Pazar Günlüklerim 4



Ah Balıkçı !!! J Bütün yeri kaplamış, kırmızı, ahşap, üstü balık dolu tepsileri. İnsan, Çiçekçi Abla’yı düşünmez mi hiç?

Neyse ki, karşı tezgahın yanında boş yer kalmış. ‘Oraya geç bugün abla, güneş gerçi ama, idare et’ dediler..Etmezmiyim hiç. Bronzlaşmak için güzel bir günmüş, keşke şort giyeydim ve kolsuz bir tişört J

Bu hafta daha çok saksım var. İki kasa. Kollarımın Herkül gibi pazulu olmasını ne çok istedim. Her koluma birer sandık. Oysa iki kolumla, birini bile zor taşıyorum. Neyse, iyi olacak ya her şey, yılma Serap..

İlk kasayı, götürdüm, yan komşum sebzeci Abi’ye teslim ettim.

Sebzeci Abi demişken bir parantez açayım. Önyargılı olmamaya çalışırım hep ama, bazen başaramıyorum. Bu adamı dışarıda, yolda falan görsem, nefretle bakarım. Çünkü başında cüppesi, ayağında şalvarı, bir karışımdan fazla sakalı ile, tam bir Yobaz görünümünde. Oysa öyle iyi, öyle yardımsever, sohbeti güzel ve en önemlisi çiçekleri çok seven biri. Ders bilmem kaç; insanların görünüşüne bakıp, hüküm verme…

30 dakika kadar süren geriye dolmuş yolculuğundan sonra, evdeki diğer kasayı da alıp, tuttum pazarın yolunu gene.

‘Abla nerde kaldın ya, çok soran oldu, fiyat da söylermedin, ama hepsi tekrar geleceklerini söyledi’ Sevindim, hevesle dizdim gene saksıları, komşumun verdiği kasanın üzerine..büyükler arkaya, küçükler öne.

Güneş tepemde kızdırıyor..Depola sıcağı Serap..Kış günü, ihtiyacın olacak pazarda.

Müşteriler gelmeye başladı işte. Biraz bilgi ve tecrübe sahibi olduğum konuları, diğer kaktüsseverlerle paylaşmak, güzel bir duygu. Onlar yolun başında, bense biraz daha yol almış durumdayım.

Müşterilerim genelde, önceki haftalarda gelen kişiler. Virüs yeni bulaşmış, koleksiyonlarını genişletmeye çalışıyorlar. Bu hafta satış daha iyi.

Bir de konuk ‘Koleksiyoner’ var bu hafta J Her hafta bir misafir ağırlamayı planlıyorum :P Saksılarımı imzalatsak, napsak J)))

Sevgili Betülcüm geldi yanıma. Tüm neşesi, enerjisiyle şenlendirdi beni sağ olsun. Kahve ısmarlaması da cabası J Burda da bir fikir geldi bak aklıma. Bir tepsi dolusu, yarısına kadar sıcak su dolu olan bardakları ve, çay dolu termosu ile dolaşan bir çaycı var pazarda. Kahveci neden olmasın? En çok aradığım kahve mesela, benim gibi tutkunlar vardır mutlaka. Yazdım kafamın bi köşesine. Çiçekçilik iyi gitmezse, kahveci abla da olabilirim J

Yağmur, akşam ile birlikte geldi. Eyvah, nasıl taşıyacağım geriye bunları..Bir kasa doldu, geriye 4 saksı kaldı..Napsam napsam…Tabii ya..Her fırsatta gelip, çiçeklere bakan, sürekli soran Sebzeci Abi’ye vereyim..Tüm ısrarlarına rağmen, tezgahına bıraktım ve kaçar gibi uzaklaşmaya başladım. ‘Ablaaa, ben de kavun vercektim sana dur’…Şaşırmış, nasıl taşıyacağım…’Haftaya alırım Abi’…

Bir Pazar da böyle bitti. Islak..nefes nefese ve tatlı bir yorgunlukla girdim eve…