- 709 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Kahve Bahane
En son ne zaman cebinizde ki beş lirayla mutlu olmayı denediniz? Beş lirayla bir otobüse binip, simit atıp martılara, geldiğiniz o yolu yaya yürüdünüz? Sadece kahve parası varken cebinizde ve kapalıyken telefonlarınız, hatta bütün teknolojiden uzak ne zaman kırk yıllık bir hatır edindiniz?
Eleştirim başta kendime ve bizi asosyal kılan bu kısır döngüyedir. Marifetlerin anadan kıza geçtiği bir dönemden; Facebooktan, instagrama doğru yol alan akıllı bir kısır döngü içerisindeyiz. Ben dahi çoğu zaman yapmaktan zevk duyduğum yemekleri sizlerle paylaştım, daha sonra yiyen, yemeyen hesabına bunu yapmaktan vazgeçtim ve yediğim yemekten uzun zamandır alamadığım hazzı aldım.
Öyle ki ne zaman yürüyüşe çıktınız, kulağınızda doğa sesleriyle. Kendimizi dünyaya kapatıp neden güzelim doğayı dinlemek varken, neden beyni yoran müzikler yerine, doğayla tempo tutmuyoruz?
Doğayı fotoğraflamak güzel, anılar güzel ve güzel eskimeyen eskiler. Peki kaçınız saatlerce bir dostu dinlediniz hiç telefona bakmadan? Akıllıların susturulduğu, akılsız telefonların habire meşgul ettiği bizler en son ne zaman bildirimsiz yaşadık dünyadan? Ayrılıklar, hasretler ne zaman bu kadar rahat ifade edilebilir oldu. Namazı kılınmayan, sözde en yakınımızı ,hangi ara derede sosyalden duyurur olduk?
Poz verme telaşını bir yana bırakıp Doğa Ana’yı en son ne zaman kucakladınız? Çamlıklarına Karadeniz’in ne zaman sarılmak istediniz? Doğunun kar kokusunu içine çekip ne zaman yıldızlara bakıp hâyâl kurdunuz?
Velhasıl çok yazasım, az zamanım var. Kahve bahane diyorum dostlar. En son ne zaman facebooktan dürtmek yerine bir dostu kahve içmeye davet ettiniz?
Kahve içesim vardı, yazdım ellaham. :) Kalın sağlıcakla, bol muhabbet ve âşkla…
YORUMLAR
''En son ne zaman cebinizde ki beş lirayla mutlu olmayı denediniz? Beş lirayla bir otobüse binip, simit atıp martılara, geldiğiniz o yolu yaya yürüdünüz?''
Buna yakın bir girişle başka bir arkadaşın paylaşımını okumuştum. O bir lira üzerine kurgulamıştı galiba.
Dediğiniz mevzularda sıkıntı büyük, ama öyle olmayan insan da var. Beş saat telefona bakmayan da olur, hatta telefonu sessize alan da.
O kadar sıkıntılı değil sanırım, doğruyu bulan yine bulur yine yaşar.