- 2311 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
OSMANLI’YI YENİDEN KURMAK MI? TURŞU MU KURUYORSUN BİRADER?
Efendim bazıları son zamanlarda bu tabiri oldukça sık dillendiriyorlar. ‘’ Osmanlı’yı yeniden kuracağız’’
Osmanlı’nın o ihtişamını, o kudretini yeniden yaşatacağız diyenlere pek bir şey diyesim gelmiyor her ne kadar onlar da yanlış içinde olsalar da. Çünkü Osmanlı 600 sene kadar yaşamıştır ama ancak iki yüz sene kadardır ihtişamlı dönemleri. Dediğim gibi yine de hedefi O eski kudret olanlara bir şey diyesim gelmiyor. Lakin doğrudan doğruya Cumhuriyeti devirip yerine tekrar Osmanlı Saltanatını getirmeyi düşünenler de var. İşte bu gün konum bunlar.
Emekli Bir tarih Öğretmeni olarak yardımcı olalım Osmanlı’yı yeniden kurmak kavramını dillendiren vatandaşlarla.
Gelin bunu bir diyalog olarak yapalım. Konuşanlardan biri ben olayım öteki de O olsun.
O- Hocam Osmanlı’yı yeniden kuracağız.
BEN- Çok güzel. Haydi başlayalım o zaman. Bu Osmanlı Devletine bir Padişah lazım. Padişah kim olacak?
O-Recep Tayyip Erdoğan Tabii ki. Seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı
BEN- Olmazzz…Seçilmiş adamdan Padişah olduğu nerede görülmüş? Otuz altı Osmanlı Padişahından hangisi seçimle iş başına geldi?
O-Cumhurbaşkanlığından ayrılır padişah olur.
BEN- Yine olmaz.
O-Neden?
BEN- Osmanlı Devleti kuruyoruz. Padişahın Osman Gazi Soyundan olması lazım.Eğer Recep Tayyip Erdoğan olursa kuracağımız devlet Osmanlı değil Recepli ya da Tayyipli devleti olur. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan Osman Gazi soyundan gelmiyor.Atalarının Gürcü olduğunu bizzat kendisi söylemişti
O-Olsun hocam. Hürrem Sultan da Ukraynalı değil miydi?
BEN-Allah’ın şapşalı. Hanım sultanlar oluyor ama Padişahlar yabancı uyruklululardan olmuyor.
O-Hımmm…O zaman Osmanlı soyundan birilerini tahta çıkarmak lazım. Eh Recep Tayyip Erdoğan da artık Vezir-i Azam olur.
BEN- Dur bir dakika durrr. Vezir-i Azam diyorsun. Daha Osmanlı’nın hangi dönemini kuracağımıza karar vermedik.
O- Bir de o mu var yani?
BEN-Olmaz mı? Kuruluş dönemini kuracaksak Vezir, Yükselme dönemini kuracaksak Vezir-i Azam, Duraklama ve Gerileme Dönemini kuracaksak Sadrazam, Çökme ve dağılma dönemini kuracaksak Baş Nazır olur ancak Recep Tayyip Erdoğan.
O- Vay anasını yaaa..Amma da bürokrasi varmış haaa…Neyse Hocam En Parlak dönem olan kanuni Dönemini kuralım.
BEN- Oldu kuralım.
O-Hocam hiç hayatta olan Osmanlı Şehzadesi var mı? Malum onlardan birine vereceğiz saltanatı.
BEN- Var var merak etme. Şu anda hayatta olan Yirmibeş Osmanlı Şehzadesi var. Beşi Türkiye’de yaşıyor hem de.
O- Oh be ben de baya korkmuştum ya bunların soyu tükenmişse diye.
BEN- Yok yok dedim ya var. En yaşlısı 88 yaşında en genci henüz bir kaç aylıkmış.
O-İyi En yaşlısını çağıralım gelsin padişah olsun.
BEN- Olmaz.
O-Yav hocam sen de her şeye olmaz diyorsun. Neden olmuyor ki?
BEN-Oğlum sen de tarihten hiç bir mok anlamıyormuşsun. Ne dedin bana? Kanuni Dönemini kuralım demedin mi?
O-Dediiimm. Ne olmuş?
Ben- Kanuni döneminde var mı öyle en yaşlı şehzadenin tahta geçmesi diye bir olay?
O-Yok mu? Peki nasıl oluyordu o dönemlerde tahta geçmek? Babadan oğula değil mi taht?
BEN- Taht babadan oğula da hayattaki şehzadelerden hiç biri bir padişahın oğlu değil.Abdülmecit , Abdülaziz, V. Murat, II. Abdülhamit ve V.Mehmet Reşat’ın torunları, torunlarının oğulları ya da torunları.Hangisinin torunu geçecek başa?
O-Yaaa..Hakket hocam hangisinin torunu geçecek başa?
BEN-Dur durr. Telaş etme o kadar. Onun da çaresi var.
