Zerrin'e
Zerrin’e
Bunca zamandan sonra; garip hissettirmiyor değil aslında sana karşı derin şeyler düşlemek. Herşeyin basit bir izahı olacağı konusunda nedense hala ısrarcıyım...
Her zaman emin olduğum tek şey, kafamın ne kadar son derece karışık olduğuydu. Konuşabilirim, yazmaktan ziyade ama yedisinde böyleydim, artık değişmeye tahammülüm yok...
Çok uzun zaman sonra, artık yazdığım / söyleceğim şeylerin net olması isteği uyandı bende. Uzun uzadıya karmaşıklaştırmaktansa dümdüz olsun istedim herşeyin. Bu mektubu da bu amaçla yazıyorum, kendime müdahale edebilirsem eğer...
Sana karşı ham ve kabaca derin şeyler hissetmekteyim. Yanımda olmanı ve bir takım hayallerimi dinlemeni arzu etmekteyim. İçimde beni korkutan bir heyecan ve bu kadar zamandan sonra kesinlikle sağ çıkamayacağım kadar büyük mutsuzluklar var. Bilmem kaçıncı ama bu sefer kazanmaya kesinlikle ihtiyacım var. Ne kadar zaman sonra saplantı olur bu zafer takıntısı bilemem ama, sende kattiyen ben sarhoşken gözlerimin içine bakabilecek kudret var, bundan eminim. Sarhoş olabilirim, yanına gelebilirim, gözlüklerim kırılabilir bunu biliyorsun. Ben tekrar birinin gözlerinde görmek istiyorum suretimi, bu kadar basit...
Sen beyazsın, bembeyaz. Ellerin, yüzün...
Sen beni dizginleyebilirsin, tekrar şarkılar söyleyebilirim ve şiirler yazabilirim. Bu sefer hiç içinde intiharlar etmediğim. Güzel şeyler yazabilirim sana, gözlerini, ellerini. Ve anlatmak isterim beni bir kadının ne kadar sevebileceğini. Bundan büyük onur duyarım.
Yaşlandım artık, içimde o kudreti hissetmiyorum. Bir anda geçip gitti içimden o hep Tanrı’yı oynadığım hikayeler. Senin için ağlayabilirim, sokaklarda sabahlayabilirim, senin için yorgun argın yürüyebilirim, sana varacakbileceksem eğer.
Senin için; demişti ya şair;
Kuran’daki bütün belalara
Tevrat’taki bütün belalara razıyım,
İbranice öğrenmeye...
Ve Allah’ım kadar aşikarım o kadın sensin, içinde gördüm, içimde gördüm...
31.10.2014-10:22
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.