- 423 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
uyumayan gece
Uyku düzeni dedikleri şeye hiç bir zaman sahip olamadım. Bebekligimde biraz olsun uyuduğumu söylerdi annem. Ağlamak ve emmek için uyanırmışım tekrar uyumam ise saatler alırmış. Çocukluğumda ise sabahtan akşama kadar top oynar herkes uyuyuncada hayaller kurardım.Üstümü örtmeye geldiğinde babam uyur numarası yapar,babam gidinceye kadarda gülmemek için kendimi zor tutardım.Babam üstümü örtüp gittiğinde ise tekrar gözlerim açılır ve karanlığa inat etrafi süzerdim. Nesnelerin ayrıntıları gözükmez sadece kaba hatları ilişirdi gözüme,dalıp giderdim hayallerime;sahi ne düşünürdüm o yaşta,bacak kadar boyumla..Bir gün koca adam olmuşum ve çok param var ve hala kimse beni dövemiyor babam bile dövemiyor o kadar büyümüşüm birde arabam var arka camında Galatasaray amblemi olan..Diye devam ederdi hayallerim.Kahvaltıda annemle göz göze gelmeye korkardım.Çikolata sürdüğü peynirli ekmeği alırken başımı çok kaldırmazdım,karnım doyduğu gibi de top oynamaya,çimleri haddinden fazla uzamış belediye parkına koşardım uykusuzluk filan unutulurdu.Annem hep aynı zamanda öğle ezanının başlamasıyla yemeğe çağırırdı.Gitmediğim zamanlar iner peşimden koşar ve yakalayıncada elimi sıkıca tutup eve kadar hiç bırakmadan götürürdü.Öğle yemeğine çok dikkat ederdi.Bir gün hoca ezana başladı ama annem beni çağırmadı,ezan okundu bitti cemaat namazını kıldı annem hala çağırmadı.Bir terslik vardı ama aklım ermedi. Oynamaya devam ettim ikindi ezanıda okundu ama annem hala yemeğe çağırmamıştı. Fazla sürmedi merakım küçük kıyametim babam gelince koptu..Ağlıyordu koca adam ve komşular onun etrafında toplanıyordu.Halbuki beni döverken hiç ağlamazdı babam hep terlerdi ve küfür ederdi.Şimdi ise benden daha çocukça ağlıyor.Terslik olduğunu biliyordum!Annemin öldüğünü komşu Şerife Teyze ağlayarak söyledi..O gece hiç uyumadım hayal de kurmadım sadece annem ölmüştü ve ben artık öksüz bir çocuktum.Yastığıma ağladım bütün gece halamın yanıma yatmasına izin vermedim annem ölmüştü.Ertesi gün gömdüler annemi ve ben annenin üstüne toprak atan kimseyi affetmedim.Artık geceleri uyumadığımı saklamak zorunda değildim çünkü babam üstümü örtmeye gelmiyordu artık.Yıllar sonra babamdan öğrendim ki annem yollarmış babamı."Çocuğun üstünü ört hastalanmasın yavrum" diyerek yollarmış.Annemin yokluğunu hiç bir hayal doldurmamıştı.Babam ertesi sene evlendi ve babamıda hiç affetmedim annemin üstüne toprak atanları affetmediğim gibi..Uyku hayatımın en gereksiz eylemiydi ve elimden geldiğince az yapıyordum.Ne 15 li yaşlarımda ne de üniversitede hiç vazgeçmedim geceleri hayal kurmaktan ve annemi düşünmekten..Uyuyamıyordum,canım yanıyordu yatağa girdiğimde ve annem aklıma geliyordu.6 yaşımda kaybettiğim ve yokluğunu hiçbir vakit dolduramadığım annem..ilk kez aşık olduğumda kimya son sınıftaydım ve geceleri mesaj yazmaktan hayal kurmaya ve annemi düşünmeye firsat bulamıyordum.Bu iki ay böyle devam etti sonra terkedildim ve annem tekrar aklıma geldi. Utanıyordum kendimden nasıl olurda annemi bir kıza değişirdim.Sabaha kadar ağladım ve uyuyakaldım. Uyandığımda ilk düşündüğüm; kendimi hiç affetmeyeceğim oldu,babamı başka bir kadınla evlendiği için affetmedigim gibi, annemin üstüne toprak atmak için yarışanları hiç affetmediğim gibi kendimide hiç affetmeyecektim..Yıllar geçti ve bugün bayram.Gece hiç uyumadım,bayram namazına gitmedim ve çok param olduğu halde kurban kesmedim ben yıllar evvel annemi kurban verdim..Annemin üstüne toprak atmamış ama benim kadar da içi yanmamış bir kaç akraba geldi ve beni soğuk bir mezar taşının başına götürdüler işte annen dediler orada olmadığını biliyorum seni seviyorum anne.Öldüğün yaştan bir kaç fazlayım hala öksüzüm ve geceleri uyuyamıyorum..
YORUMLAR
Hüzünlü bir konu.
Zaten ne zaman anne ya da çocuklarla ilgili
bir öykü olsa hep hüzünlenirim.
Bir ufak hatırlatma yapayım size;
bir kere hiç paragraf yapmamışsınız! Oysa paragraf yapmak öyküyü
daha kolay okunur hale getirir.
Okuru kaçırmaz anlayacağınız.
Sağlıcakla...
emingultekin
Saygılarımla.