- 934 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
söke anıları
6 ağustosta 70 yaşına girdim..,bir gün sökede mahallemizde oynarken yaşlı bir dede geldi saçlarımı okşadı "kaç yaşındasın" dedi "10 dedim" kıvır kıvır,lüle lüle saçlarım vardı ." keşke" dedi" bende 10 yaşında olabilseydim"..,zaman akıp gitti şimdi ben o dedenin yaşına geldim,ve o söz hep aklımın bir köşesinde takıldı kaldı..,çocukluk yıllarında zaman kavramı yoktur hatta ölümü yaşlanacağımızı bile bilemezdik..bizim dünyamızda anneler babalar halalar teyzeler yaşlı amcalar ve arkadaşlarımız vardı..,saf tertemiz her türlü kirlilikten arınmış bir çocukluk yaşadık..,paramız yoktu belli bir harçlığımızda yoktu.., çok iyi hatırlıyorum babamdan kalan saati satıp dönme dolaplara bindiğimi..,cam .,demir hurda sokaklardan toplayıp panayıra gittiğimizi..,yokluk yılları., marşal yardımı.., ilk okulda bana sabun kız arkadaşıma plastik araba çıkmıştı ., nasıl üzülmüştüm sonunda değiş tokuş yaptık.., söke pazarında kalem satardım 12 kalemden satınca bir tanesi benim olurdu..,kargılarla, taşlarla oynardık mutluyduk, domatesi salatalığı mevsiminde yerdik en çok sevdiğim domatesti., muzu yıllar sonra gördük..,dedem,bak oğlum bu meyve arabistandan geliyor neye niyet edersen o kokar derdi.., bende tomates kokarmı diye saf saf sorardım..söke o kadar çok hatıralarıyla dolu dolu bir şehir.., bazen gider o eski istasyon mahallesinde çocukluğumu yaşarım ., o küçük çocuğu ararım..annemi babamı arkadaşlarımı ararım. evlerin çoğu yıkılmış bazı evler halâ ayakta..her defasında çok garip duygularla ayrılırım sökeden ., istasyondan tren kalkarken son defa mahalleme bakar sökeden ayrılırken gözlerim dolu dolu olur.o yaşlar esasında kaybettiğim gençliğim ve geride bıraktığım her şeyi anlatır bana..