O-Oh be hocam az kaldı yüreğime iniyordu. Osmanlı’yı kuramıyor muyuz diyordum neredeyse.
BEN- Şimdi ilk iş şehzedelerin hepsini çağıralım
O-Tamam hocam çağıralım. Sonra seçim yapalım. En çok oyu alan şehzade padişah olsun.
BEN- Olmazzz.
O-Yahu yine ne oldu?
BEN-Senin aklın hâla cumhuriyette. Osmanlı’yı kuruyoruz. Seçim meçim yok.
O-Haaa..Anladıııımmm. Şehzadeler kendi aralarında seçecekler padişahı.
BEN- Hâla seçim diyor yahu. Ne seçimi oğlum. Ortada kanun var nizam var. Şehzadeler de o kanuna uyacak.
O-Hangi kanun? Anayasa mı?
BEN- Delirtme adamı. Hem Osmanlıyı kurmak diyorsun , Hem Kanuni dönemi diyorsun, hem de Anayasa…Anayasa mana yasa yok.
O- Eee o zaman nasıl olacak?
BEN- Anayasa yok ama Kanunname-i Âl-i Osman var.
O- Yani?
BEN- ‘’ Evlatlarımdan her kime saltanat müyesser ola, devletin bekası için karındaşlarını katletmesi şer’an caizdir’’
O- Anlamadım hocam.
BEN- Yani şehzadeler birbirlerini öldürecekler. Artık kim hayatta kalırsa.
O-Amanın boooo…Yirmi dört şehzade ölecek yani?
BEN- Evet. Hepsi gelirse tabii ki. Düşünebiliyor musun? Kimi Paris’ten, Kimi Nevyork’tan , kimi başka ülkelerden , orada kurmuş oldukları yeni hayatlarından vaz geçecekler, Türkiye’ye gelip birbirlerini öldürecekler. Üstelik hepsi bu kadar olsa da iyi.
O-Dahası da mı var?
BEN- Olmaz mı? Mesela sen…Hangi şehzadeyi tutacaksın?
O-Ne bilem hocam? Hiç birini tanımam ki? Hem ille de birini tutmam mı gerekiyor?
BEN-Elbette…Onlar öyle kuru kuruya mı savaşacak birbirleriyle? Her birine asker lazım, ordu lazım. Kendisiyle birlikte savaşa girecek yiğit lazım.
O- Ihhhhh.
BEN-Ne o gaz mı saldın yoksa? Osmanlı’yı kuruyoruz. Sen turşu kuruyoruz mu sanmıştın yoksa?
O-Hocam bu işin bir oluru yok mu?
BEN-Var ama onun da sakıncaları var.
O-Ne, nasıl?
BEN- I.Ahmet Kanunlarını uygularız.
O-Yani?
BEN-Yani tahta en yaşlı ve en aklı başında olan şehzade geçer.
O-Yahu hocam madem böyle bir yol var ne diye uğraştırırsın beni.
BEN-Tahta en yaşlı ve en aklı başında şehzde geçer de orada da sıkıntı var. I.Ahmet kanunlarını uygularsak da Osmanlı Devleti’nin gerileme dönemini kurmamız gerekecek. Çünkü bu kanun gerileme dönemi ve sonrasında uygulandı.
O-Hocam dönem Osmanlı’nın en parlak dönemi ama kanun I.Ahmet dönemi kanu olsa?
BEN-Sen Şam’ın şekeri olsun ama Arabın g.tü olmasın diyorsun. İkisi bir arada olmuyor. Şam’ın şekerini yemek istiyorsan Arabın g.tüne katlanacaksın.
O-Anladım hocam. Yanı netice olarak şehzadeler birbirini öldürecekler eğer Osmanlı’nın en kudretli dönemini kuracaksak.
BEN-Evet de asıl zurnanın zort dediğ yer de burası işte.
O-Niye ki?
BEN-Bir soru da ben sana sorayım. Vatikan’ın başında yani Papalık makamında Papa Abdullah İbni Osman el Mustafa adlı birinin olabilmesi mümkün müdür?
O-Olur mu hocam. Besbelli ki bu bir müslüman. Müslüman adamdan papa olmaz.
BEN-Aynı şekilde hristiyan adamdan da Halife olmaz.
O-Anlamadım hocam. Konuyla bağlantısı ne?
BEN-Konuyla bağlantısı şu: Bu yirmi beş şehzeden beşi hrıstiyan. Düşün şimdi Şehzadeler arası taht Kavgasından şehzade Roland Selim, ya da Eric Ziyaeddin, veya Daniel Abdülhamid, Osman Rene, Mahmud Francis galip çıkarsa ne olacak?
O- Valla iyi şeyler olmayacağı belli de sen yine de anlat.
BEN-Osmanlı padişahları aynı zamanda halife oldukları için bu saydığım isimlerden biri Tüm İslam dünyasında Hz. Muhammed’in (S.A.S) yeryüzündeki vekili sıfatıyla İslam dininin en büyük temsilcisi olacak.
