yaşlı bir adama para karşılı satılıyor kadınlar.

Okul mu dediniz?

‘Eyvahlar olsun! Kadın da okur muymuş. Otursun oturduğu yerde’ denir hemen okumak kelimesi dile getirilince. Her dokuz ayda bir çocuk doğursun 5-6 tane, bilemedin 7-8 tane. Yanlış duymadınız. Sadece bir kadın doğuruyor bu kadar çocuğu. Özellikle Doğu’da, bilimi kabul etmeyen, korunmayı bile günahtan sayan insanlar var. Otomatik makina ya kadın 9 ay sonra bir çocuk doğurur birkaç ay sonra yine hamile kalır yine doğurur. Sağlığı elden gidene kadar hemde.

Kadınlar kutsal varlıktır oysa ki Allah’ın erkeklere emanet ettiği.

Alın onu dövün demedi erkeklere. Hem her işinizi yapan bir hizmetli gibi kullanın evde, hem yatakta kadınlık yapsın size, hem çocuklarınıza annelik….

Bunlara karşılık olarak bir de üzerine eziyet edin demedi. Şiddet uygulayın, her sinirlendiğinizde tüm sinirinizi kadınlara şiddet uygulayarak boşaltın demedi.

Zira Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’de erkekleri, kadınların hak ve hukukunu gözetmeye davet etmekte ve bu konuda ; ‘Kadınların haklarını yerine getirme hususunda Allah’tan korkunuz! Zira siz onları Allah’ın bir emaneti olarak aldınız.’ buyurmaktadır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) erkeklere, kadınlara daima iyi davranmalarını tavsiye ederek; ‘Müminlerin iman bakımından en olgunu ve en hayırlısı, hanımına karşı en hayırlı olanıdır.’ Diyerek İslam dininde kadınların önemini açıkça belirtmiştir.

Kadınlarla iyi geçinmek Kur’an-ı Kerim’in emridir.

’Cennet annelerin ayağı altındadır.’ diyen dinimiz kadına hak etmiş olduğu değeri vermiştir.

Ve; İslamiyet’in ilk şehidi bir kadındır. İlk Müslüman bir kadındır. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)‘nin soyu kızından devam eder. Hz. Ebubekir’in kitap haline getirdiği dünyadaki tek Kur’an-ı Kerim; Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman dönemlerinde onlarca yıl bir kadının yanında kalmıştır.

O dönemde ise Hristiyanlar şunu tartışmaktaydı; Bir kadın İncil’e dokunabilir mi dokunamaz mı? Kur’an-ı Kerim’de Nisa (Kadınlar), Müntehine (imtihan edilen kadın), Mücadele (mücadele eden kadın), Meryem (Hz. İsa’nın annesi )……. gibi sure isimleri vardır. Fakat mesela, Rical (erkekler) süresi yoktur.

Ve bana göre; Kadınların önemi güzel dinimizde bu kadar açık iken kadınlara eziyet eden erkekler nasıl olurda gerçek Müslüman olabilir. Beş vakit namazını, orucunu, zekatını, ibadetini kaçırmayan bir insan nasıl olurda kadına bu kadar eziyet edebilir, şiddet gösterebilir. Ya kadınlara nasıl davranılması gerektiğini dinimizi öğrenirken yanlış anlamıştır, yada yaptığı ibadetler gerçek değildir. Gösteriş içindir. Çünkü beş vakit namazını kalbiyle gerçekten içtenlikle yerine getiren bir erkek asla ve asla kadına el kaldıramaz. Hele ki bütün kadınlık görevlerini hakkı ile yapan bir kadına asla kötü davranamaz.

Kadınlara kötü davranan insanların ya imanını tekrar gözden geçirmesi gerek, ya da kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’i yeniden okuması gerek.

Sevgiyle…

Ayşe Erdoğan