- 766 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KOMŞİ...
Adam, Yunan kahvesine girdi. Boş masalardan birine oturdu. Derdini paylaşacak birine ihtiyacı vardı bu yaban ellerde. Kaos ortamı yoktu Türkiyedeki gibi.Yerleşik sistem, herkesi yola getirmişti zaten. En ufak bir taşkınlıkta, olumsuzlukta Alman polisi Gülyabani gibi dikilirdi insanların ensesinde. Öyle adam kayırmaca da yoktu, rüşvet de yoktu. Neyse o. Biraz önce trafik lambalarında yeşilin yanmasını beklemeden kırmızıda geçince (yaya olarak)onbeş eura ceza kesmişti Alman polisi. Kendisini haklı göstermek için yarımyamalak almancası ile dil dökmüştü ama nuh deyip isa peygamber dememişti polis. "Nayn" , kanun gibi çıkmıştı ağzından. Hele de pasaportunda Türk olduğunu görünce;" hımmmm " yapmıştı," domuz Türk "dercesine.
Kahveci yan masalardakilerle ilgileniyordu. Vasilis, göz hizasından görmüştü müşterisinin girdiğini.
- Birkaç gün yoktun komşi, nerelerdeydin?
- Sorma, canım sıkılmıştı, Berlin’e gittim, gezdim.
- Nevar ne yok Berlin’de?
-Şu meşhur Berlin Duvarı’nı gördüm. Adamlar nereden nereye gelmişler baksana.
- Çalışmayla komşi çalışmayla. Almanlar ikinci dünya savaşında bizi bir haftada işgal etmişlerdi, çok gebertmiştik bunları ama bak şimdi ikimiz de muhtaç kaldık heriflere. Ekmek parası için buralardayız. Neyse, ne içersin?
- Kahve.
Biraz sonra iki kahve getirdi Vasilis. Moralinin bozuk olduğunu anlamıştı Türk dostunun.
- Ne o, yüzünden düşen bin parça?
- Derdimi sorma Vasilis, buraya oğlanın düğünü için gelmiştim ya...
- Evet komsi...
- Kız tarafı afra tafra yaptı.
- Nasıl yani?
- Yüz gram altın almamızı söylemişlerdi, buraya gelince gidin yüz gram daha alın gelin demezler mi.
- Eee?
- Ben de ha siktir çektim, sizin gözünüzü mal-mülk bürümüş dedim.
-Takma kafaya komşi. İnsanlara hak ettiği kadar değer vereceksin.
Neyse yarın pazar, mangal yapmaya ne dersin, hanımları da alalım şöyle gelmişten geçmişten, dedelerimizin mübadil öykülerinden konuşalım. Olmaz mı?
- Olur Vasilis kardeş, olur.
Kahveden ayrıldığında biraz olsun moreli düzelmişti. Vasilis de olmasa çat diye çatlayacaktì nerdeyse. Bir sürü Türk vardì çevresinde ama hepsinin de gözlerini hìrs bürümüstü; mal mülk hìrsi...Ìyi ki Yunan dostu Vasilis vardi...