O-Hocam bu Osmanlı’yı yeniden kurmak bayağı riskli bir olaymış.
BEN- Ne sandın ya. Risk sadece bu kadarla kalsa iyi. Neticede milletin önemli bir kısmı için dinin minin önemi yok nasılsa o bakımdan da halife efendi müslümanmış, hristiyanmış ya da ateistmiş fark etiyor. Asıl sıkıntı başka.
O-Hocam bundan daha büyük ne sıkıntı olabilir ki?
BEN- Oğlum Osmanlı’yı yeniden kuralım derken ve bu kurma işini de en parlak dönemine göre düzenleyim derken dozu ayarlayamazsak ne olacak? Ya duraklama ve gerileme hatta dağılma dönemini kurarsak? II. Mahmut’un dediği gibi ‘’ Denize düşen yılana sarılır’’ hesabı koskoca bir İmparatorluk olarak bir valimizin isyanını bastıramadığımız için Rusya’dan yardım istemek zorunda kalırsak? Düşünsene, şu anda da bir isyan var doğu ve güneydoğuda ve biz ABD den yardım istiyoruz bu isyanı bastırmak için. Ne olur?
O-Ne olacak hocam temelli moku yeriz.
BEN-O zaman o moku peşin peşin yemekten vaz geçin. Cumhuriyet nerenize batıyor da tekrar Osmanlı Saltanatına dönmek istiyorsunuz?
O-Hocam sen Osmanlı düşmanısın galiba.
BEN-Hayır sen Osmanlı Düşmanısın.
Bak Osmanlı’nın Son Şehzadelerinden Ertuğrul Osmanoğlu Ali Kırca’ya verdiği bir röportajında neler demiş:
Sultan 2 Abdülhamit’in torunu ve Şehzade Mehmet Burhaneddin Efendi’nin oğlu olan Ertuğrul Osmanoğlu’nun, 2009′da böbrek yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü Amerikan Hastanesi’nde 97 yaşında vefat etmeden önce Ali KIRCA ile yaptığı son tv programındaki sözleri şöyleydi:
“Bir şeyi unutmayın. Eğer Mustafa Kemal Paşa olmasaydı hiçbirimiz olmazdık. Yaptığı devrim belki hanedan için kötü oldu ama Türkiye onun sayesinde var. Siz, ben, hepimiz varlığımızı ona borçluyuz.
-Saltanatın kaldırılmasını nasıl değerlendiriliyorsunuz?
‘’Harp bittikten ve Türk imparatorluğu ortadan kalktıktan sonra bir manası kalmadı. Memleketi kurtarmanın şekli, cumhuriyet kurmaktı.’’
-İngiltere ve İspanya’da krallıklar hâlâ sürüyor ama…
‘’Onlar birer lüks. Bizde olmaz. Lüzumsuz bir şey. Ben bir şey anlamam. Bir kral koyuyorsunuz. Müthiş bir masraf. Ağzını açamıyor, bir şey söyleyemiyor. İdare etmiyor. Bir sembol. Bu memleketin sembole ihtiyacı yok.’’
-Bulgaristan’da krallık kaldırıldı. Ama kral başbakan oldu. 2007’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde size böyle bir teklif yapılsa değerlendirir misiniz?
’92 yaşında intihar mı edeceğim zannediyorsunuz. (Gülümsüyor) Hiçbir zaman politikayla meşgul olmadım. Bundan sonra da karışmak niyetinde değilim.’
BEN- Osmanlı’ın en yaşlı şehzadesi Ertuğrul Osmanoğlunun cenaze töreninden sonra bak Şehzade Orhan Osmanoğlu bir gazeteye nasıl bir röportaj vermiş: ( Hem Osmanlı’yı yeniden kurma hayalleri içinde olanlara, hem de Atatürkçüyüm deyip bu kavramdan fersah fersah uzak olan putperestlere iyi bir kapaktır bu sözler)
“Siyasiler amcam Ertuğrul Osmanoğlu’nun cenazesine niçin bu kadar önem verdi pek anlamış değilim. Çok şaşkınız. Hepsine teşekkür ederim. Hepsi gelmişken sayın Devlet Bahçeli ve Deniz Baykal’ı da beklerdik. Çünkü bizde bu vatanın evladıyız. Siz geçmişi 700 seneyi siliyor musunuz? Sarayda doğan son şehzade ölmüş. Son görevimizi birlikte yapsak ne olur yani? Hanemize eksi yerine artı yazılır. Cenaze herkese açıktı. Oraya papaz, ruhban okululundan öğrenci, İsmail Ağa Cemaati Lideri Mahmut Efendi ya da Fethullah Hoca kısacası herkes gelir. Biz gelenlere bir şey diyebilir miyiz? Efendim biz ilan veriyoruz sakın ola sofular gelmesin ya da solcuları cenazede görmek istemiyoruz. Böyle bir şey olabilir mi? O zaman ne Osmanlısın ne de bu vatanın evladısın.
