- 428 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Mavilerden Gri'mlere..
Bir müzik duyuyorum. O müzik ki; esen bir seher yeli, nevbaharda açan bir çiçeğin ferah kokusu ya da yazın ortasında akşam serinliği… Bırakıyorum kendimi müziğe, tınıların benliğime nüfuz etmesine izin veriyorum. Notalar kulağımdan kalbime doğru akarken usulca gözlerimi kapatıyorum. Görüyorum sanki müziği… Tınılar içimde, hissediyorum. İçimin hırçın soğuğuna dur dercesine, öylesine ılık ve şefkatli esiyor müzik. Evet müzik esiyor, biliyorum. Ruhumla buluşuyor sonra, belki müzik yeniden anlamlanıyor belki ben müzikle anlamlanıyorum. Hiç durmasın hiç bitmesin istiyorum. Zaman dursun mesela, ama müzik durmasın…
Gönlümün kıyısına gidiyorum sonra, fonda o müzik… Gökyüzü gri burada, dalgalar edepsiz ve hava soğuk. Bir fırtına var saçlarımı alıp alıp yüzüme çarpan ve eteğimi savuran. Ve birde uğultusu var fırtınanın öylesine huzur bozucu. Biran durup uğultuya dikkat kesiliyorum. Sonra müziğin hala çaldığını duyuyorum ve içimden bir ses o muhteşem müziği bu çirkin uğultuya feda etmememi söylüyor. Adımlamaya başlıyorum yavaşça. Yakınlaşıyor dalgalar uzaklaşırken masumiyet. Tam dalgaların vurduğu yerde duruyorum. Kumsal soğuk, ayaklarım çıplak ve üşüyor. Dalgalar ayaklarımın dibine kadar geliyor ve bazen de ayaklarıma vuruyor. Kaçmıyorum, zaten istesem de kaçamam. Dedim ya gönlümün kıyısındayım. Bu kirli deniz benim. Suyu temizlemek istercesine kıyıya vuran bu hırçın dalgalar da benim. Soğuk da benim. Kendimden kaçamam ki, kaçmaya da çalışmıyorum zaten. Yüzleşiyorum içimin kirli deniziyle, soğuk mevsimiyle. Ufka bakıyorum sonra. Öylesine sisli... Sis bulutlarımı da benimsiyorum her ne kadar görüşümü kapatsalar da… Sonra gökyüzünü yoklamak geliyor içimden. Başımı kaldırdığımda gri bir boşluğun içindeyim sanki. Göz alabildiğince gri her yer. Ne gündoğumu kadar beyaz ve berrak ne gece kadar siyah ve asil. Güneş hiç uğramamış sanki buraya. Ay yoksun bırakmış burayı gecenin asilliğinden ve yıldızların parıltılarından.
Neden gri? Onca renk varken neden gri?
-Sen bir grinin solduğunu gördün mü evlat? Mavi solar ve o parıltılı tebessümünü kaybeder. Siyah solar ve asilliğinden eser kalmaz. Ama gri, o solmaz.
Siyah kadar asil olamadım hiçbir zaman. Maviyi ise sevdim fakat hiç benim olmadı. Oysaki gri hep benimdi.
Gri’m...
Griyim…
Gri işte, kirli bir gri…
Müzik hala devam ediyor beni anlamdırmaya. Ve hapis kalıyoruz gönlümün kıyısında; ruhum, müziğim ve gri’m…
YORUMLAR
evet gerçekten bazen insan müziği duymaktan ziyade görür. insan beynini muhteşemliğinden mi yoksa, müziğin ahenginden mi olsa gerek bilinmez ama bu etkiyi tam olarak yaşamışlığım var.
ve griye gelince, gri biraz da gizemli insanların rengidir. ve dikkatli bakıldığında içine her rengi barındırdığı farkedilir :)
elinize sağlık.