Kültür İklimi
İşyerindeyiz..Bir nedenle kısa süreliğine karşı odadayım...Çay yudumluyoruz topluca..Henüz işe yeni başlayan genç bir arkadaşım; abi seni Müfit adında birisi aradı acilmiş,görüşmesi gerekiyormuş az sonra tekrar arayacak dedi..
Sordum hangi Müfit diye..
Bilmiyorum abi yeniyim henüz, başka bir Müfit mi var ki burada dedi..
Zihnimi şöyle bir yokladım evet Müfit bir değil ikiydi ve aynı birimdeydiler.
Çok değil iki yüz elli üç yüz kişilik çalışanı olan bir yeriz ama işte iki Müfit’imiz var bu ufacık yerde..
Yaygın da değil ender rastlanan bu isimden..
Yani Hacı,Hasan Hüseyin,Ahmet,Mehmet değil,bizzat Müfit..
Zaten o güne kadar düşünüyordum,Müfit işinden habersiz..Yine az bulunanlardan,aynı isimle üç bayanımız vardı.
Seçil..
Üç Seçil..
Bir yerde üç Seçil’in bulunması bir tesadüf eseriydi cidden..Bazen birini bile bulamazken işte üç kişiydiler aynı isimden..Neyse ki hepsi bir birimde değil farklı farklı yerlerdeydi..O sebeple ayırması kolay oluyordu.Sorun teşkil etmiyordu...
Yalnız Müfitler aynı yerdeydi ve bazen karışıklığa neden oluyordu..
O sebeple soruyorduk zaten hangisi diye..
Hangi Müfit..
Uzun sarışın yaşça ileri olan mı yoksa kısa esmer olanı mı,hangisi diye..
Neyse rehberden bakayım da döneyim kendisine dedim..
Toru topu on, on beş kişilik çalıştığı birim..Zaten üçü beşi de bayan..
Göz attım soyadlarını hatırlamaya çalışarak..
Önümdeki yazılı listeden telefonunu bulmayı denedim..
Yukarıdan aşağıya,aşağıdan yukarıya göz atarak..
Müfit bir değil iki değil üç değil tam dört..
Dört kişi aynı ismi taşıyorlar..
Ender bulunan bu ismi..
Hem de şu ufacık yerde..
Az rastlanan isimden dört kişi..On on iki kişiden tam dördü Müfit..
Yani yüzde yirmi beş otuzu..
İlginç cidden..Ancak bu kadar olur..Ancak bu kadar denk gelir..
Soruyorum arkadaşlarıma ben yeni sayılırım burada,siz yıllardır çalışıyorsunuz..İnanın iki sanıyordum meğerse dört Müfit varmış biliyor muydunuz diyorum..Duraksıyorlar birden..
Gerçekten mi diyorlar..Şaşakalıyorlar.Başlıyorlar hatırlamaya..
Falanca diyorlar..Bir diğeri için evet evet o da falanca..Yani tipinden yaşından başından işinden çıkarıveriyorlar ve sonunda evet evet iyi keşfetmişin dört kişiler cidden tam isabet diyorlar...Helal olsun sana biz farkedememiştik..Bu güne kadar hiç düşünmemiştik..Seninki bir farklı hadise gerçekten diyorlar..
Ben onunla da kalmıyorum ve başta sıraladığım Seçiller’i soruyorum bu kez..Bir türlü netleştiremiyorlar..Bir türlü tam sayıya ulaşamıyorlar..Hatırlayamıyorlar..
Bakın arkadaş diyorum bir iş yerinde birbirinizi tanımalısınız.. Birbirinizle selamlaşmalısınız..Kimi zaman hatır ve gönül almalısınız..
İşte bir mevzu daha size..
Bir konu daha..
İlginizi çeker mi bilemiyorum ama farklı geldi bana..
O sebeple yazayım dedim..Bir ilginçliği paylaşayım dedim..
Müfit’i konu edeyim dedim..
Hem pekiştirdim böylelikle..Yakından tanımış oldum onları..
Adlarını ezberlemiş oldum..Özelliklerini öğrenmiş oldum..
Sonra düşündüm neredir acaba memleketleri neresidir dedim.
Mutlak hepsi aynı yerdendir,yakın çevredendirler diye düşündüm..
Gerçekten öylemidir bilemiyorum..
Bir nedeni vardır yalnız..
Tesadüfün bu kadarı fazla..
Tesadüften öte bir şey..
Araştırmak,sormak gerek ama..
Müfitler’i ve Seçiller’i..
Aynı şehirden aynı kasabadanlar mı?
Ortak memleketten mi?
Aynı kültür ikliminden mi?
Sorup bir öğrenmek gerek..
Kemal GÜL
21.09.2014
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.