Bize defalarca siyasi partilerden teklifler geldi. Ama biz siyasete girmek istemiyoruz. Çünkü bizi çağıracak parti soyadımızı kullanmak ister. Allah bizi siyasetten uzak tutsun. Başbakan Erdoğan beni, kardeşimi ve oğlumu taziyede görünce, ’Siz niye bize gelmiyorsunuz? Sizleri de aramızda görmek istiyoruz’ dedi. Ben anladım ki bizi partide görmek istiyor. Ben de inşallah, inşallah diyerek geçiştirmek zorunda kaldım. Sağolsun Başbakan’ımızdan hiçbir şey istemiyoruz. Taziyeye gelmesi yeter.
Hayatta hiç bir dönem kendimizi şehzade gibi hissetmedik. Nasıl bir şey şehzade olmak bunu bilmeyiz. Bizi çok çok seven bir cemaat bile okulda okuyan oğlum için parayı getirirseniz okur, yoksa çocuğu alın okuldan dedi.
Kimse kendine puslu havada av aramasın. Ben bugün çıkıp Mustafa Kemal’e laf söyleyen insanı cahil olarak görürüm. Bu vatana gelebilmemizi, sağ kalmamızı ona borçluyuz. Mustafa Kemal ailemizi tehlike olarak görmedi. Bizi de kovmadı. Ailemizin başına tehlike gelebilir diye bizi yurtdışına çıkardı. O zamanlarda bir saltanatçılar vardı bir de saltanat düşmanları. Saltanat düşmanları bizi bir gecede yok edebilirdi. Burada kalmamız çok tehlikeliydi. Onun için cumhuriyetle barışık yaşıyoruz. İş için Ankara’ya gittiğimde Anıtkabir’i de ziyaret ettim. Ama ben saygı duruşu yerine Fatiha okudum. Gidip Atatürk’ün huzurunda iki dakika put gibi durmaktansa ruhuna Fatiha okumak daha mantıklı geliyor. Bu konuları bize sormaktan vazgeçin artık.”
BEN- Anladın mı şimdi? Osmanlı bile Osmanlı saltanatını değil de Cumhuriyeti isterken sen hangi Osmanlı’yı yeniden kuruyorsun? Bir şey daha. Şu yukarıdaki resme bir bakar mısın? Özellikle alttaki resimde, oturanlardan sol baştaki hatuna iyi bak. Sana hiç benziyor mu ? Bir senin kılığına kıyafetine bak bir de onların.
BU KADAR...ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ, ANLAMAYANA DAVUL ZURNA AZ.
YORUMLAR
Güzel yazı olmuş.Öncelikle tebrik ederim. Osmanlının o zamanki güçlü kudretini kim istemez ki? İşte düğüm burada saklı. Osmanlıyı yeniden kurmak derken padişahlık sistemine mi geçelim diyorlar. Yoksa Cumhuriyet olarak kalalım mı diyorlar. Bu sözü ortaya atanlar Atatürk'e, İnönüye laf atanlar mı pişirip pişirip önümüze koyuyorlar acaba. Niyetlerini belli ediyorlar. Osmanlının ihtişamlı gücünü geri kazanacağız derken; bunu Cumhuriyet ile yapabiliyorsan ne mutlu. Amma Cumhuriyet yıkılmalı dersen; orada duracaksın arkadaş derler.Buna Türk milleti izin vermez.
sami biberoğulları
Cumhuriyet içinde Osmanlı'nın ihtişamı deseler tek satır bir şey yazmazdım zaten. Doğrudan doğruya Cumhuriyeti yıkıp Osmanlı'yı kurmaktan bahsediyorlar.
Selam ve sevgilerimle.
Hocam;
Osmanlı’nın o ihtişamını, o kudretini yeniden yaşatacağız..... derken
Osmanlı gibi altı yüz yıl ayakata kalmış bir iradede,güçte, kuvvette,kısacası yedi düvele meydan okuyacağız anlamında söylüyor olamazlar mı?
Saygılar...
_Enes_ tarafından 9/5/2014 11:15:26 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Osmanlı'nın o ihtişamını tekrar yaşatacağız diyenlere bir sözüm olmadığını yazının başında belirttim. Keşke bunu yapabilsek.
Yazının içinde de ayrıca şunu belirttim: Osmanlı 600 seneye yakın yaşadı ama hep ihtişamlı değildi. İhtişamlı dönemi taş çatladı iki yüz sene..
Bütün bunları bir tarafa bırakalım. Osmanlı'yı kuracağız diyen zevatın önemli bir bölümü tekrar Osmanlı saltanatının kurulması devletin Osmanlı hanedanı tarafından yönetilmesini istiyorlar. Benin yazımın konusu da işte bu.
