- 1372 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Kadınlar Adet Döneminde Namaz Kılabilir, Kuran Okuyabilir!
Kuran, değişmediği kesin ve noksanı olmayan tek kaynaktır. Kadın ve erkek her müslümanın yaşamı boyunca ihtiyaç duyacağı her bilgi, noksansız Kuran’da mevcuttur. Allah’ın Kuran’da bildirmediği her konu serbest demektir. Kuran’da yer almayan bir hükmü başka kaynaklarda aramak kişiyi şirke götürür. Çünkü Allah ayette hükmüne kimseyi ortak kılmadığını ve hükmün sadece Kendisine ait olduğunu bildirir. ’’Hüküm, yalnızca Allah’ındır..." (Yusuf Suresi, 40)
Başka ayetlerde ise, ’’Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, kafir olanlardır. Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır. Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, fasık olanlardır.’’ (Maide Suresi, 44//45//47) der.
Kısacası Allah’ın indirdiği Kuran’da yer almayan bir konu için ’’ama hadiste geçiyor’’ diyen kişi kafir, zalim ve sapkınlardır diyor Allah. Çünkü Allah ’’Kendi hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz." (Kehf Suresi, 26). Gayet açık ve net...
Bu bilgiler ışığında kadınların adet döneminde namaz kılmaması konusunu ele almak istiyorum. Bu uygulamanın Kuran’i hiç bir delili yoktur. Allah ayette, ’’Sana kadınların aybaşı halini sorarlar. De ki: ’’O bir rahatsızlıktır. Aybaşı halindeki kadınları bırakın ve aybaşından kurtuluncaya kadar onlara yaklaşmayın. Kurtuldukları zaman, Allah’ın emrettiği yerden onlara varın. Allah tevbe edenleri sever, arınanları sever.’’ (Bakara Suresi, 222) buyurur. Ayetten anlaşıldığı üzere adet halindeki kadınla cinsel münasebette bulunulmaması gerektiği bildirilir. Onun dışında namaz kılmaması, Kuran okumaması gibi bir ibare yoktur.
Bu ayetin pek çok mealinde ’’Tahare’’ kelimesi temizlenme olarak çevrilmiştir. Ancak Allah aybaşı halini pislik olarak değil, eziyet/rahatsızlık olarak tanımlamıştır. O zaman buradaki ’’tahare’’ kelimesinden türeyen ’’yetherna’’ fiilini temizlenmek değil, kurtulmak olarak çevirmek daha uygun olur. Çünkü eziyetten, rahatsızlıktan temizlenilmez, kurtulunur.
Ayrıca Kuran bulmaca Kitabı değildir. Bulmaca çözer gibi hüküm çıkmaz Kuran’dan. ’’Ay hali pisliktir, pisken namaz kılınmaz. Demek ki adet döneminde namaz kılınamaz’’ demek zorlama hüküm çıkarmak olur. Apaçık ve noksansız Kuran’da, Allah hükümleri ima ile bildirmez. İmadan da ahirette bizi sorumlu tutmaz. Bu Allah’ın adaletine uymaz.
Bu uygulama Rahmani değil, şeytani bir uygulamadır. Ufak bir hesap ve kısa bir tefekkürle bu kolaylıkla anlaşılacaktır.
Ortalama 15 - 50 yaş arasındaki dönemi ele alalım. Kadınlar bu dönemde her ay ortalama bir hafta namaz kılmıyor, Kuran okumuyor. Bu da yılda 12 hafta, yani üç ay namaz ve Kuran’dan uzak kaldıklarını gösteriyor. Ömür boyunca yaklaşık 10 yıl kadınların alnı secdeye gitmiyor. Geceli gündüzlü 10 yıl! Korkunç bir rakam!
Hal böyle olunca kadının aklı da dini de yarım deme hakkı doğuyor bağnaz zihniyete. Ne büyük bir tuzak bu. Ve çoğunluk bu tuzağa hiç sorgulamadan nasıl da düşmüş. Bazı bayanlar diyor ki; ’’Biz o dönemde de dua ediyoruz, uzak kalmıyoruz’’ Ben de diyorum ki; ’’Omurganız çökmüş, felç olmuşsunuz. Namaz ve Kuran elinizden alınmış. Nasıl uzak kalmıyorsunuz?’’
