- 594 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRK ŞİİRİNİN FEDAİ ŞAİRİ
Mustafa Kemal’in 1920 yılında , Afyonkarahisar’da subaylara seslenişini ben, ’subay’ sözcüğü yerine ’şair’ i, ordu yerine ’şiiri’ koyarak, biraz da öyle anlarım, anlamak isterim:
’Millet, bağımsızlığının muhafazasından ibaret olan hayati gayesinin teminini şiirden, şiirin ruhunu teşkil eden şairlerden bekler. İşte şairlerin yüce olan vazifesi budur. Allah göstermesin milletin bağımsızlığı ihlal edilirse bunun vebali şairlere ait olacaktır.
’Şahsi ve özel hayatları itibariyle de şairler, fedakarlar sınıfının en önünde bulunmak mecburiyetindedirler. Çünkü düşmanlarımız herkesten evvel şairleri öldürür. Şairleri aşağılar ve hor görürler. Şairin yaşamak için bir çaresi vardır: Şerefini korumak! Halbuki düşmanlarımızın da kastettiği, o şerefi ayaklar altına atmaktır. Dolayısıyla şair için ’ya istiklal ya ölüm’ vardır.’
İşte ak saçlı Rıfat Ilgaz. Bir fedai şair. Yaşamı boyunca atını, düşman saflarının tam merkezine sürdü. Ardından giden Ahmed Arif, bağırıyor arkasından :’Heeey Rıfat Ağabey! Sana ağabey demek benim için onurdur.’ Rıfat Ağabey, atının boynuna yatmış. Başını geri atıp yanıtlıyor.öz kardeşini: Bir ömrü halkımızın ve insanlığın mutluluğu için, bile bile, kahrolarak ve seve seve veriyoruz! Alnımız ak Ahmed’im, yüreğimiz pırıl pırıl Helal olsun Ahmed Arif kardeşime. Feda olsun Rıfatlar bu memlekete!’
Ahmed Arif tekrar bağırıyor dolu dizgin: Rıfat Ağabey! Sen , halkımın, yurdumun büyük acısı, büyük hüznü, sonsuz sevinci ve yıkılması imkansız onurusun. Büyük şair, büyük namus anıtı ve büyük ozansın.
Rıfat Ilgaz kanatlanmış atın üstünden sesleniyor: ’ Benim eşsiz, değerli kardeşim, içli özgün şairim! Hoşça kal, solmaz, tükenmez yeşillikler içinde! ’
Rıfat Ilgaz ve Ahmed Arif: Ağabey kardeş. Türkçenin , Türk devriminin Namık Kemaller, Tevfik Fikretler, Nazım Hikmetler gibi iki fedaisi. Attila İlhan , kendisinin de içinde bulunduğu 1940’ın mücadeleci, sosyalist şairler grubu için ’fedailer mangası’ benzetmesini kullanır. Nazım Hikmet’in ardından yetişen fedailer mangasının şerefli şairleri arasında Rıfat Ilgaz ve Ahmed Arif’in yanı sıra Hasan İzzettin Dinamo, A.Kadir, Ömer Faruk Toprak, Niyazi Akıncıoğlu, Suat Taşer, Enver Gökçe ve Şükran Kurdakul da vardır.
Sabahattin Ali, 1943 yılında, Rıfat Ilgaz’ın ilk kitabı ’Yarenlik’ üzerine şöyle yazıyor:
’Onun asıl kudreti, ferdilikten kurtulup cemiyetin malı olabilmesinde, kendi küçük dünyasındaki bütün şahsi meselelerin sosyal mahiyetini kavramasında ve bunların bir üçüncü şahıs bitaraflığı ile anlatabilmesindedir. ’Yarenlik bize , bir sanatkarın fildişi kuleye kapatılmadan da kendisini verebildiğini, hatta daha fazlasını yaparak , kendisi ile beraber bütün bir cemiyet parçasını da eserlerinde aksettirmek suretiyle, sahici sanatkar, halk sanatkarı mertebesine ulaşabileceğini göstermiştir.’
Türk toplumcu şiirinin en büyük öncülerinden Rıfat Ilgaz’ı, 7 Temmuz 1993’te Sivas katliamının sarsıntıları, yürek yangınları arasında yitirdik. Milletimize karşı düzenlenen bu hain saldırılar, tertipler onun yüreğini acıyla doldurdu. Rıfat Ağabeyim, yeşillikler içinde kardeşin Ahmed Arifle birlikte rahat uyu. Türk milleti bu tertipleri aşacak, Türk şiiri nice şerefli, fedai şairler yetiştirecektir elbette.