- 599 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
neler oluyor?
Özellikle son dönemlerde insanlar yoz düşüncelerin merhametsiz çıplaklık ayıbında . Yaşanan her şeyin üstünü. kanın öfkenin örtmesi bekleniyor.Ve bunlar şeklen beli olguna gelişmişe düzmece amaçlar yüzündendir
Daha önceleri tasarlanmış olan ülkenin bütünü ve bölünemez sanılan her bir karışı ise, cılız ellerin temasındadır. Adeta işgali altındadır . Malesef oyuncağı durumundadır
Kuşkusuz halkın yararına yapıldığı belli olan çok küçük bir noktalama işreti ile geçmiş teknoloji ile empozeleştirilip aceleci fukara kişilerin emri ile açılıyor umutsuzluğa gericiliğe kapılar...
Konunun genel tanımını yaparken yıkıcılığın,keza nefsin açlığını iyi anlamak açısından, günü birlik siyaseti takip etmek lazım.
Bir insan, düşüncesinin omurgasını kendisi oluşturur fikrinde değilim.Sen yüz isen toplumun hal ve davranışları o yüzün aynasıdır.
Gerçekleşmesi mümkün olmaya, birbirini tutmayan vaatler de var.Kimin için?
Belli bir düşüncesi olan bizlerin çığlığı bu noktada önemsiz,hemde nasıl önemsiz işte örnek... Elinde sapan taş vardı... gezi benzerinde açıklamaları biliyoruz."emir demiri keser" diyenlerin tam tersi her çığlığın üstü kabuklanmaya başlar mı?... hayır!.. hayırlar hayra yorula adı sadece ve sadece masalcılıkdır.
Velhasıl insana hürlük yakışır insanca olabilirlik olan olanı sunulmalı.Eller cepte korkulan ne? evet, alta ki yaranın daha sonra kaşıyıp kaşındıracağının da hatırlanması gerek.Şu anki düşüncesizliğin bilançosu ne kadar ağır olduğunu da. Başta söylenesi bir hareket yok.Nedeni bir ve iki diye ayrışmadır.
Bunların yaşanıyor olması vede kendi beklentimin ekseninde gezinirken. Yarının daha aydınlatıcı olacağının da beklemiyorum.
Birileri bir yerde milyon tadı tadar iken damağı, yutulması yakın kadarda uzaklaşan bir çoğunluk isteği birikir bizlerde.Bunun gerekçesi herkesin açlığı kendine demek duyarsızlık olarak gören görüştüren bir cümlede çıkıyor mu? Ağzımdan. kocaman bir hayır olsa da....Başlı başına bir gerçekle yüzleşmekten de korkarız.
İfade edilen edilmesi gereken eli kolu bağlı kabulü de zor. Alaycı sınırsız bir güç ele geçiriyor.Ne varsa hazıra hıza kapılan düşüncelerden.
Ruh açlığı en fena açlıktır.Ne gariptir ki aslan payının sahibi iken nefes nefese başka hakların peşinde koşuluyor . hedefin varışına varana kadar . Bunların yorgunluk sağında solunda bile geçmez. Yani ulu bir rahatlığın içinde olanı kendini yağmalamak da dır.Bu güzelim ülkede..al al ha! varım? ha! yokum hesabı.
Mefsedet içinde,yakası bağrı açık bir çağı yaşıyoruz.
Keşkelerin artısı kadar eksisi de var bizde. cam erkanın gizeminde ve evimin güveninde olmanın ötesi bir şeyin uğuruna, bu kentlerin yağmalandığı bir bilim kurgu filmin de hele ki hiç değiliz.
ev işe gittiğin ve geliş dönüşlerinin yolu olan o sokaklar dolup taşıyor. Kadın erkek çocuk... Oysa ki yüceltilen değerler insanlık değeridir.
Hangi dilde ırakta olursan ol... gel gel diyen Mevla ana biziz gidemediğimiz yerlere gel dedik.her canlıya güvenli kollarımızı açtık ve şimdi bu olan inkarının adı ne?sana ne faydası var başkasından başkasına felaket tellalığının cisminin...onu söyle....?
konuşa konuşa ağır taşlar bir bir oturdu yerine ...Görünen kör bizim ,sağır da bizim.Asıl manayı yararlı sayan bir enerji ortalıkta varsayılıyor. Bir yandan ise tekme tokat havalarda.
bir yanda ise kim kimin arkasında.Orası zaten netlik kazanmış değil...
Yani hep mi? varız yoksa herkes için mi? varız,payımıza düşenin adı konulmuyor.
Hele ki bu cümlelerin özsüzlüğü içinde ise öfkenin olduğu yerde utanç ve bir o kadar alevin yakıcılığı sarar bedenin dört üçünü.
Oy babam yanıyoruz yanıyoruz... payesiz merhamet yiğitliğine imdat dileyeni ise hiç görünürde yok.
Din mi? iman mı? birbirinden ayrı diye sorulsa.Cevap tektir ama yanıt vermek istemezler.
Başka bir yola kıvrılırlar ve anlamıyorlar ya da anlıyorlar da.
Açıkçası yenikler vicdanen doğrulara, düşünce fukarası olmuşlar.doğrular daha alt sıralarda olduğu içinde.Azgın düşünceleri sosyal yapılanmamızı git gide rivayetleştirdi....
Açılan her konu sıcak sıcağına kapanması için her hile dönüyor...Deniyor ki herkes yazgısına çıplak doğar gayesi kulunun kendisini bağlar ...bunların asıl farkı kendini yok eden alemi ruh boyutu olarak nitelendirmeli ...Ama bir var ki İMANI DİNİ birileri kullanıyor. çıkıp ta.....Yahu vatandaş bu gerçek insanlık ayıbıdır ne yapılması gerekiyor ve dur! demek yerine iflas etmiş bir tüccarın sonu gibi.Hazır sabaha çıkmış. bu güzelim Ülkemiz de. Gelen giden alacağım var deme gayretinde....
Açılsın gözler ve uyduruk bir siyasi yapılanma var. Vatan volkan gibi kaynıyor. Hemde için için, kimin ne kadar sevgisi var. ve ya kaygısı var.onu bilme taraftarı olmalıyız
Ve hazıra konmanın diğer adı.Bu birlik mücadeleymiş.Yemezler arkadaşım. Onca şehit kimin umurunda.vuruluyorsun cehaletinle din korkusu ile,kısaca şu durumda ülkede yamalanmış bir din iman var....
zaralıcan....
12-10-2014
ist
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.