Selam ve sevgilerimle.
kim ne derse desin ben beğendim hocam...özellikle de son kısımda ki saygı duruşu kısmını..türlü bahaneler uydurup ta 1 dk lık saygı duruşuna davet ediyorum cümlesi moda oldu...sanki şehitlerimizin atamızın bizim saygı duruşumuza ihtiyacı varmış gibi...öğretmenliğe başladığım ilk yıllarda benim ülkem için bir hayalim vardı bir gün sınıfıma başörtülü girebilmek o günü görmeden ölmek yada emekli olmamak isterdim...şimdi bir hayal daha kuruyorum..ve hiç ümidimi kaybetmedim olacağına inanıyorum..toplantıları açarken Türk büyükleri ,Atamız ve aziz şehitlerimizin ruhuna birer fatiha okuyalım arkadaşlar..ondan sonra da İstiklal Marşını okumak istiyorum.. HİÇ BİR KİMSENİN KARŞISINDA PUT GİBİ DURDURMAYAN BİR RUH NASİP ET ALLAHIM MİLLETİME....yüreğiniz dert görmesin
sami biberoğulları
Benim bir İmam-Hatip mezunu Tarih öğretmeni kızım ( ki öyle türbanlı, örtülü filan da değildri) Bir törende demiş '' Aziz Atatürk ve şehitlerimizn ruhuna el fatiha '' Diye...Biraz homurdanmışlar ama hiç bir şey olmamış. ( Bu dediğim yirmi sene önce olan bir olay )
Doğru için mücadele edilmezse her zaman eğri hükmünü sürdürmeye devam eder.
Selam ve sevgilerimle.
''Kimse kendine puslu havada av aramasın. Ben bugün çıkıp Mustafa Kemal’e laf söyleyen insanı cahil olarak görürüm. Bu vatana gelebilmemizi, sağ kalmamızı ona borçluyuz. Mustafa Kemal ailemizi tehlike olarak görmedi. Bizi de kovmadı. Ailemizin başına tehlike gelebilir diye bizi yurtdışına çıkardı. O zamanlarda bir saltanatçılar vardı bir de saltanat düşmanları. Saltanat düşmanları bizi bir gecede yok edebilirdi. Burada kalmamız çok tehlikeliydi. Onun için cumhuriyetle barışık yaşıyoruz. İş için Ankara’ya gittiğimde Anıtkabir’i de ziyaret ettim. Ama ben saygı duruşu yerine Fatiha okudum. Gidip Atatürk’ün huzurunda iki dakika put gibi durmaktansa ruhuna Fatiha okumak daha mantıklı geliyor. Bu konuları bize sormaktan vazgeçin artık.” ''
Bunu okuyup inanıyorum diyene, benden kocaman bir pesssss !
Demek ki doğru sizde tek (miş)
Yeterince yamalı bohça olan tarihe yama atmak;üstelik dikişsiz, bir yere kadarmış. Yakında çuval dağılacak.
Saygılar,Sevgiler Değerli Hocam
sami biberoğulları
O paragrfı bir daha kopyalamayacağım.
Ben okudum..İnandım..Sen pes de.
Niçin inandım biliyor musun? Adam bunu 2002 den önce yani Atatürk'e hakaret edenlerin anasının ağlatıldığı senelerde söylemiyor. 2009 da yani Atatürk'e en ağır hakaretlerin yapılabildiği bir dönemde söylüyor. En azından kadir Mısırlıoğlu gibi '' Atatürk saltanatı kullanmıştır '' bile demiyor.
Selam ve sevgilerimle.
CaNMaYBuLL
Sizden rica ediyorum. İnandığınız o doğrudan sonra,zavallı hale düşenVI. Mehmed Vahideddin'in nasıl öldüğünü, kimlerin defnettiğini yazın ki, yurt dışına hanedanı korumak için gönderildiklerine inanalım. Ayrıca doğru , zaman içinde doğrulanacağına, nedense siyasi atmosferin içinde sekilleniyor. Eminim iktidar el değistirince tarihi dogrularda el değiştirecek; ve yeni yepyeni başka doğrular olarak ekranlarımıza düşecek.
sami biberoğulları
Ben Orhan Osmanoğlu değilim. Onun söylediklerinin hesabını niçin bana soruyorsun?
Ben bu güne kadar hiç bir yazımda '' Saltanat, onları saltanat düşmanlarından korumak için yurt dışına sürüldü'' dedim mi?
Ama Orhan Osmanoğlu bir Osmanlı Şehzadesi olarak ve hiç bir şeyden kormasına gerek olmadığı bir dönemde bu sözleri söylemişse bunu da nazar-ı dikkate almak gerekmez mi?
CaNMaYBuLL
Tarihin içindeki gerçekleri, nedense her dönem değiştirebildiğimiz için şaşıramıyorum. Bir gün doğru tarih ,yalancı tarihi döverken sizinle izlemek isterim. Paradigmanın iflası yakındır
Kıymetli hocam
Günümüzde Osmanlı imparatorluğunu yeniden kurma isteğinde olan kesimlerin doyurulmamış alt benliklerinde yatan olgu zannedersem cumhuriyet döneminin sonrasında uygulanan ret politikaları olmuştur. Toplumu köklerinden koparmaya dönük bu inkâr ve karalama politikaları zamanla toplumda algılama ve adaptasyon sorunlarına yol açmıştır.
