- 541 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ALLAH VERSİN...
Ağzımız oruç piyasada işte yok morelimde bozuk
dedim şöyle bir sanayiyi gezeyim kafa dağıtayım
sanayinin sayılı zenginlerinden olan arkadaşıma uğradım
hoşgeldin hoşgittin muhabbet
tabi iki erkek bir araya gelince ne konuşur siyaset, spor, din, magazin…
hoş hepsinide iyi biliriz yada bildiğimizi sanırız
kendi bildiğimizi karşı tarafa kabul ettirmek gibide bir lüksümüz vardır karşıdaki insanın görüşüne saygı duymak gibi bir düşüncemiz yoktur benim gibi düşünmüyorsa yaşama hakkı yoktur her neyse onuda başka bir yazımda değinirim inşaallah
başladık konuşmaya biz konuşurken kapıdan içeri yaşlı bir amca girdi belliydi garibandı belliydi fakirdi belliydi ihtiyaç sahibiydi ve dileniyordu “Allah rızası için bir sadaka verirmisiniz” dedi
ben hemen elimi cebime attım
aniden çıktığım için telefonumu ve cüzdanımı şirkette unutmuştum
çok zengin değildim yani bu arkadaş gibi hiçde zengin değildim ama şükürler olsun kendime ait ufak bir işyerim vardı param yoktu ama gönlüm çok zengindi Allah rızasını duyduğumda kimseyi boş çevirmemeye gayret gösterirdim yanımda çalışanlara arkadaşlarada talimatı vermiştim kim olursa olsun Allah rızası diyor ise azda olsa boş çevirmeyin verin
bazen paramız olmuyordu açsa yemek teklif ediyordum, verecek hiçbir şeyim yoksa kapıma gelen kişiden özür dilerdim
Amcaya verecek cebimde param yoktu tam amca kusura kalma valla yok diyecek özür dileyecektim
zengin olan arkadaşım Allah versin dedi
hadi hadi Allah versin
başını öne eğdi arkasını döndü gitti amca
Bana tuhaf gelmişti sonuçta arkadaşımın kendi parasıydı
ne diyebilirdim ki sustum sadece
biz tekrar konuşmaya daldık tabi ramazan ayı olduğu için kapıya dilenmeye gelenlerin haddi hesabı yoktu
ramazan bereket ayıydı
rahmet ayıydı
zekatların sadakaların fitrelerin verilme ayıydı
fakirlerin garibanların sevinme ayıydı
bir ay boyunca topladıkları sadakalarla nerdeyse bayram ediyorlardı
belkide koca bir senede sadece rahmet ayında güzel güzel yemek yiyorlardı
bu seferde içeriye yaşlı bir teyze girdi “Allah rızası için bir ekmek parası istedi”
ben yine başım önde
arkadaşım “Allah versin teyze Allah versin”
bu ne ya diyordu bir taraftanda teyzeye kızıyor azarlıyordu
tabi arkasından kaç kişi daha geldi dilenmeye para istemeye
kim geldiyse hepsine aynı şeyi söylüyordu “Allah versin Allah versin”
Artık dayanamadım dedim ki arkadaşıma
- Kapına gelen yardım isteyen fakirlere garibanlara
- Allah versin diyorsun ya
- Evet diyorum Allah versin ne var bunda
- Allah zaten vermiş
- Ne vermiş dedi anlamadı salak salak baktı yüzüme
- seni vermiş
Yine anlamadı
- nasıl yani dedi
- Seni vermiş arkadaşım dedim
- seni yaratmış
- sana vermiş
- seni zengin yapmış
- sana bütün nimetlerini verdikçe vermiş
- seni vesile kılmış fakirlere sen ver diye
- sen yardım et sen boş çevirme diye
- Allah sana vermiş anladınmı dedim
- Anladım dedi
- Deme bir daha Allah versin diye
- Bugün sana veren Allah yarın senden alır
- Eğer sen Allahın olan malı parayı mülkü
- Allahın yarattığı kuluna vermezsen
- Yarın senden hepsi gider dedim başını öne eğdi
- Haklısın bir daha asla demem dedi
Hayırlı iftarlar dedim
Elini sıktım oradan uzaklaştım
Sonraları duydum ki kapısına gelen
Fakir gariban ihtiyaç sahiplerini
Ve en önemlisi de
Allah rızası için isteyen hiç kimseyi boş çevirmiyormuş
YORUMLAR
Gerçekten çok güzel.
Okudukça tadı arttı yazının.
Çok da hoş final yaptı.
yazanın eline, gönlüne sağlık diyorum.
Hayırlı bayramlar diliyorum.