Ramazan bayramına şeker bayramı da denir.

• 31 Temmuz 2014 Perşembe 16:58:41

Ramazan bayramına şeker bayramı da denir.

Ramazan bayramına şeker bayramı denir,
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir
Ramazan ayı sona erdi artık yemekler yenir.
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir.

Bayram geldiğinde en çok çocuklar sevinir,
En güzel elbiseleri olan bayramlığını giyinir.
Bu bayram şeker bayramı olarak da bilinir.
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir.

Çocuklar erkenden kalkar,bayram heves ile.
Mahalleye çıkar, dokunur kapıdaki her zile.
Bayramlaşmak ve şeker toplamak gelir dile.
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir…

Bayram olur da bayram harçlığı olmaz mı?
Çocuklar harçlık toplar, cepleri dolmaz mı?
Susuz ağaçlar,harçlıksız çocuklar solmaz mı?
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir…

Çocukların bu sevincine ortak olmak gerek,
Mutlu olup, çocukları sevindirme olsun erek.
Hiç olmazsa bayramlarda sevinsin bu yürek.
Ramazan Bayramında çocuklar çok sevinir…

Ramazan Bayramı nedir? Ne zaman kutlanır? Ramazan bayramı şeker bayramı olarak da bilinir.Bayram deyince akla hemen çocuklar gelir.Çünkü sevinmeyi bilen, sevgiyi, sevinmeyi hak eden masum ve günahsız olan çocuklardır.

Bayram geldiğinde en çok çocuklar sevinir.Bayramın gelmesini dört gözle beklerler.Her gün annesine-babasına bayram ne zaman diye sorar.Bayram gününün o heyecanını, coşkusunu bayram gelmeden yaşamaya başlarlar.

Bayram olur da bayramlık olmaz mı?Bayramdan önce aileler çocuklarını sevindirmek amacıyla en güzel hediyeyi, bayramlığı alır, çocuklarını sevindirirler.Çocuklar yeni bayramlıklarını, elbiselerini, ayakkabılarını giymek için bayram gününü iple çekerler.Bayram öncesi arife günü bayramlığı ile yatar.Kimseye bayramlığını vermek istemez, kendinden bile kıskanır.Gelen-giden akrabalarına, arkadaşlarına bu bayramlığı gösterirler.

Bayramdan önce evlerde tatlı bir telaş ve heyecan olur.Bayram temizliği bayramdan birkaç önce başlar.Evler pırıl pırıl yapılır.Bizim yöreye has olan bayramda gelen misafirlere ikram etmek için ve evlerde yenmek üzere bayram kömbesi yapılır.Gelen misafirler de bu kömbenin tadına bakar, afiyetle yerler.Marketlerden gelen misafirlere ikram etmek için bayram şekerleri alınır, bayram günü dört gözle beklenmeye başlanır.

Bayram sevinci ve coşkusu arife gününden başlar. Çarşı pazarda bir hareketlilik kendini hissettirir. Vitrinler çeşit çeşit şekerlerle doldurulur. Bazıları Ramazan bayramına “Şeker Bayramı” dese de bu ifade, bu bayramın ağırlığını düşürmemelidir. Ramazan bayramında bizim yörede(Akdeniz bölgesi-Hatay) şekerli yiyecekler; bayram kömbesi yapıldığı için,diğer yörelerde de bayrama has bayram şekerleri alınıp çocuklara ve gelen giden misafirlere ikram edildiği için bu ad ile adlandırılmaktadır. Şeker bayramı dense de bizler bu bayramı Ramazan Bayramı olarak biliyor ve öyle idrak ediyoruz.

Bayramlar bizi coşturur ve heyecanlandırır. Bu durum büyüklerde de, küçüklerde de görülür. En çok da çocuklar bayramlarda daha çok mutlu olurlar. Çocukların bayram hazırlığı birkaç gün öncesinden başlar. Bayram günü giyecekleri elbiseleri ve ayakkabıları özenle hazırlayıp, gizli yerlere çekyat altına saklarlar. Bayram gecesi çocukların gözlerine sabaha kadar uyku girmez. Sabahın ilk ışıkları vurmadan yatağından kalkar.Büyükleri ile (dede,baba, abi…) bayram namazına gider.Bayramdan sonra yolda gördüğü arkadaşları ve büyükleri ile bayramlaşır.Eve geldiğinde büyüklerinin ellerini öpen çocuklar bayramlık harçlıklarını ve bayram şekerlerini alıp ceplerine indirirler.

Ramazan Bayramı, İslam dinine göre Hicri Kamer yılının dokuzuncu ayı olan Ramazan ayının ardından onuncu ay olan Şevval ayının ilk üç günü boyunca kutlanan dini bir bayramdır.Ramazan bayramı, Ramazan ayı boyunca tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder.Ramazan Bayramı, bağışlanmış olmanın bir sevinç işaretidir. Bu bağışlanma müjdesini insanlara melekler veriyor.

Ramazan Bayramı’nın hadislerde geçen asıl adı, “İydü’I-fıtr” yani “Fıtır Bayramı”dır. Müslümanlar bayram namazından evvel bir anlamda “bedenin zekâtı” olarak fıtır sadakası verirler. Fıtır sadakası “Ramazan bayramına kavuşan ve temel ihtiyaçlarının dışında belli bir miktar mala sahip olan Müslümanların kendileri ve velâyetleri altındaki kişiler için yerine getirmekle yükümlü oldukları malî bir ibadet”tir. Bu sadakayı verenler, ramazan boyunca bilerek veya bilmeyerek söyledikleri boş ve kötü sözler için Allah’tan af talep ederler. Allah da onların bu talebini karşılayarak oruçlarını kabul eder, onları kabir azabından korur.

Sa’d bin Evs el-Ensârî anlatıyor: Resulullah Sallal-lahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur.

Ramazan Bayramı sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler:
’Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz. O, bol iyilik ve ihsanda bulunur. Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir. Siz gece ibadet etmekle emir olundunuz ve emri yerine getirdiniz. Gündüz oruç tutmakla emir olundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız.’

Bizler de bayramların bu birleştirici, bütünleştirici ve kaynaştırıcı özelliklerini bilmeli, önce yakın çevremizle bayramlaşmalı, birlik ve bütünlük içinde olmalıyız.Ülkemizde ve dünyada huzurun olması için dua etmeliyiz.Yüce Yaratana; çevremizde olan çatışmaların durdurulması ve bütün insanların barış içinde yaşayarak, gerçek bayrama kavuşmaları için dua etmeliyiz.

Tüm bu dilek ve temenniler ışığı altında,Ramazan Bayramı’nın ülkemize ve dünyaya barış ve huzur getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ederek,tüm Müslümanların Ramazan Bayramı’nı tebrik ederim…

Hasan Kaya
Eğitimci-Şair-Yazar