Yazınızda Atatürk’ün önemine vurgu yapıyorsunuz Eyvallah ama sanırım normal ve doğal olarak sizde cumhuriyet tarihi boyunca yapılan yanlış ve çarpık eğitim ve siyaset politikalarının insani etkisi altında bu yazıyı kaleme almış olabilirsiniz çok sevdiğim ve sık kullandığım bir söz vardır. ‘’insan ne kadar hayal kurarsa kursun hayat kendi gerçeklerini kabul ettirir.’’
İtiraf niteliğinde bir açıklamayla Süleyman Demirel, Televizyonda şu sözleri söylemişti;
Halk’a Cumhuriyeti kabul ettire bilmek için Osmanlıyı kötülemek zorundaydık. Gerçi Cumhuriyet sonrasındaki siyasi uygulamalarda Süleyman Demirel’in ne kadar payı ve etkisi vardır o ayrı bir konudur ama halkı her yönüyle köklerinden koparmak doğru olmamıştır. Örneğin Rusya yakın geçmişte komünizm rejiminden serbest piyasa ekonomisine geçiş yapmıştır. Kolay değil ''rejim'' değiştirmiştir ve bu gün demokratikleşmede hızla mesafe kat etmektedir ama komünizm dönemini karlamadan o dönemin kazanımlarını inkâr etmeden.
Kaleminize gönlünüze sağlık,
Saygı sevgi selamlarımla.
sami biberoğulları
''Yazınızda Atatürk’ün önemine vurgu yapıyorsunuz '' demişsin.
Bu deneme yazısının hangi satırında benim sözüm olarak Atatürk kelimesi geçiyor? Ben baktım göremedim.
Atatürk ile ilgili sözler bana değil Osmanlı Şehzadelerine ait dikkat edersen.
Ben Atatürk döneminde yapılan o kadar çok yuanlışı yine bu sayfada dile getiren biri değil miyim?
Konumuz Saltanat geri gelsin mi gelmesin mi meselesi. hatta o bile değil..Osmanlı Şehzaedelerinden birini sultan ila edip saltanata da yeniden dönerek Osmanlı'yı yeniden devam ettirme konusu. Ben de diyorum ki: Osmanlı da artık İstemiyor saltanatın yeniden kurulmasını. Siz neyin davasındasındasınız. Mesele bu kadar basitken olayı ''Gelenin hatırı için geçmişe sövme'' tartışmasına getirmeye gerek yok kanımca.
Evet..Gelenin hatırı için geçmişe sövmeyelim. Bu çok yanlış. Defalarca yazdım bunu ki sen beni en çok takip eden arkadaşım olarak bilirsin. Lakin geçmişin hatırı için gelene de sövmeyelim.
Selam ve sevgilerimle.
ideolojik bir bakış sizinki,kesinlikle size katılmıyorum. Bu arada "Orhan Osmanoğlu"denen o kişi de bir hainden başka bir şey değildir...
sami biberoğulları
Direkt bana yönelttiğiniz eleştiride saygı çerçevesinden çıkmadığınız için eleştirinizi aldım başımın üzerine koydum. Teşekkür ederim. Ben şimdi oturur kendi kendimi tahlil ederim bu yazının neresi ideolojik diye. Hangiideolojiye hizmet ettiğim hakkında kafa yorarım. Çünkü kendimce herhangi bir ideolojinin peşinde değilim.
Orhan Osmanoğlu için söylediklerinize ise - şayet duyarsa, görürse - o cevap versin. Ama size '' Bu yazıyı neden ideolojik bulduğunuzu, neresine katılmadığınızı sormak da sanırım benim hakkım.
selam ve sevgilerimle.
violoniste
Ya Laikliğe ne demeli? Apaçık Laik sistemi savunuyorsunuz ve bir de bunun ideolojik yani ne diye soru yöneltiyorsunuz?
Ve bir de,latin alfabeyi öğrenipte birden yüze kadar sayanlar,yüzbirinci sayıyı bileni cahil ediyorsa denilecek bir şey yok demektir.
Bu arada Mustafa Kemal diye biri yok!
Kamal atatürk vardır. Bazıları o kadar allame ki,bunu dahi bilmiyorlar...
Saygılarımla efendim...
sami biberoğulları
Cümleleriniz ile başlayayım.
Hz. Peygamber (S.A.S) ve hulafa-i raşidin döneminde, ya da yakın zamana atlayalım. Osmanlı Döneminde insan insanı yönetmemiş midir yani?
Şimdi tabii ki '' Ama hükmü koyan Allahtır. Onlar Allah'ın hükümleri doğrultusunda insanları yönetmiştir. Dolayısıyla da yöneten Allahtır'' Diyebilirsiniz. Peygamberimiz (S.A.S) Dönemi için evet, peki ondan sonraki dönem için de aynı şeyi söylemek mümkün müdür?
