He Valla!
‘’Son baharın, sonbaharın geldi!’’
‘’Evet, geldi. Gidiyor!’’
‘’Mutlu musun?’’
‘’Mutlu, aynı zamanda hüzünlüyüm. Mutsuz değilim!’’
‘’Geçmiş baharlarını anıyor musun son baharında?’’
‘’Hiç anmaz olur muyum! Ölürken anıyorum baharlarımı. Ağlamak istemiyorum. Bilirsin mutluluk ağlatır adamı!’’
‘’O değil de pak bir sonbahar gününde seninle köye gidebilirdik dostum!’’
‘’Evet gidebilirdik! Gelirsen gideriz belki.’’
‘’Belki!’’
‘’Evet, belki! Şu an çalışıyorum. Sen de çalışıyorsun!’’
‘’Sıçayım böyle çalışmanın içine! İstediğimiz zaman gezemiyorsak ne anlamı var?’’
‘’Sıçma! Devletin memurusun! Sıçarsan devlet de sıçar.’’
‘’Ben izin alsam bile sen izin alamazsın. Özel sektör. Neyse çıkarsın işten! Çıkarsın işten değil mi? Sıçasın öyle işe!’’
‘’Evet sıçayım böyle işe. Taşı sıkıp suyunu çıkardıktan sonra sıçacağım böyle işlerin içine.’’
‘’Köye gitseydik iyi olurdu valla!’’
‘’İyi olurdu valla.’’
‘’He valla! Ha-ha-hah!’’
‘’Ölüyoruz galiba!’’
‘’Evet, ölüyoruz!’’
‘’He valla! Hah-ha-ha!’’
‘’Recep Cumhur olmuş yeni duydum valla!’’
‘’He valla, onun da son baharı!’’
YORUMLAR
Kapitalizm maalesef hayatın bulunduğumuz her noktasına nüfuz etmiş. tam hatırlayamıyorum ama şöyle bir söz vardı sanırım. eğer günün yarısından fazlasını çalışarak geçiriyor ve kendinize zaman ayıramıyorsanız kölesiniz demektir. ( eski çağdaki köleler de aç kalmıyor ve sadece çalışıyorlardı. onlardan tek farkımız özgür olduğumuz algısına sahip olmamız ve boş bir özgüven) öyle çalışmalıyız ki fiziksel yaşamımız devam etsin diye bu sistem. insanoğlunun kendini gerçekleştirme idealini hep feda ediyoruz bunun uğruna. ama insanoğlu öyle bir noktaya geliyor ki yaşamı tükenme noktasına gelmiş de hiçbir idealini gerçekleştiremediğii görüyor. artık elinde para varsa bile geç kalınmıştır. tebrik ederim
Bir yandan hayatın dayattığı şeyleri alt etmek için girilen sokakları yaşamın, bir yandan anıların tıpkı vahşetin çağrısına kayıtsız kalamayan bir kurt gibi, her şeyi bırakıp ve belki de sebebi korkmuşluk, yılmışlık olan kaçış isteğiyle geçmişe, özellikle de çocukluğa, ilk gençliğe sığınma arzusu...
Son cümleye verilecek tek cevap; ortak aklı temsil eden halk, aydınlardan bilgedir diyip, insanlığın bulduğu en güzel şey olan serbest seçime saygıdır.
Hafta sonuna hoş bir sada idi, yazın değerli yazar.
Devlet çalışanının kronik realitesi.
İşten atılma korkusu.
Özel sektörde böyle bir korku yok mu?
Var olmasına var da,
zaten iliğini sömürüyorlar,
atılırsan, başka bir sömürücü bulur, kapısına kul olursun.
Gerçi zamanımızda oldukça zor iş o da.
Ya vasıflı olmalısın, ya da iyi bir torpilin olmalı.
Köy özlemi,
içimize buruk bir heyecan düşürdü.
Yola mı düşsek usuldan, nedir?
Ve,
siyasetle noktalanmış bu güzel çalışma.
Nasıl ısınmış ki adamın suyu?
Bence,
2023 yılına kadar orada.