- 1098 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
KADINLAR
Yüzyıllardan beri kadınlarımıza olan sevgimizi anlatıp durduk. Hiç yılmadan ve usanmadan. Yaşadığımız bugüne kadar geçen zamanda bir gram bile azalmamıştı bu içten içe hayranlık.
Bu özel varlığa karşı ne kelimeler yeterli oldu, ne notalar, ne destan gibi yazılan şiirler, ne de fırça darbeleriyle yaptığımız irili ufaklı resimler. Hatta romanlarda anlattık o tutkulu aşklarımızı, hızımızı alamadık, film karelerinde dillendirdik sevdamızı, hasretimizi.
İlk büyük aşkımız annelerimiz oldu. Süt kokan göğüslerinde bulduk huzuru ve güveni. Tatlı sesiyle söylediği ninnileriyle daldık rüyalara, korkmadık ne devlerden, ne de zalimlerden. Sıcacık eliyle okşadığı başımızı kaldırıp, o şefkat dolu gözlerine bakıp, bizim dünyaya indirilen koruyucu meleğimiz dedik sevinerek.Büyüdük, kendi ayaklarımızın üstünde durduk durmasına da sıkıntı çektiğimiz anlarımızda hep hasretle tekrar koşup sığınmak istedik, o mis kokulu koynuna.
Hayatımızın her anında kadınlarımız tutuyordu elimizden, taşıdığımız her zorlu yükün altından onların yardımıyla kalkıyorduk farkına varmasak ta bazen. Bu kadarla da kalmıyordu o ince ruhlu kadınlar yoktan var ediyordu her şeyi. Hiç çekinmeden koşuyorlardı hayat mücadelesinde yanımızda. Anamız da o kadın, bacımız da o kadın, yarimiz de o kadın, hatta kendi tohumumuzdan dünyaya gelen kızımız da o kadın. Babacığım diye koşup kapıda karşılayan, kendi elleriyle terliğini ayaklarına giydiren o masum kız kimdi? Hep senin gibi bir adamla evlenmek için hayal kuran o değil miydi? İçten içe kıskanırdı annesini, paylaşamazdı biricik babasını.
Ah kadınlarımız, vah kadınlarımız bu dünyada olmazsa olmazlarımız. Ne aşklar yaşanmıştı bu güne kadar dilden dile söylenerek gelen. Çöllerde perişan gezen Mecnun’un kavuşmak için uğraştığı Leyla’sıydı o kadın. Bir avcının tuzağına düşen ve okuyla vurulan ceylandı o kadın. Kınalı keklikti o, dağları aşan, sevdiğine ulaşmak için canını hiçe sayan o kadın… Sarhoş olup da ahu gözlerinde kaybolunan o kadının koynunda ne geceler geçirilmişti aşkla yoğrulan.
Baş tacımız değip, yere göğe sığdıramadığımız kadınlarımızın kıymetini biliyor muyduk gerçekten? Gazetelerde ve televizyon kanallarında boy boy resimlerle katledilen kadınlarımızın ölüm haberlerini alıyoruz durmadan. İri harflerle yazılan manşetlerde yine bir kadın dramı diye başlıklar atılıyor. Yardım istiyor kadın polisten, yardım istiyor devletten ve sonuç koca bir hiç. Kapılar kapanıyordu yüzüne bir bir, tekrar gönderiliyordu kaderine eli boş çaresiz. Çok geçmeden hazin haberle ağıtlar yakılıyordu ardından, kimsenin ruhu duymuyordu.
Kadın olmak onun suçu muydu, bu kadar hayran olduğunuz kadına yaptığınız hak mı? Soruyorum dillerde nağme olan kadın nerede şimdi?
H. Çiğdem Deniz...Çitlembik
YORUMLAR
YAZI DOKUNAKLI ELE ALINMIŞ. SİZ KONUYU GÜZEL İŞLEMİŞSİNİZ AMA İÇERİK HER ZAMAN TARTIŞILABİLİR. YANİ HEP GÜNAHKAR VE ALÇAK OLAN ERKEK Mİ? KADINDAN KADINA DEĞİŞMEZ Mİ DİLLERDE NAME OLMAK.ÇOCUĞUNU DENİZE ATAN DA VAR ÇÖP TENEKESİNE ATANDA. DELİSİ, SİRRETİ,CAHİLİ VE SUÇLUSU DA OLABİLİR. ELBETTE KIYIM YAPMALI DEMİYORUM AMA ERKEĞİN DE BETERİ VE ADİSİ VAR.GÜRCİSTANDA ERKEKLERİN ZEHİRLENMEMEK İÇİN SERVETLERİNİ KARILARININ ÜZERİNE YAPTIĞINI BİLİYOR MUYDUNUZ? KADIN HZ HAVVA ANAMIZDIR KENDİ DEĞERİNİ BİLİP O AĞIRLIĞA SAHİP OLDUĞUNDA İTİBARI YÜKSELECEKTİR KANAATİNDEYİM. SAYGILAR HAYIRLI BAYRAMLAR.
H. Çiğdem ŞİİRBAZ
Kadınımız,kadife tenimiz,sevgi,aşk kokan,şehvet, kokan bal kaymak yanımız
Yarimiz,avradımız,kederimiz,tasamız,acımız,kahkamız,namus abidemiz,anamız bacımız kızımız,öğretmenimiz
işverenimiz,patronumuz,ekmeğimiz,aşımız,kanayan yaramız,göz yaşımız,edebiyatımız, şiirimiz, romanımız,notamız
Dilimizden düşmeyen türkümüz,şarkımız,manimiz,bal misali öpmekten doyamadığımız ateş dudağımız,gamzeli pembe yanağımız,gönül çiçeğimiz,gönül deryamız,denizimiz,sevda okyanusumuz,Aslımız, Şirinimiz,Leylamız
Adımız,şanımız damarlarımızda dolaşan sevda kanımız
Mevsimlerimiz,yazımız,kışımız, baharımız,güzelliğimiz,masumiyetimiz aydınlık,ışık yanımız,can içinde canımız
_________________________________________Kadınlarımız
Riyakar kullarız,çoktur suçumuz günahımız,töre adına namus belamız,ellerini kollarını bağlayarak töre adına fıratın soğuk sularına insafsızca bıraktığımız kadınlarımız,kafasına kurşun sıkarak hayatına son verdiğimiz,kollarını bacaklarını boğazını keserek aşkımıza cevap vermedi diye cesedini çöplüklerde topladığımız arap çöllerinde beline kadar kuma gömülerek taşlanarak öldürdüğümüz,recm ettiğimiz kadınlarımız
Orta çağ karanlıklarına laik gördüğümüz ,özgürlüklerini kısıtladığımız, güneşini çaldığımız,iç güdülerimize mahkum ettiğimiz halvet gözü ile baktığımız,insana saymadığımız kadınlarımız bir metea gibi şerefsizlerce fuhuş için seks kölesi olarak alınıp satılan,pazarlanan sermaye sayılan kadınlarımız
Sizlersiz yapamayız,kalırız dünyada yapa yalnız, lakin riyakar yüzümüzle asırlardır size reva gördüklerimizden,çektirdiklerimizden ne hikmetse utanmayanlardanız
,insanlık dersi almayız,oysa bizleri siz yarattınız
İyiki varsınız
Saygı ile