Adı ister demokrasi, ister şeriat olsun sonuçta insan insanı yönetir. Hz. Muhammed bile ateşperest oldukları halde İran Kisralarına küfür edilmemesini istemiştir ashabından çünkü onlar halklarına karşı adil ve merhametlilerdir diye...Peki kisralar Allah'ın (C.C) Hükümleriyle mi yönetmişlerdir insanları?
İkinci olarak: Ben hiç bir zaman -bizdeki uygulaması ile- laik sistemi savunmadım. Bir tarih öğretmeni olarak da öğrencilerime devletlerin sistem olarak laik bir sistemi olmalıdır ama kişiler fert olarak laik olamaz demişimdir. Laiklik bana göre devletin din olgusu karşısında tarafsız olmasıdır. Yani ben sünni müslümanım, tolumun yarıdan fazlası da sünni müslüman diye alevileri yahut hristiyanları, yahudileri, vs. ikinci sınıf vatandaş yapmaya hakkım olmadığını düşünürüm. Ama kişi olarak elbette ki tarafsız değilim bir tarafım var. Onun adı da islamiyettir.
Kamal Atatürk konusuna gelince gelince evet 1934 Soyadı kanunundan sonra öyledir. Ancak o ayrı bir yazının konusudur. Gerekirse onu da ayrı bir platformda tartışırız. Yani zannettiğiniz bazı allamelerin bilmediği bir konu değildir.
Selam ve sevgiler.
violoniste
Karşılıklı görüş ve fikirleşme babında ki, has ve salih davranış ölçünüzü kutlarım gerçekten.
Güzen bir noktaya değinmişsiniz.Benim de gayem o ide zaten.Peygamberimiz (s.a.v) ümmetini Şeriat ile yönetti,ki o,emri veren Allah (c.c)'dur. Bir de şu var ki; yeryüzünde ki her kul Allah'ın birer halifesidir. Burada anlatılmak istenen ise yönetiçin ve yönetilenlerin hükm-ü lillah'a iman edip ve serhen uygulamasıdır. Osmanlı imparatorluğ,şeriat ile yönetilmedi. Ancak şer-i hükümler yine uygulanıyordu. Allah (c.c) Kur'an da; " "Kim Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmetmezse, işte onlar kafirlerin,zalimlerin ve faşiklarin ta kendileridir" diye emreder. insan insani asla yönetemez.Neden derseniz,insan cüz-i irade sahibi bir varlıktır ve onu sürekli kollayan,gözeten ve dileğinde yok'eden Kull-i irade vardır. Bu gerçek, insanın insan üstünde irade sahibi olamacağını anlatıyor değil mi?
Mes'ele,irade-i külliye'den ibarettir. Böylelikle anlatılmak istenen kendine kalıcı yer edindi diye düşünmekteyim...
insanlar " LA İLAHE İLLALLAH" derken neyi savunduklarını neye iman ettiklerini ve neyi-neleri nehy ettiklerini bilmemekteler. " LA" bugünün tüm izmleri ve beşer-i düzenlerdir.Biri de laiklik mesela...
Bu arada demokrasi dediğiniz ilk çağlara ait bir ideolojidir.Gerçeğinde insan vicdanını öne çıkaran bir sistemdir ve şunu diyebilirim ki,en az 100 adet demokrasi vardır. Siz demokrasi ile Şeriat'ı yan yana getiremezsiniz! Demokrasi cüzziyetin,Şeriat ise Külli irade sahibi Allah'indir. Şeriat: Kur'an demektir.Şeriat:Hz Muhammed (s.a.v) demektir.
Bugün,bir insan Şeriat dışında ki bir ideolojiyi ve onun kurucusunu destekliyor ise; o,hem zalim hem de faşiktir.Bunu zaten ben demiyorum Allah buyurmuştur.
Öte yandan ben Kamal atatürk dedim,siz ise tarih nakledip ayrı bir konu içinde bunu anlatacağınızı dile getirdiniz." Dili ve alfabesi değiştirilen bir halkın asla tarihi olamaz!" deyip size saygı ve sevgilerimi sunuyorum...
Turşu kuruyorum deseler :sirkeli benim ki güzel,yok limonlu benim ki güzel Den öteye geçmez..
Tebrik ederim saygılarımla.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Birileri maalesef lüks otellerde Yeniçeri kıyafeti giyip turistlere hizmet etmeyi, birileri de eski Osmanlı mollaları gibi -ama sadece kıyafet olarak- onlara benzemek için sakal bırakıp cübbe, sarık takmayı Osmanlı olmak zannediyor.
Hem dünyanın neresinde görülmüş cumhuriyetten monarşiye geçildiği?
Selam ve sevgilerimle.
Okudum.. değişik bir açıdan, oldukça ikna edici ve anlaşılır buldum, esenlikle...
Göktürkmen tarafından 9/5/2014 12:46:10 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Orhan Osmanoğlu kimdir, bilmem.
Televizyonda bile olsa, görmüşlüğüm, duymuşluğum olmamıştır.
Osmanlı'yı severim.
