- 755 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BONZAİ=ÖLÜM
Nedir bu Bonzai ?
Halk arasında Bonzai olarak bilinen ‘naphthalenyl methanone’ diğer adıyla JWH-18 grubu sentetik kannabinoid türevi bir uyuşturucu maddedir. Bonzai kimyasal ve en öldürücü uyuşturucu türüdür.
İçinde; tarım ilacı, fare zehri, kokain maddeleri, çeşitli hap tozu, esrar ve ne olduğu bilinmeyen birçok türde kimyasal madde bulunmaktadır.
Türkiye’de şu sıralar hızla yayılan, gençlerin uyuşturucular arasında en ucuzu olduğu için en çok yönlendikleri maddedir bonzai.
Peki Türkiye’de nasıl bu kadar hızlı yayıldı ve ülkemize nasıl girdi bu ölümcül zehir?
2010-2011 yıllarında yurtdışından ülkemize küçük miktarlarda el altından getirilmeye başlanan bonzai, (özellikle 15-30 yaş arası gençlerde) kullanımının artması sonucu Türkiye’nin neredeyse
şu an her ilinde yayılmış durumda. Gençlerimizin beynini yıkayarak bu maddeye alıştıran zehir tacirlerine artık güvenlik güçleri bir dur demeli bence. Ve bonzai gerçeğini ülkemizde yok etmemiz gerek. Ülkemiz gençliği neredeyse bitmiş durumda. 7/24 bonzai’nin erittiği gençliği televizyon ve gazetelerde görmekten artık içimiz parçalanmış durumda.
Nedir bu Bonzai’nin zararları;
Oldukça tehlikeli olan, ucuz ve hızlı ölüm diyebileceğim bu uyuşturucu maddenin tek seferlik kullanımı bile ölüm riski oluşturabiliyor ve öldürebiliyor. Genellikle ‘bir kereden bir şey olmaz’ denilerek
başlanan bu madde kullanıldığı zaman ağız kuruluğu, terleme, Bad trip daha açık adıyla ölüm tribi de denilen belirtilere sebep oluyor. Ölüm tribine girildiği zaman ölüm riski çok yüksektir ve kişi öldüğünü veya öleceğini sanar. Halüsinasyonlar görmeye başlar. Kullanan kişi aniden kalp krizi geçirip ölebilirde.
2012’de yapılan 391 operasyonda 896 kişi ile birlikte tam 200 kilogram civarında bonzai ele geçirilmiş ve 2011 yılına oranla bonzai yakalamalarında görülen 20 katlık artış ve yakalama il sayısının 22’lerden 50’leri geçmesi Türkiye’de bonzai pazarının ne hızda geliştiğini açık bir şekilde gösteriyor.
Türkiye’de uyuşturucu bağımlılarının en ucuzunu almaya çalıştıkları için hızla yayılan bu zehir gençleri hayattan koparmaya halen devam ederken ayrıca bu bağımlılarında kurye olarak kullanılmalarının sonucunda her geçen gün, hatta her geçen saat daha fazla kişiyi zehirlemektedir. Parklar da, terk edilmiş yapılarda, sokak köşelerinde her gün sık sık rastlamaya devam ettiğimiz gençlerin hali artık içler acısı.
Kim evladının bu şekilde eriyip gittiğini görmek ister ki? Ben isterim ne hali varsa görsün diyen yoktur içinizde eminim! Peki neden birlik olup başta en hızlı öldürücü zehir olarak bilinen bonzai olmak üzere ülkemiz gençlerini uyuşturucudan uzak tutmaya çalışmıyoruz! Çoğu aile çocuğum özgür yaşasın diye eve geç kaldığında pek fazla arayıp sormuyor bile gördüğüm kadarıyla. Özellikle erkek evlat sahibi ailelerde bu mevcut. ‘Erkektir fazla sıkmamak gerek gezsin tozsun’ diyerekten sabahlara kadar çocuklarını sokaklara teslim ediyor birçok aile. Çocuğunuz okusun iyi bir yerlere gelsin, güzel işler başarsın istiyorsunuz hepiniz evet ama özgürlük, çağdaşlık adı altında sokaklara terkediyorsunuz çocuklarınızı. Kız-Erkek farketmez bu! Tamam! Gezsin, tozsun buna kimse karışamaz ailesi olarak siz izin verdiğiniz sürece ama kiminle gittiğini ve nereye gittiğini bilerek özgür bırakın çocuklarınızı.
Reşit olmuş yada olmamış yaşı farketmez, her zaman için biraz disiplin şart artık! Hele ki sokakların bunca tehlike ile dolu olduğu bu yüzyılda!
Çocuk diyor ki; ‘Anne/Baba ben akşam arkadaşlarla dışarıda eğleneceğim.
Aile; ‘Tamam evladım geç gelme…’
Yahu bir sor, kiminle gideceksin? Nerede eğleneceksiniz evladım?
Ya gel dediğin saatte çocuğun eve gelmediyse, çocuğunun telefonun kapalı olma ihtimali de göz önündeyse o an… Nerede olduğunu bilsen çıkar gidersin oraya eve gelmediği ve ulaşamadığın durumlarda.
Her an için elinde bilgi olsun. Gündüz de olsa, gece de olsa tehlikenin saati yok çocuklarınızı yakalaması için değil mi?
O yüzden artık kendinize gelin, biraz daha düzenli biraz daha mantıklı hareket ederek aile denen olguya sahip çıkın. Ailenize, çocuklarınıza sahip çıkın.
Ve gençler; ‘Hayat sandığınız kadar tozpembe değil! Biraz ‘kafam güzel olsun’ diyerek başladığınız bu maddeler hayatınıza sebep olabilir. Kafanız güzel olduğunda ve uyandığınızda yine aynı dünyada olacaksınız. Hiçbirşey değişmeyecek. Değişecek iki şey var; Ya ayılırsınız şansınız var ise, Ya maddenin vücudunuza verdiği zararla hayatınızı kaybedersiniz ki bu maddeyi kullandıktan sonra ayılmanız % 5 ihtimal! Birkaç saat herşeyi unutmak için bir ömrünüz yok olabilir.
Bu ülkeye bonzai içmiş gençlik değil kafası ayık gençlik gerek! Bu tür maddeleri içmek yerine okuyup birçok şey değiştirebilirsiniz bu ülkede.
Rica ediyorum kaldırın kafanızı. Uyanın!
Daha güzel bir hayat için BONZAİ’ye HAYIR!
ÇÜNKÜ SİZ DEĞERLİSİNİZ!
KİM OLURSANIZ OLUN; SİZ GELECEĞİN IŞIĞISINIZ VE SİZ BU ÜLKEYE LAZIMSINIZ!’
Ayşe ERDOĞAN