Hemşerimiz Durdu Güneş ve "Aşk Bir Yalnızlık Şarkısıdır" isimli şiir kitabı

• 18 Ekim 2014 Cumartesi 22:43:38

Bu yazımızda, hemşerimiz şair Durdu Güneş’in –gönderme lütfunda bu-lunduğu– üç kitabından birini… bir şiir kitabını tanıtmaya çalışacağım, sizlere.
Sayın Güneş, Aşk Bir Yalnızlık Şarkısıdır ismini verdiği –elli yedi şiirden ve seksen sayfadan oluşan– eserini, arka kapağına düştüğü;
“Hayatınızdaki insanlar, nesneler, olaylar ruh prizmanızdan geçerek ba-zen şiir olarak yansır. Şiir gerçeğe eklenmiş yürektir. Gerçeğimizden daha fazla ve daha farklıdır. Her aşk özel ve özgündür. Onun yansıması olan şiir de. İçinizdeki aşka ve şiir yoldaş arıyorsanız bu kitapla keyifli bir yolculuğunuz ola-cak” cümleleriyle bitirmiş.
Kitabı elime aldığımda bırakmamacasına, keyifle ve sindire sindire oku-dum.
Kendini dinleyen her insan gibi,yalnızlık şairin de çöker içine, tıpkı ak-şam misali; hüzün dört duvar olup etrafını çevirir, gizli bir günahmışçasına dolaşıp durur içinde...
Güneş; gece, denize karşı şen kahvede otururken,hayatın, Yörük çaycı-nın getirdiği çaydaki şeker gibi eriyişini dikkatlerimize sunuyor. Öyle ya,yeterli zaman geçmese şeker nasıl eriyebilir?
“Bir sevdiğim var” isimli şiirini şöyle bitiriyor şairimiz:

Bir sevdiğim var, benden şiir ister
Gizemli bir eda ile falıma bakar
Ben de bir yolculuğa çıkarım belirsiz
İçimi tanımadığım bir duygu yakar
Bir sevda yaşarım, isimsiz, tanımsız, sessiz.

Tarif edemediği duygularla bilinmedik bir umudun peşinden, olmaya-cak dileklere amin demek istemez bir tavrı vardır şairin. Biz burada ancak söze bakarız. Durum tespiti bizim işimiz değildir.
Belli ki, her iki sevgili de, ayrı dünyaların insanları olduklarının farkın-da. Her ikisinde de yerine oturmamış taşlar var. Tereddütlerin sürükleyip dudağa yasladığı şiirden biz yalnızca bunu anlıyoruz…
“Bırak beni” dediği sevgiliden şikayetleri vardır şairin:

İncir kuşunun gagasında gül gibi
Masalsı ve benden uzak sevgili
Taşınması zor ihanet gibi nazın
Yap-boz oynuna çevirdin kalbimi

Ne gözlerinin derininde beni uyuttun
Ne ellerinin sıcaklığıyla elimden tuttun
…………..
…………..

Bunları sevgilisine hitaben söylüyor gibi gözükse de, aslında ondan kur-tulmak için kendi kendine seslenmektedir. Bu birliktelikte naz ağır, eller koyruktur çünkü… Yoksa, maşukunun sesinin ritminden pır pır eden yüreğin sahibi, sevgilinin yüzünde açan gülümsemede kaybolmak istemez mi?

Ne zaman seni görsem
Bahara hazırlanan erguvan olurum
Konuşmalar geçer oradan buradan
Ben bir rüyadan bir rüyaya savrulurum
Ne zaman seni görsem

Onunla karşılaştığı vakit; gülen gözü şiirleşir, içinde yeni şiirler yeşerir, yüzü kalbini aydınlatır, duygular farklı limanlara yelken açar... Bu karşılaşma-dan şairin kısmetine şiir düşer…
Sekiz beyitten oluşan “Doktor” şiirinde ise durumunu şöyle izah etmek-tedir:

Yüzümdeki gölge geceler gibi derin
Kalbim bir zalimin elinde virane doktor!

