DÜŞ
Bir çocuk kaç defa yere düştükten sonra kalkmayı ama ağlamadan kalkmayı öğrenir?
Ağlamanın dizindeki kanı durdurmayacağını , eğer kalkmazsa kimsenin elini uzatmayacağını, kaç düşüşten sonra anlar?
Kalktıktan sonra yanaklarını ellerinin tersiyle kurutup , hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmeyi bilmem kaçıncı düşüşünde öğrenir?
Düşmek hep kötü müdür?
Meselâ heran aklıma düşüyorsun , bu kötü olmamalı.
Sonra kalemimin ucundan kağıda düşüyorsun . Hemde her satırına, her cümlesine , hece hece halı dokur gibi dokuyorum nasırlaşmış ellerimle kağıda. .
Utanmıyorum ellerimden seni sevmenin yan etkisi onlar , seni çokça yazmanın! Dedim ya her an aklıma düşüyorsun da aklımdan düşmüyorsun bir türlü. Oysa düşsen , çocuk gibi dayanıklı değil kalbim , kalkamaz birdaha, başkasıda kaldırmaz, ağlamazda , belki kanar hatta çokça kanar.
Her an seni düşünmek zahmetli fiil.
[Merve Meriç Ö.]
YORUMLAR
Fenelon
!.sean.!
gülüyorum..
ya yaptıgım hatalara yada cok inandığımda aldığım darbe ,ders oluyor.
öyle ..
o çocuk her düştüğünde elinden tutan, üstünü silken, gözyaşlarını silen biri olduğunu bilirse, bunları öğrenmesine gerek kalmaz. ama o çocuk bunları ne kadar çabuk öğrenirse o kadar iyi. çünkü eninde sonunda gözden, gönülden, akıldan ya da bedenden düşecek.
Fenelon
Yazı iki bölümden oluşturulmuş.
Birinci bölüm,
tüm insanların ortak özelliği idi.
Düşüşlerden kalkmasını öğrenmek.
Gerçekten hayat çok güzel tasvir edilmişti.
İlgi ile okuduk.
İkinci bölüm ise, sevgi üzerineydi ve kişiseldi.
İhtisas alanımızın dışında kalıyor.
Ama, bu konuda fikir beyan edebilecek çok kara sevdalılar mevcut defterimizde.
Hayat bazen acıdır.Düşmek ise daha acıdır.Acılar zamanla unutulur.Fakat izi illaki kalacaktır.Hayat bazen düşe düşe kalkmayı da öğretiyor.