- 1558 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Sen Hiç Ateş Böceği Gördün mü?
Onu ilk gördüğünde rengarenk çiçeklerin arasında bembeyaz bir papatyanın üzerindeydi.Parlak kırmızı,küçük,siyah benekleriyle gözalıcı,ışıl ışıl kocaman ve çok güzeldi.Ruhundaki karanlığı aydınlatan ulaşılmaz yıldızlar kadar güzeldi.Bakmaya doyamadı.Uzun bir süre sessizce izledi ruhuna güneşler açtıran,yüreğini hoplatan bu güzelliği.Kimse görsün istemiyordu gözleri takipteydi.Kaçıp uzaklaşmasına izin veremezdi.Yaklaşmaya da cesareti yoktu.Biliyordu ki yaklaşsa korkup uçacaktı.Ama uzaklaşamıyordu da.
Ateş böceği onca çiçeğin içinde bir papatyanın üzerinde bütün güzelliğyle yanıp yanıp sönüyordu .Bir serap,bir hayal gibiydi.Delikanlının kalbi,tüm benliği aktı gittti ateş böceğine..Bütün cesaretini toplayıp yaklaştı yavaşça.Ürkütmekten korkarak."Korkma dedi.Benden sana asla kötülük gelmez.Korurum seni ormanın bütün tehlikelerinden.Yeter ki yanımda ol.Benimle kal, Seni hiç bırakmam.Sen istediğin sürece,sen bırakıp gitmedikçe,hep yanında olacağım..."
Ateş böceği şaşkın.Uçamadı kaldı öylece.Delikanlının tertemiz gözlerinde gördü kendini.Kıpkırmızı ışığını, küçük siyah beneklerini.Hayran kaldı onun gözlerinden yansıyan güzelliğe..Ve İnandı. Sorgusuzca uçtu kondu delikanlının güven veren omzuna...
Mutluydu ateş böceği. Hiç korkmuyordu.Sevmek güvenmek demekti Kısacık ömründe yaşayabileceği en güzel şey sevgiydi.Sevmek kendinden vaz geçmekti..Çok sevdiği kırlardan,çiçeklerden,kendinden kopmak demekti..Çevredeki bütün çiçekler, böcekler güldü bu aşka.Hayır,çok güzeldi.Ama olmazdı.Bir ateş böceğinin yeri kırlardı,bildiği tarlalardı..Bilmediği bu kıraç toprakta yaşayamazdı.Kısacık hayatı solup giderdi.Her çiçek,her böcek bildik,tanıdık ortamlarda yaşar,uçardı..
Ama inatçıydı ateş böceği kulak asmadı söylenenlere.Direndi.Yanmaya cesareti olmayan uçmayacaktı bilmediği kırlara. Ateş böceği yakıcı bir güzellikle duruyordu delikanlının omuzunda,Her gören biraz gıpta biraz da da hasetle bakıyordu . Ancak mutluluğu elde tutmak,sevdiğini incitmeden aşkı,sevdayı taşımak pek kolay değildi.Her aşkın bir baharı bir de kışı vardı.Ve zamanla sınanırdı en güçlü sevdalar..Sert esen rüzgarların karşısında güçlü olmak kolay değildi .Zaman öyle bir zaman olur ki, sevda da zamana ayak uyduramaz. Çok değil, sadece birazcık mevsim geçer. kış gelir; bahar geçer.." Ve zaman,aşkın kışına dayanamayan yüreksiz sevdaları alıp götürürdü.
Bir omuzda olmak,kendi yurdundan uzak olmak kolay değildi.zamana direniyordu ateş böceği tüm gücüyle.Korkmuyordu güveniyordu konduğu omuza . Söz vermişti hep yanında olacağım diye...
Sevmek inanmak demekti.Biliyordu ki İçine şüphenin bir kırıntısı bile düşse aşkın ihaneti başlardı.
Kışın sert rüzgarları tüm gücüyle esiyor,yağmur bütün hızıyla yağıyordu ateş böceğinin üzerine.Yağmur ve rüzgar kanatlarını hırpalıyor,parlaklığını almaya çabalıyordu.
Delikanlı toydu, .Karşı duramıyordu güçlü esen kış rüzgarlarına.Korkuyordu her an ateş böceği omuzundan uçup gidecek,bir başka omza konacak,güçlü rüzgarlara direnemeyecek diye..
Gücü yavaş yavaş tükenmeye başlamıştı.Artık o da inanmıştı ki ateş böceğinin yeri kırlardı. Ağırdı omzunun yükü. Herkesin gözünü alan,yakıcı bir güzelliği taşımak zordu.Yoruldu.Gücü tükendi.Bırakmalıydı uçsundu ateş böceği kendi yurdunda..
Anlamıştı ki ateş böceğini taşıyacak güçlü bir omuz,korkusuz bir yürek gerekti.Onunsa ne geleceğe inancı,ne de omzunda gücü kalmıştı.Herkesin kendi yurdunda yaşaması daha iyi olacaktı.Belki de her şey bir yanılsama ya da bir seraptı.
Ateş böceği de geleceğe olan inancını,direncini kaybetmişti. Daha fazla kalamazdı güvenmediği bir omuzda . Artık uçmalıydı kendi yurduna,özlediği topraklara.
Esen ilk rüzgarın güç verdiği kanatlarıyla havalandı..Uçtu yemyeşil kırlara...
Delikanlı şaşıp kaldı. Sağa baktı ,sola baktı aradı kırlarda boşu boşuna.
Ateş böceğini taşımaktan yorulan omzu artık boştu.Ama kalbinin yükü daha da ağırlaşmıştı.Ve anlamıştı ki bazıları hayatı boyunca ateş böceğinii bir kez görür bazıları da hiç göremezdi.
Bundan böyle ömrü yettikçe kırlarda hep ateş böceğini arayacak, her papatyanın üstüne bakacak,her papatyaya soracaktı...Sen hiç ateş böceği gördün mü?...
Canan YÖNTER
YORUMLAR
Bindir güven verici sözle hem yerinden yurdundan etti ateş böceğini, hem de o denli sözüne rağmen taşıyamadı attı. Hayat ne çok benzer öyküler barındırır içinde kim bilir?
Kaleminize sağlık