- 508 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
DENEMELER |
Geçmiş nedir ki ?
Bedenin bir yarısının köz hâli değilmidir.
Bir anıya basarsa ayağın ya da bir müziğin kulağını tırmalayıp "unuttum "sandıklarını eşelediğinde iyileştiğine inandığın yaraların kabukları kalkmazmı ?
Geçen onca zaman içinde şunu anladım
İçimize attığımız herşey ölmüyor aksine yaşıyor büyüyor
Ruhumuzun onca yorgunluğu bundan hepsi birer elbise gibi üst üste yığılıp kalın bir yük oluyor.
En ürkütücü kader kısmı yok
Kimin yaşadıklarımızdan bir fazla ürkmüşlüğü var ?
Sanık olmak kadar tanık olmakta zordur.
Bir film koparken öbürü o filmin başından başlıyor
Hiç biri öteye gidemez insan bi yerde biter
Ve tanığın anlatması oraya kadardır.
Yalnız kalmanın insanın kendisiyle konuşmanın en iyi fırsatı olarak bilinir.
Ve tuhaftır ki;
İnsan kendisinden başkasına kendini emanet etmeyi hep tercih eder.
Sonra birşeyler daha öğrenmemiz gerektiğini anlarız
Kendimize başka şekil katlanamayız.
Alışmak en korkunç etkenlerden biridir herşeye alışıksın ve canını acıtan tek bir şey yok
Acıya alışmak acıyla acımamak insanı değersiz kılan en ürkütücü yaşamdır.
Kendiliğinden oluşan doğadaki mucizeler insanı en kolay dalgınlığından koparandır.
Düşünki bir çatıda su dökülüyor yürüdüğün yolda kaynağını görünceye kadardır merakın. Ama yağmur öyle değil bir ritimde seni kendine çeker.
İnsan ne kadar dalgın olursa olsun yağmurun yağması onu yine toplar.
Ben hep diyorum yağmur ikinci anne sesidir..
Dünyayı biliyoruz en azında
Dışında kaldığımız gibi içimizin.
Kitaplar insan hayatını tam olarak yazmıyor insan bazı zamanlarda yoktur aslında kendi hayatında bile
Orası hiç yazılmıyor.
O satır arasındaki boşluklardır bir tek eksikliğini farkedenler orada olduğunu bilirler.
Zaman duraksız imlasız imâsız ardında düzenli bir ünlem bırakır o kadar.
Ömür kısa alışılmış bir cümledir herkes mutsuzluğunu ölçmüyor bir kaç ömürlüktür aslında.
Keşfedilmeyi bekleyen bir huzur yok keşfedildi insan neyle mutsuz olacağını biliyor
Huzur kendini bilmekle onu kaybedip arkasında koşmaktır bu seyirde denk gelmektir "anların" duraklarına bu yeterlidir belkide.
Bir ömür mutlu yaşamak insan işi değildir.
Dünya acının her halinden mevcut.
Tesadüfler bazen iyi eğdirir insanı içine
Aşk gibi.
Aşk tesadüf ve ihtimaldir çünkü hayalllerinde yaşadığını tam görmek sınırsız suâlsız ermek ancak bir tesadüfün izdüşümüdür.
Hayaller diyorum çünkü korkularını yari yarıya indirmekten başka bir şey yok insanların..
Yüksel Batu
YORUMLAR
düşünülmüş hissedilmiş , dahası derdedilmiş satırlar..
evet o kaybedilmiş huzur ve kaydedilmiş mutsuzluk ; tam bir yalnızlık nasib olduğunda eğilme fırsatı bulduğumuz içimizde vücut buluyor aslında.. dokunmak yahut anlatmak; elbette mümkün değil..
yinede sözün dile kurulmuş en büyük tuzak olduğunu bile bile avlanır insan harflere koşulsuzca ..
saygılar ..