ÖLÜMLERİNİN 87. YILINDA SACCO VE VANZETTİ

• 16 Eylül 2014 Salı 20:54:44

23 ağustos 1927 günü , ABD’nin Masasachusets eyaletinde İtalyan kökenli iki işçi, cinayet suçundan idam edildi. Ama bunlar suçlu kişiler değildi. Bu insanlar örgütlü birer sosyalist olan Nicalo Sacco ve Bartolomeo Vanzetti idi. Bu insanlar Büyük Ekim Devrimi’nin aydınlığında yürüyen ve sırf bu yüzden kapitalizm tarafından cezalandırılan iki neferdi. Bu insanlar, içimizden ikimizdi.

Niçin bu iki güzel insan, ünlü Amerikan ’’adaleti’’ tarafından kurban seçilmişlerdi ? Sacco ve Vanzetti’nin aynı günde ölmeleri dışında üç ortak özellikleri daha vardı.

Birincisi, ikisi de 12 yıl önce İtalya’dan Amerika’ya göçmen olarak gelmişti. İkincisi, ikisi de işçiydi. Üçüncüsü ise, ikisininde bir işçi örgütüne üye olmasıydı.

Bu üç özellik 1917 Ekim Devrimi’nin yarattığı eşitlik ve özgürlük mücadelesi dalgasının karşısında duran, bir yandan sosyalistleri toptan yok etmenin araçlarını üretmeye çalışırken, bir yandan da onları teker teker avlamaya çalışan kapitalizmin savunucuları için yeterliydi. Sırada sadece üzerlerine yıkabilecekleri bir suç bulmak kalıyordu.

Nitekim 1920 yılının 15 Nisan’ında bir banka soygunu oldu. Soygun sırasında iki banka görevlisi öldürülmüştü. İşte aranan fırsat buydu. Hemen Sacco ve Vanzetti tutuklandı. Tek tutuklama gerekçesi ise soyguncuların İtalyan aksanıyla konuşuyor olmalarıydı. Mahkeme kararını çoktan vermişti. Daha ilk duruşmalarının çıkışında, sözde tarafsız olması gereken jüri başkanının ’’bunları her halukarda asmak gerekiyor’’ şeklindeki açıklamaları her şeyi açık ve net gözler önüne seriyordu.

Bunların fark edilmesi üzerine ’’Sacco ve Vanzetti’yi Koruma Komitesi’’ adında bir komite kuruldu. Komite mahkemedeki insanlık dışı uygulamaları teker teker ortaya çıkarmaya, olan bitenden fazlaca haberdar olmayan kamuoyunu bilgilendirmeye başladı. Komitenin başarılı çalışması sonucunda gelişen dayanışma, sadece Amerika’da değil dünya çapında bir kampanyaya dönüştü.

Bu süreçte, savunmanın, davanın bir üst mahkemede tekrar görüşülmesi için yaptığı sekiz başvuruda radedildi. 9 Nisan 1927’de idam kararı kesinleşti ve 23 Ağustos 1927’de uygulandı.

Böylece dünya işçilerinin mücadelesine 1 Mayıs’ı 8 Mart’ıhediye eden Amerikan işçi sınıfı 23 Ağustos’u da bir anma ve mücadele günü olarak tarihe yazdırdı.

Son gün geldiğinde Londra’da İngiliz kömür işçileri, tekstil ve dok işçileri, Rio de Jenerio’da Birleşik Devletlerin elçiliği önünde ki kalabalık, Moskova’da duvar gazetelerinin önünde bekleşen işçiler, Paris’te Amerikan elçiliği önünde bütün gece nöbet tutmuş olan insanlar, Varşova’da ellerindeki illegal afişleri asıp bitirmiş olan gençler, Sidney’de Amerikan elçiliğine doğru yürüyüşe geçmiş olan işçiler. Bombay’da işlerini bırakmış olan işçiler. Tokyo’da polislerin sopalarının önünde direnen kalabalık. NevYork’ta ve diğer bir çok Amerikan şehrinde sokakları dolduran insanlar çaresizliği yaşıyorlardı. Bu çaresizliğe ortak olmayan iki kişi vardı. Bunlar Sacco ve Vanzetti idi.

Onlar yaşadıkları sürece uğraştıkları bir işi, ölürken başarmanın mıutluluğunu ve haklı onurunu yaşıyorlardı. Vanzetti son sözlerinde suçsuz olduğunu tekrarlarken, büyük bir inançla şunları ekliyordu:

’’Bu ölüm, bizim başarımız ve zaferimiz oluyor. Sözlerimiz, yaşamımız, acımız, bunlar hiç bir şey değil ! Esas plan yaşama hakkımızı, iyi bir kunduracı ile yoksul bir balıkçının yaşama hakkını elimizden almaları, işte bu çok şey ! Bu son dakika tamamen bizimdir. Bu son acı zaferimizdir. Çünkü insanlar bizim çektiklerimizi anımsayacak ve adaletli bir dünya için daha güçlü savaşacaklar !’’