Samimi müslüman bir bayan bunu sorgular. Hiç bir Kuran’i delili olmadan ömrünün 10 yılı namaz ve Kuran’dan uzak kalmaya razı olmaz. Allah oruç konusunda ruhsat vermiş. Dayanamazsanız daha sonra tutarsınız demiş. Ancak namazın kazası yok ki kaza edesiniz. Ayrıca oruç konusunda ruhsat veren Allah, namazı neden bildirmesin. ’’Biz kitapta hiçbir şeyi noksan bırakmadık...’’ (En’am Suresi, 38) diyor. Bu kadar önemli bir konu noksan bırakılabilir mi?
Kan abdesti bozar ve pisliktir diyenlere de ufak bir hatırlatmam olacak. Allah Maide suresi 6. ayette abdesti bozan şeyleri bildirmiş. Tuvalete gitmek ve eşinize yaklaşmanız abdesti bozar. Bunun dışında abdesti bozan bir şey yoktur. Kan abdesti bozsaydı veya pislik olsaydı, sahabeler kan revan içinde savaş ortamında namaz kılmazlardı.
Ayrıca grip olduğunuzda da ağzınızdan burnunuzdan en pislik cehennem içeceği olan irin akıyor. Ama o halde namaz kılıyorsunuz. O sıvı renk değiştirince mi pis oluyor?
Bazı bayanlar da diyor ki, ’’O dönem çok ağrımız oluyor. Bu nedenle Allah bize izin vermiş. ’’ Ben de diyorum ki; ’’ Ağrınız olsa da alışverişinize, evdeki sorumluluklarınıza, arkadaşlarınızla gün sohbeti yapmanıza mani olmuyor bu. Neden 10 dakika kul olmanıza mani oluyor?’’ Allah aşkı olan kadın, o döneme ’’Oh bir hafta rahatım’’ gözüyle bakmaz. Namazdan önce temizliğini yapar ve aksatmadan namazını dosdoğru kılar. ’’ Oh rahatım diyen zihniyet, Kuran’da müşrik ve münafık olarak geçer.’’
Allah ayette, müminler namazı dosdoğru kılarlar, ibadette kararlıdırlar, namazlarında titiz ve süreklidirler der. 10 yıl kılınmayan namaz için ne titizlikten, ne de kararlılıktan söz edilemez. İtiraz etmeden önce üzerinde düşünün. Şeytanın oyununu bozun ve sizi secdeye davet eden kişiyi değil, sizi secdeden uzaklaştıranları sorgulayın!
Mehtap Gözükan
/MehtapGozukan
twitter.com/MehtapGozukan
YORUMLAR
Kadınlar, o bahsettiğiniz hal bitince "gusül abdesti" alırlar...Yani beden tümüyle yıkanır ki yıkanmasını ALLAH taala emreder...Demek ki, o günleriniz namaz kılmaya müsait değildir...Ayrıca namaz kılmak için abdest almak şarttır, öyle değil mi?...
Üstelik namaz kılmak ; ALLAH taalanın huzuruna çıkmaktır...Gün bitmeden, "gusül abdesti" almadan o hal ile ALLAH taalanın huzuruna çıkarmısınız?...
Bakın, Hz Ömer bir gün abdest almadan namaz durduğunu farkeder...Bir ara cemaatten utanmak kaygısı ile duraklar ama, hemen kendine gelir ve mescidden dışarı çıkar...
Dışarda görenler sorarlar . Ne oldu ? ya Ömer . Neden namazı tamamlamadan çıktın?..Hz Ömer der ki; abdestsiz olduğumu geç farkettim...İlk önce cemaat aklıma geldi ne derler diye amma, sonra nefsime dedim ki...Peki ya Ömer, abdestsiz ALLAH taalanın huzurunda nasıl duracaksın...İşte bu yüzden "haya" ettim ve mescidden çıktım der.... Dikkat edin, bu mevzu "cunub" olma meselesi bile değilken "haya" ediliyor...Ya o bahsettiğiniz vaziyete ne demeli....
Diğer konu; Kur anı kerime kimse yetersiz diyemez çok şükür elbette müslümana cevap veren yol gösteren tek rehberdir...Amma velakin o rehber kitap Resula uyun diyor, bunu unutmayın...Hadisleri, sünneti ve "haşa" Peygamberi bir kenara itmeyi bırakın artık...