Son dönemlerde yaşanan rezaletleri değil tabi ki.
Bu yazın son paragrafında,
Orhan Osmanoğlu'nun, Atatürk için sarf ettiği sözler çok etkileyici idi.
Bilhassa Anıtkabir için söyledikleri.
Ankara'da yaşarken,
ailece sık sık Anıtkabir'e giderdik.
Çok severdik Ata'yı ziyareti.
Orada,
eşimin başı kapalı diye,
mozolenin karşısında dua ediyor diye ters ters bakanlar oldu.
Sanki Atatürk Müslüman değildi ve asla duayı hak etmiyordu.
Allah, böylelerine akıl fikir versin.
Çok ilginç bir yazı olmuş.
Tebessümlerle okuduk yine.
sami biberoğulları
Orhan Osmanoğlu yazıda da belirttiğim gibi Osmanlı'nın hayatta olan 25 şehzadeseinden ve Türkiye'de yaşayan beş sehzdeden biri. Ben de şahsen tanımıyorum elbette. Tek inandığım şey şu: Söylediklerinin hiç birini baskı ile söylemiş değildir. Çümkü 2009 senesinde söylemiş.
Selam ve sevgilerimle.
Hocam iyi yönetilmiş yönetilmemiş orası ayrı bir tartışma ama bu cumhuriyetten hoşnut olmayanların aklından şüphe duyuyorum ATATÜRK olmasaydı cumhuriyette olmayacaktı bu gün baktığımızda ATATÜRK ilkelerini benimsemeyen çok çok fazla buda utanç verici bir durum bence umarım bu cumhuriyet daim kalır kaleminize sağlık saygılarımla selamlar
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Eleştiri her zaman başımın tacıdır. Değerli bulmuş ya da bulmamış, zahmet edip okumuşsunuz yazımı. Lakin okuduğunuzdan hiç bir şey anlamamışsınız. Anlamanızı da beklemem zaten çünkü Osmanlıya dil uztanlara karşı yazdığım onca yazıyı görmeyip bu yazı üzerinden bana küstahça ve saygısız bir şekilde yorum yapmadızdınız eğer öyle olsaydı.
Bakınıuz Erol Uraz usta ne diyor: Osmanlıyı kuracağız diyenlerin turşu kurmaya bile kaabliyetleri yok. Siz çocukl oyuncağı mı sanıyorsunuz yoksa Osmanlı'yı yeniden kurmayı. Ayrıca ben yazımın daha başında belirtmişim Osmanlının İhtişamı dediğim şey nedir? Onu isteyenlşere, hedefi o olanlara bir itirazım yok demişim değil mi?
Bu durumda yazımdan böyle bir mana çıkarmak, bunu bir çocuk müsameresi olarak görebilmek için siz oldukça ıkınmış olsanız gerek.
Reva
Erol URAZ.
İkincisi, Sami Hoca'nın yazısını anlamamakta direniyorsunuz, yazısında da, burada size cevabında da net bir şekilde söylüyor, Osmanlıyı tanıyarak, bilerek isteyenlere sözüm yok, onun hedefidir, ideolojisidir saygım var diyor. Ama Osmanlı yı kuracağız diyenlerin çoğu bunun bilincinde bile değil. Sadece gaza gelmişler. Sami hocam da alaya almış bu mantığı.
Şöyle bir örnekle netleştirelim olayı; hani cumhurbaşkanlığı seçimi için millet daha önce hiç tanımadığı bilmediği bir isme oy verdi ya, partileri önlerine bu adamı koydu ya, işte bu yazının hedefi aynı mantıkla hareket edip "Osmanlı yı kuracağız" diyenleredir.
İnşallah anlatabilmişimdir.
sami biberoğulları
Ben boşuna mı dedim yazunın sonunda '' Anlayana sivrisine saz, anlamayana davul zurna az'' diye. Ne kadar anlatırsanız anlatın. Anlamayacaktır.
Aslında Reva arkadaşın yapması gereken şey benim '' Olmaz''larıma karşı ''Olur''ları anlatmak değil midir? Ama ne yapmıştır? Sana yalaka, bana ıkına ıkına yazı yazan biri diyerek hakaret. Yani konuyla ilgili bir sözü yoktur. Sadece papağan gibi ezberlediği bir '' Osmanlı Misyonu''ndan başka..İşte o misyonu bizlere anlatması gerekmez miydi?
Anlatamaz. Çünkü Osmanlı'nın misyonunu bilmek için Osmanlı arşivlerinde dirsek çürütmüş olması lazım ben gibi. Yorucu iş...Onun yerine bas hakareti olsun bitsin. Pek yabancısı olduğum tipler değildir bunlar. Bir iki anlatırım anlamazsa salla gitsin derim.
Çok ve güzel yaşayın hocam.
İşin ilginç tarafı "Osmanlıyı kurcağız" diyenlerin, turşu bile kuramayacak kapasitede olması.
sami biberoğulları
Allah razı olsun...hayırlı cumalar.
Selam ve sevgilerimle.