- 566 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İKİ YİĞİT İNSAN
Pek çok tarihçi ve araştırmacı, Şili’deki iki insanın yazgısını birbirine benzetir. Bu iki güzel insan Jose Manuel Balmeceda ve Salvador Allende’dir.
Jose Manuel Balmeceda 1886 yılında ilerici kesimlerin temsilcisi olarak Şili devlet başkanı seçildi. 1891 yılında iç savaş sononda yenilğiyi kabul etmek zorunda kaldı. Arjantin elçiliğne sığındı ve 19 Eylül 1891 tarihinde intihar etti.
Salvador Allende,26 Temmuz 1908 tarihinde Valparaiso şehrinde doğdu.18 yaşında Tıp fakültesine girdi ve burada öğrenci lideri oldu. Şili’de 1932 yılı Temmuz ayında, Albay Marmaduke Grove önderliğinde yüz gün süren bir Sosyalist Cumhuriyeti kurmuştu. İşte Allende o günlerde Valparaiso’da bir hastaneye doktor olarak atandı. Kısa süre sonra 1932 devrimi sona erdi ve Allende tutuklandı.
1933 yılında çeşitli gruplar bir araya gelip Sosyalist Parti’yi kurarlarken aralarında Allende’de vardı.
Sosyalistler, komünistler, ve radikaller Halk Cephesini kurdular. Adayları Aguirre Cerda, 1938 yılında Şili Cumhur başkanı oldu. Marksister hükümette görev aldılar.Alende’de sağlık bakanlığına getirildi. 1943 yılında Sosyalist Partinin Genel Sekreteri oldu. 1952, 1958 ve 1964 yıllarında başkan adayı oldu. Ama başkanlık seçimlerini kaybetti.
17 Aralık 1969’da Santiago’da bir araya gelen Sosyalist Parti, Kominist Partisi, Radikal Parti, Sosyal Demokrat Parti, Birlikçi Eylem Örğütleri, Unitad Popular yani Halk Birliği’ni oluşturdular.
Tarihsel bir sol birlik hareketi olan Unitad Popular, ortak programında şu saptamayı yapıyordu:
"Şili kapialist bir ülkedir, emperyalizme bağımlıdır ve burjuvazinin yabancı sermaye ile iş birliği içinde olan kesimlerin yönetimi altındadır. Burjuvazinin bu kesimleri, ülkenin temel sorunlarını çözememektedirler, çünkü bu sorunlar, bunların gönüllü olarak hiç bir zaman bıarakmayacak ları sınıf ayrıcalıklarından doğmaktadır."
Birliğin önderi Allende , mutlu bir gelecek için tüm Şili halkının birliğini savunmakta ve bir söylevinde şöyle demektedir:
"Bir kurtarıcı , Tanrı tarafından gönderilmiş, bir kişi olmadığımı her zaman söylemşimdir. Ben hakın zafer ümidini sadece birlik olmada gören militan bir sosyalistim."
4 Eylül 1970 tarihinde yapılan seçimlerde Halk Birliği’nin adayı Salvador Allende oyların %36.3’ünü alarak başkan seçildi. 4 Kasımda Allende göreve başladı. Böylece dünyaya ilk defa burjuva demokrasisi koşulları altında bir Marksist iktidara geliyordu.Bu uluslar arası çapta bir olay olmuştu.
4 Nisan 1971’de yapılan genel seçimlerde Unitad Popular oy oranını %49.75’e çıkardı. 11 Temmuzda bakır madenleri kamulaştırıldı. Her şey iyi gidiyordu fakat bu uygulamalardan memnun olmayan Amerika Birleşik Devletleri, Şili’ye verdiği kredileri kesmeye başladı. 21 Mart 1972 tarihinde uluslar arası tekel İ.T.T’nin 1970 ve 1971 yıllarında uygulamaya çalıştığı iki darbe planı açıklandı.22 Ağustos’ta dükkan sahipleri, 11 Ekimde kamyoncular greve gittiler.
4 Mart 1973 tarihinde yapılan seçimlerde Unitad Popular oyların yüzde 44’ünü aldı. Bu sırada askerler arasında küçük çapta ayaklanmalar oldu bastırıldı. 25 Temmuzda kamyoncular yine greve başladılar. Sağın eylemleri yoğunlaştı.Şili’de giderek çıkarlarının zedelendiğini gören uluslar arası tekelci sermaye, tüm gücüyle Şili’ye ve Allende yönetimine çullandı. Sonunda 11 Eylül 1973 tarihinde Şili silahlı kuvetleri, halkın oylarının %44’ü ile iktidara gelen Allende ’yi devirdi. Darbeye karşı direnen Allende öldürüldü.
11 Eylül darbesiyle iktidara gelen Pinochet ilk iş olarak Anaayasayı kaldırdı. Kongreyi kapattı.Tüm sol Partiler ve sebdikalar kapatıldı, üyeleri tutuklandı. Binlerce insan öldürüldü, işkence den geçirildi. Hitler faşizminden beri görülmeyen yöntemler kullanıldı. Kitaplar yakıldı. Aydınlar kamplara dolduruldu. On binlerce kişinin akibeti meçhul oldu.
Pinochet rejimi tarafından darbeden sonra Şili Stadyumuna kapatılan ve orada katledilen ünlü halk şarkıcısı Victor Jara’nın, Şili Stadyumu’nda bestelediği son şarkısıs dilden dile dolaşıp, Şili’den tüm dünyaya yayıldı ve Şili’nin üzerinde esen bir özgürlük rüzgarı oldu.
"Kara bir şarkı oldu dilimden dökülenler
yansıtayım dediğimde bu dehşeti
dehşetti yaşadığım
ölümüm dehşet
Ezgileri oldular bu şarkının
şimdi sonsuzluğa karışan
sessizlik ve çığlıklarda
nice,nice onlar
Hiç görmemiştim bu gördüğümü,
hissetmemiştim böylesine yürekten
tomurcuğun dogacağı anı..."
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.