Bugün ünlü yazarlara ait bir aforizmayı bile çözemiyor ya da zorlanıyoruz...Hatta edebiyatı güçlü kalemlerin bile ne demek istediğini şiirlerde bile kısmen anlıyoruz... Onun için Kur anı kerim her ne kadar meali olsa bile, hatta indiği dönemde bile o günün arabcasını konuşan sahabe bile ayetlerin ne demek istediğini ALLAH resuluna sormuş ve ALLAHın resuluda ayetlerle ilgili açıklama yapmıştır...
Temsilde hata olmaz; size bir soru soruyorum ...Dedim ya temsil olarak...Diyelim ki, ben gayr-ı müslüm bir insanım...Ve bugün müslüman oldum, hadi siz de bana kuranı kerimden hangi ayetlere bakarak nasıl namaz kılacağımı öğretin... Çünkü, sizde biliyorsunuz ki, islamın şartının biri namaz kılmaktır...Hadi gösterin Kur anı kerimin hangi ayetleridir "nasıl kılınmalı" diye...
ya cok ozur ama neyın muhabbetındesınız sızler .. adet gunu bır bayan . namaz da kılamaz kur anda okumayaz.. dokunamaz bıle .. sadece kur anı kerım dınleye bılır..
su cehaletlıhı bırakın.. ya sız harbıden dejenor olmussunuz yada gercek ıslamın maıyetını ıyı benımsememıssınız.. bu ıthamınızı dehıstırın ve gıdın ohrenın bence ..
serin mavi
“İyiliklerimizi tamamlayalım diye içinizden size bir de elçi gönderdik. O size ayetlerimizi okur, sizi arındırır, size o Kitabı ve hikmeti öğretir ve size bilmediğinizi öğretir.” (Bakara 2/151)
Kitap, Kur’an’dır. Hikmet de Kur’an’dan çıkarılan hükümlerdir. Biz bu hükümleri peygamberimizin hadislerinden öğreniyoruz. Bu sebeple hadisler, asla ihmal edilecek şeyler değildir. İnsanlar nedense bir çorba pişirmek için bile uzmanlık ararlar ama din konusunda kendilerini Peygamberimizden bile uzman kabul ederler. Bunun kabul edilebilecek bir yanı olmadığı açıktır. Bölük pörçük birkaç bilgi ile hadisleri tenkit etmek, çok ciddi bir hatadır."
"http://www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/adetli-kadinin-orucu-ile-ilgili-supheler.html"
...........................................................................................................................................................
"Kadınlar âdetli iken namaz kılmazlar, oruç tutmazlar. Âdetli kadının namaz kılmasının ve oruç tutmasının câiz ve sahih olmadığında, yani âdetin bu iki ibadetin ifasına engel bir mazeret sayıldığında fakihler görüş birliğindedir. Âdet süresince terk edilen namazların kazâ edilmesinin gerekmediği, oruçların ise temizlendikten sonra tutulacağı hususlarında da görüş birliği vardır. (Abdurrahman el-Cezîrî, Kitabu’l-Fıkhî ale’l- Mezâhibi’l-Erbea, I, 133) Hz. Âişe (r.a.), Rasûlüllah döneminde kendileri adet gördüklerinde tutamadıkları oruçları kaza etmekle emrolunduklarını, kılamadıkları namazları ise kaza etmekle emrolunmadıklarını söylemiştir. (Buhârî, Hayz, 20 Müslim, Hayz, 15) bu uygulamalar Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bilgi ve onayı dâhilinde cereyan etmiştir. "
"https://kurul.diyanet.gov.tr/SoruSor/Cevap.aspx?ID=36361&q=kadinlar-adetli-iken-namaz-kilabilirler-mi-"
"Bir ayette Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“İyiliklerimizi tamamlayalım diye içinizden size bir de elçi gönderdik. O size ayetlerimizi okur, sizi arındırır, size o Kitabı ve hikmeti öğretir ve size bilmediğinizi öğretir.” (Bakara 2/151)
Kitap, Kur’an’dır. Hikmet de Kur’an’dan çıkarılan hükümlerdir. Biz bu hükümleri peygamberimizin hadislerinden öğreniyoruz. Bu sebeple hadisler, asla ihmal edilecek şeyler değildir. İnsanlar nedense bir çorba pişirmek için bile uzmanlık ararlar ama din konusunda kendilerini Peygamberimizden bile uzman kabul ederler. Bunun kabul edilebilecek bir yanı olmadığı açıktır. Bölük pörçük birkaç bilgi ile hadisleri tenkit etmek, çok ciddi bir hatadır."