Beni gömün derinliğine o gözlerin
Gönül o derin bakışa pervane doktor!

Güneş; doktorun vereceği farklı reçetenin gereksizliğini izah ederken, derdinin de, dermanının da şuurunda olup aşk hastası olduğunu terennüm edi-yor.
“Yaşarız öykümüzü hep yalnız başına” diyenDurdu Güneş sözü yerine bağlar. Bir taraftan “Aşklar eskidikçe ölüme yaklaşırız” derken, öte yandan, “En olmayacak yerde bölünür şarkımız” mısraıyla ölüm hakikatine –iç geçirircesine– kapı aralar.
Şairler halkla iç içe yaşadıkları hayata halkın üzerinden bakarlar. Şair bakışı gördüğünü sıçratır, dudağına dokunanı farklı kılar. Şairin övgüsü de, yergisi de nüansları öne çıkarır.

Ah! Yârim bugün yine aklıma düştün
Yarı canlı imge gibisin içimde
An olur şiirsin, an olur türkü nağmesi
Kulaklarımda çınlarsın başka biçimde
Seni taşır hep bana rüzgarın sesi

Rüzgar sesinin taşıdığı sevgiliye duyulan hasret bir şiirde “Hicranın içti-ğim çay gibi demli” şekline bürünürken, bir başka şiirde gelen“Aşkımız hafıza-nın tavan arasında” tespitinin ardından “Bilirim, aşk tek kişilik oyundur aslın-da” mısraında son ifadesini bulur.
Elbistan’da dünyaya gelen şair-yazar Durdu Güneş Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olup 1981 yılından beri çeşitli gazete ve dergilerde mizah yazıları yazmaktadır.
İlke Kitabevi’nden –Can Güneş imzasıyla– Aşk İnsanı Komik Yapar, Hay-vanca Şakalar, Ben Hakimim Masum Bey; Saypa Yayınları’ndan Aşk Üzerine Çeşutlamalar ve Kuğu Kitap Yayınları’ndan Aşk Bir Yalnızlık Şarkısıdır isimli kitaplara imza atmıştır.
Yayınladığı eserler genellikle mizah içerikli olmasına rağmen Aşk Bir Yalnızlık Şarkısıdır isimli son kitabındaki şiirler hüznün ve tek taraflı sevginin içine çektiği bir hicranın hikayesidir.
Kitabın içindeki şiirlerin bir kısmı serbest, bir kısmı ise hece vezniyledir. İçimden,“Hukukçu olması hasebiyle, şairimiz her iki türe de eşit mesafede durmuş” diye geçirmedim desem yalan olur.
Güneş’in; yukarda da örneklediğim şiirlerinde –sizlerin de kolayca gö-rebileceğiniz üzere– kendine has bir söylemi vardır. Kalbini ayırdıklarının kal-binde yer bulamayışının ıstırabı, aşkı “yalnızlık şarkısı” olarak nitelemesine sebep olmuştur.
Şair Güneş’in farkı; sevebilecek kabiliyeti olmayanı dahi sevebilmesinde gizlidir. Bunu ne ona söyleyebilmiş, ne de insanlara anlatma gereği duymuş-tur. Sadece şiir yazmıştır. Yazdığı şiirlerde “biz” diyemediği için “sen” demek zorunda kalan Güneş’in kalbinde ateşle bağlanmış sevda bohçasının hârı söner mi bilmem... Benim bildiğim, gönül yarası kabirde kapanacak yaralardandır.
Sevmek ve sevdiğini yazmak her insana nasip olmaz. Gönlünü ortaya koyarak yazdığı şiirleri Aşk Bir Yalnızlık Şarkısıdır isimli kitapta toplayıp bizlerle paylaşan Durdu Güneş Hocama bu paylaşımından ötürü teşekkür ediyor, sağ-lıklı ve mutlu yarınlar diliyorum.