"http://www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/adetli-kadinin-orucu-ile-ilgili-supheler.html"
...........................................................................................................................................................
"Kadınlar âdetli iken namaz kılmazlar, oruç tutmazlar. Âdetli kadının namaz kılmasının ve oruç tutmasının câiz ve sahih olmadığında, yani âdetin bu iki ibadetin ifasına engel bir mazeret sayıldığında fakihler görüş birliğindedir. Âdet süresince terk edilen namazların kazâ edilmesinin gerekmediği, oruçların ise temizlendikten sonra tutulacağı hususlarında da görüş birliği vardır. (Abdurrahman el-Cezîrî, Kitabu’l-Fıkhî ale’l- Mezâhibi’l-Erbea, I, 133) Hz. Âişe (r.a.), Rasûlüllah döneminde kendileri adet gördüklerinde tutamadıkları oruçları kaza etmekle emrolunduklarını, kılamadıkları namazları ise kaza etmekle emrolunmadıklarını söylemiştir. (Buhârî, Hayz, 20 Müslim, Hayz, 15) bu uygulamalar Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bilgi ve onayı dâhilinde cereyan etmiştir. "
"https://kurul.diyanet.gov.tr/SoruSor/Cevap.aspx?ID=36361&q=kadinlar-adetli-iken-namaz-kilabilirler-mi-"
Saynur Baysal Öztürk
Kusura bakmayınız, yorumumu uzatmak istemediğimden başka bir yorum altına yazdım.
Selâm ile.
serin mavi
“İyiliklerimizi tamamlayalım diye içinizden size bir de elçi gönderdik. O size ayetlerimizi okur, sizi arındırır, size o Kitabı ve hikmeti öğretir ve size bilmediğinizi öğretir.” (Bakara 2/151)
Kitap, Kur’an’dır. Hikmet de Kur’an’dan çıkarılan hükümlerdir. Biz bu hükümleri peygamberimizin hadislerinden öğreniyoruz. Bu sebeple hadisler, asla ihmal edilecek şeyler değildir. İnsanlar nedense bir çorba pişirmek için bile uzmanlık ararlar ama din konusunda kendilerini Peygamberimizden bile uzman kabul ederler. Bunun kabul edilebilecek bir yanı olmadığı açıktır. Bölük pörçük birkaç bilgi ile hadisleri tenkit etmek, çok ciddi bir hatadır."
"http://www.suleymaniyevakfi.org/arastirmalar/adetli-kadinin-orucu-ile-ilgili-supheler.html"
...........................................................................................................................................................
"Kadınlar âdetli iken namaz kılmazlar, oruç tutmazlar. Âdetli kadının namaz kılmasının ve oruç tutmasının câiz ve sahih olmadığında, yani âdetin bu iki ibadetin ifasına engel bir mazeret sayıldığında fakihler görüş birliğindedir. Âdet süresince terk edilen namazların kazâ edilmesinin gerekmediği, oruçların ise temizlendikten sonra tutulacağı hususlarında da görüş birliği vardır. (Abdurrahman el-Cezîrî, Kitabu’l-Fıkhî ale’l- Mezâhibi’l-Erbea, I, 133) Hz. Âişe (r.a.), Rasûlüllah döneminde kendileri adet gördüklerinde tutamadıkları oruçları kaza etmekle emrolunduklarını, kılamadıkları namazları ise kaza etmekle emrolunmadıklarını söylemiştir. (Buhârî, Hayz, 20 Müslim, Hayz, 15) bu uygulamalar Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bilgi ve onayı dâhilinde cereyan etmiştir. "
"https://kurul.diyanet.gov.tr/SoruSor/Cevap.aspx?ID=36361&q=kadinlar-adetli-iken-namaz-kilabilirler-mi-"